Korku Korosuyla Hesaplaþma Vakti

Yýllar yýlý, bulduðu her fýrsatta, girdiði her koridorda, sahip olduðu her zeminde, bir ABD-Ýsrail projesi olarak Irak’ýn kuzeyinde Kürt devleti kurulacaðýný ve bunun da Türkiye’nin aleyhine olacaðýný savunanlarla hesaplaþma vakti geldi galiba.

Gazete köþeleri, televizyon yorumlarý, hele de mafya soslu kepaze/pespaye diziler eliyle; gizemli, dumanlý, karanlýk ortamlar/adamlar/odaklar eliyle böyle bir projenin hayata geçirildiðini, bunun Türkiye’yi de böleceðini düþünen, yayan, konuþan ve aðlaþan herkesle, ama herkesle hesaplaþmak istiyorum.

Bir tek gün bile aklýnýza Türkiye’nin içeriden dýþarýya doðru hamle yapacaðýný getiremediniz. Zihninizde hadým, korkak, sürekli operasyonlara uðarayan bir ülke algýsý yerleþmiþti çünkü.

Bir tek gün bile siyasi sýnýrlarýný aþýp doðal sýnýrlarýnda hareket eden bir Türkiye’nin daha güçlü olacaðýný düþünmek istemediniz. Güçlü bir Türkiye için çaba göstermek yerine, birer ahmaklaþtýrma projesi olan dizilerin komplocu dünyasýnda aðlaþmayý tercih ettiniz.

Bir tek gün bile bu büyük coðrafyada Türkiye’nin de bir sözü olacaðýna inanmadýnýz. Arslanýn artýðýný gözleyen çakal misali, bir köþede sýra beklemeyi içinize sindirdiniz.

Sadece Irak mý peki?

Elbette hayýr. Suriye’ye de ayný mantýkla baktýnýz. Ankara’yý emperyalizmin uzantýsý, tetikçisi, taþeronu olmakla suçlayýp Þam’daki zalime tutunmaktan utanýp sýkýlmadýnýz. Adalet ve onur adýna meydanlarda haykýran milyonlara dudak büktünüz.

***

Gelin görün bakalým coðrafyamýzda neler oluyor.

Hani nerede Irak’ýn kuzeyinde bir Kürt devleti kurup bizi bölmek isteyenler?

Mesela madem yýllar yýlý öyleydi, hatta memleketimizin meþhur birtakým gazeteciler ‘tesadüf’ eseri masalarda unutulan (!) bazý haritalar görmüþlerdi; peki neden þimdi ayný ABD, Türkiye’ye karþý Irak’ýn toprak bütünlüðünü savunuyor?

Neden bin bir tezgahla Baðdat yönetimiyle Erbil’i uzlaþtýrmak için çaba gösteriyor?

Gerçeðin kötü huyu nüksetmiþ ve eninde sonunda ortaya çýkmýþtýr.

Birincisi, ABD ve uluslararasý sistemin bu coðrafyada ýsrarla ve inatla kovaladýðý bir Kürt devleti projesi filan yoktur. Kürtlere hami olmak istemesi, onlarla iþ tutmasý, baþka dengelere karþý kullanmasý baþka bir konu; bunu devlet düzeyinde projelendirmek apayrý bir konudur.

Ýkincisi, kendisine terör ve bölücülük üzerinden dayatýlmýþ tehdit ve prangalarý doðru okuyan Ankara, siyasi sýnýrlarýnýn ötesindeki Kürtlerle bir ve bütün olmanýn yollarýný aramaktan vazgeçmemiþ, sýk sýk tökezlese de Irak’ta bu anlamda ciddi bir mesafe katetmiþtir.

Üçüncüsü, altýný istediðiniz kadar kalýn kalýn çizebilirsiniz: Ankara’nýn Erbil üzerindeki bu etkinliði ve entegrasyon projesi, baþta ABD ve Ýsrail olmak üzere pekçok gücü ciddi ölçüde rahatsýz etmektedir.

***

Ek bir okuma yapalým. Bakýn Ýngiliz Financial Times gazetesi önceki gün neler yazdý:

Öncelikle Türkiye ile Barzani yönetimindeki Bölgesel Kürt Yönetimi arasýndaki petrol anlaþmasýnýn son aþamasýnda olduðunu ve yakýnda imzalanmasýnýn beklendiðini yazdý. Ýlginç bir ifadeyle yorumlamýþ gazete anlaþmayý. ‘Petrol ve doðalgaz aranmasý ve ihraç edilmesini kapsayan anlaþma, bölgeyi dönüþtürecek.’

FT, Baðdat’taki merkezi yönetimin karþý çýktýðý bu anlaþmanýn, Bölgesel Kürt Yönetimi’nin, ekonomik ve siyasi baðýmsýzlýða eriþimini kolaylaþtýracaðýný da vurguluyor.

Ýþte en vurucu bölüm:’ABD, Irak Hükümeti’nin onayý olmadan petrol ihracatýna karþý.Amerikalý diplomatlar, bu anlaþmanýn Irak’ýn bölünmesini hýzlandýrabileceðini söylüyor.’

Bölgenin dönüþeceðini bilen biliyor. Bakalým bizdeki ‘korku korosu’ ne zaman uyanacak?