Yunanistan’ýn önünde oldukça aðýr bir borç ödeme takvimi bulunuyor. IMF 448 milyon Euro’sunu beklerken AB, Avrupa Merkez Bankasý ve IMF’ten gelen 240 milyar Euro’luk kurtarma paketinde uzatýma gidilmesi pazarlýklarý sürüyor. Yunanistan Baþbakaný Tsipras, kurtarma paketlerinde süre uzatýmý yapýlmadýðý taktirde ülkede hiç nakit para kalmayacaðýný ileri sürüyor. AB ise, Yunan hükümetinin reform programýnýn yeterli ve tatmin edici olmadýðýný savunarak ertelemeye yanaþmýyor.
Söz konusu çýkmaza ikide bir greve giden sendikalar, sokaklarda eylem yapan gruplar da eklenince Yunanistan hükümetinin fena halde bunaldýðý söylenebilir.
Ekonomik krizle birlikte “borç” krizi de yaþayan Yunanistan, çýkmazdan kurtulma amacýyla hemen her yola baþvuruyor ve anlaþýldýðý kadarýyla en güçlü çare olarak Rusya ile yakýnlaþmayý görüyor. Rusya, hem ekonomik destek saðlayabilecek hem de AB, özellikle de Almanya’nýn baský yapamayacaðý güçte bir ülke. Dolayýsýyla Yunanistan’ýn gözlerini Rusya’ya çevirmesi, kendisi açýsýndan oldukça rasyonel. Öte yandan Yunanistan ile baðlarý sýkýlaþtýrmak Rusya için sadece rasyonel deðil, adeta hediye niteliðinde realist bir tercih.
Tsipras-Putin görüþmesi
Tsipras’ýn iki gün önce Rusya’ya yaptýðý ziyaret, Yunanistan’ýn sýkýþmýþlýðýnýn bir sonucu olmakla birlikte ayný zamanda daha büyük bir tartýþmanýn baþlangýcýný da oluþturuyor.
Görüþmelere dair yapýlan resmi açýklamalar, taraflarýn mali yardým konusunda görüþmedikleri biçiminde. Ancak uzlaþma konularýna bakýldýðýnda Tsipras’ýn alenen Putin’den yardým istemeye gittiði anlaþýlýyor. Rusya, proje bazlý kredi vermeyi kabul ettiði gibi ayrýca tarým ve gýda ürünleri ticaretinde de kapýlarýn açýlacaðýný duyurdu. Yunanistan açýsýndan bu baþlýk içine giren önemli kalemlerden birisi domates. Kýsacasý Rusya Yunanistan’ýn taze sebze-meyvelerini alabileceðini bildirmiþ oluyor; bu yolla dolaylý bir yardýmda bulunmuþ da oluyor.
Ancak mesele basit bir ticarette öncelik meselesi deðil. Yunanistan gýda ürünlerini Rusya’ya sattýðý anda, AB tarafýndan Rusya’ya uygulanan ambargo delinmiþ olacak. Diðer bir ifadeyle Yunanistan AB ortaklarýnýn uyguladýklarý bir politikaya uymadýðýný ortaya koymuþ olacak. Dolayýsýyla Yunanistan AB’den gördüðü baskýya karþýlýk olarak Kýrým ilhakýna karþý Rusya’ya karþý alýnan ý tavra katýlmadýðýný da beyan etmiþ olacak.
Öte yandan Rusya’nýn da parmaðýný oynatmadan AB ambargosunu deleceði söylenmeli.
Akdeniz yolu
Putin’in vereceði elin Yunanistan’ý ekonomik krizden çýkarmaya yetip yetmeyeceði þüpheli. Ancak Yunanistan Rusya ile yakýnlaþarak AB’nin yaptýðý baskýya direnme imkaný bulmuþ, hatta AB’yi Rusya ile tehdit etmiþ denebilir. Rusya ise, iki bakýmdan avantaj saðlamýþ oluyor. Birincisi, Ukrayna hattýnda kapanan Avrupa yolunun Yunanistan üzerinden açýlma olasýlýðýnýn artmasý. Ýkincisi ise, Akdeniz’e ulaþan Ortodoks hattýnýn güçlendirilmesi.
Tsipras’ýn Moskova ziyareti AB kurumlarýnda ve üye ülkelerde boþuna infial yaratmadý. Bunun en önemli nedeni Rusya ile AB arasýna konan mesafenin doðacak kriz nedeniyle daha da büyüyecek olmasý. Yunanistan’ýn satacaðý domatesle Rusya ekonomisinde büyük geliþmeler olacaðý ya da yapacaðý yardýmlarla büyük kazançlar saðlayacaðý düþünülemez. Ancak Rus-Yunan yakýnlaþmasýnýn siyasi krizler ve AB-Rusya iliþkilerinde yeni gerginlik konularýna zemin hazýrlayacaðý öngörülebilir.
Sonuçta, Suriye deðil de Yunanistan üzerinden Akdeniz’e kavuþma imkaný verilen Rusya’nýn da her halde Avrupa’ya mesafeli kalma konusunda ikna edilmesi daha kolay olabilir.