Köpeklere fısıldayan adam...

Meksika'da bir gazetenin internet sitesinde yayınlanan Cesar Millan kalp krizi sonucu öldü haberi dünya televizyonculuğunda küçük bir deprem etkisi yarattı.

Kim bu Cesar Millan diye soracaksanız, söyleyeyim, Köpeklere Fısıldayan Adam...

Köpek eğitiminden ziyade sorunlu köpeklerin rehabilitasyonu konusunda uzman olan ama yaptığı programlar tam 90 ülkede yayınlanan birinden söz ediyoruz.

National Geographic'te yaptığı iş o kadar tuttu ki, kitapları Amerika'da en çok satanlar listesinin zirvesine tırmandı.

Daha ilginci Fox Grubu, Köpeklere Fısıldayan Adam'ın eş zamanlı olarak kendi kanalında da yayınlanması için National Geographic kanalıyla anlaşma imzaladı.

Çok nadir olan bir durumdur bu ve o yüzden de Cesar Millan'ın öldüğü haberi çok çabuk yayıldı.

Kısa süre sonra da bu haberin doğru olmadığı ortaya çıktı.

Görece basit ve hemen her programda kullanılan standart taktikleri olan bir programın bu kadar ilgi görmesi ve uzun süre devam etmesi bir televizyonculuk başarısıdır.

Haber yalan olsa bile bu başarıyı anlatmak için harika bir fırsat yaratmış oldu...

 

Ateş ve barut...

 

Müge Anlı'nın Atv'de ekrana gelen programı her zaman ateş ve barutun yan yana olduğu programlardan biridir.

Bugüne kadar Müge Anlı büyük bir patlama olmadan işi başarıyla götürdü.

Çarşamba günü yaşanan kavga denemesi aslında fazla gösteriş çabasından oldu, bu haliyle çok fazla büyütmeye gerek yok ama görmemezlikte olmaz.

Müge Anlı'nın üzerinde yürüdüğü bıçak sırtında en büyük risk,taraflardan birinin öfkesini stüdyo dışına taşıması.

Yani konuklardan biri stüdyo içinde yapamaz ama stüdyo dışında ekranda tartıştığı birini yaralar ya da öldürürse fatura hemen Müge Anlı'ya kesilir, o yüzden bu programda kontrol son derece önemli.

İkincisi böyle zamanlarda ekrandaki yüz kriz yönetmeyi bilmeli.

Çarşamba günü gördük ki Müge Anlı'nın çağırdığı konuklar üzerinde yaptırımı güçlü hatta çok ağır cümleler kursa bile gelenler bunu sineye çekiyorlar.

Aksi olsaydı ya da Müge Anlı tartışma ve kavga reytingine yaslanmak adına meydanı biraz boş bıraksaydı bu program bu kadar uzun süre devam edemezdi.

 

Dedim ya, bıçak sırtında yürümeye benziyor o program ve her an patlama olabilir duygusunu da hiç eksiltmiyor...