Köpekleriyle saldırıyorlar

Görüntüler sadece Hollanda'nın değil, Avrupa'nın gerçek yüzünü göstermeye yetti.

Başka lafa gerek yok.

Dibine kadar nefretle dolu, ırkçı ve faşist bir zihniyet.

Kim demiş Hitler'in öldüğünü!

Hitler yaşıyor.

Nazizim ve faşizm hâlâ Avrupa'nın ideolojisi.

Kaba ve nobranlar.

Kibirli ve küstahlar.

Baksanıza görüntülere.

Ülkemizin hanımefendi Bakan’ının arabasını durdurmuşlar. 

Özel timlerle etrafını çevirdikleri Bakan’ımıza, savaş dönemlerinde bile yapılmayacak kabalıklar yapıyorlar.

Yetmezmiş gibi küstah tehditlerde bulunuyorlar.

Olayı protesto için gelen Türkiyeli kardeşlerimize düşmanca saldırıyorlar.

Köpekleriyle saldırıyorlar.

15 Temmuz'da üzerimize saldıkları FETÖ'cü köpekleri başarılı olamadı diye hınçlarını bu kez kendi köpekleri marifetiyle çıkartmaya çalışıyorlar.

İçimizden devşirdikleri köpekleri aracılığıyla başarılı olamayınca, bizzat kendi köpeklerini salıyorlar üzerimize.

Kendi atlı köpekleriyle alçakça bu milletin orada yaşayan evlatlarını çiğnemeye kalkışıyorlar.

Bir kadın atlı polis, olay yerinde canlı yayın yapan A Haber muhabirine nasıl da çiğnercesine saldırıyor.

Bir başka muhabir kamerasıyla birlikte yerde çiğneniyor.

Milletimizin asil ve kahraman evlatlarının üzerine köpeklerle saldırıyorlar.

Coplar hunharca kullanılıyor.

Bakışları nefret dolu.

Sevsinler demokrasinizi sizin!

Sevsinler gösteri ve ifade özgürlüğü laflarınızı!

Uzun lafa gerek yok.

İki yüzlü değilsiniz, tek yüzlüsünüz.

Ve gerçek yüzünüz bu sizin.

Dibine kadar faşistsiniz.

Nazizmin günümüzdeki temsilcilerisiniz.

Hiç kimse başka bir Avrupa'dan bahsetmesin bize.

Hele hele Avrupa'nın demokratik değerlerinden zinhar söz etmesin bize.

Avrupa'nın böyle yapmakla kendi değerlerine ihanet ettiği iddiası, kocaman bir yalandan ibaret…

İşin gerçeği şu: Avrupa'nın değerleri yok, sadece ve yalnızca çıkarları var. Avrupa demokrasiyi kendi çıkarları için bir araç olarak kullanıyor.

Avrupa şunu bilsin: Eski Türkiye yok. Ve yaptıkları asla yanlarına bırakılmayacaktır. Misliyle mukabelede bulunmak, en tabii hakkımızdır. Ve bunu kendi asaletimize uygun olarak nasıl yapacağımızı da herkes görecek…

***

Rotterdam'da protesto için toplanan yiğitlerimizi yüreklerinden öpüyorum.

Avrupa'nın göbeğinde 15 Temmuz ruhunu gösterdiler.

15 Temmuz darbesinin asıl sahiplerine karşı yüreklice meydan okudular.

Şimdi sıra "evet" diyerek bu faslı ebediyen kapatmaya geldi.

15 Temmuz şanlı direnişimizi 16 Nisan'da "evet"le taçlandırarak, her cins köpeklerini üstümüze saldırtanlardan hesap soracağımızı unutmamamalıyız.

16 Nisan, bu anlamda köklü ve esaslı bir hesaplaşmanın miladıdır...