Ýsteyen bu görüþümü yandaþlýk olarak niteleyebilir ama ben ýsrarlýyým, Türkiye AK Parti iktidarýyla birlikte son on senede büyük ve çok olumlu bir atýlým gerçekleþtirdi.
Ancak, bu atýlým ülkemiz Türkiye’nin hukuk, ekonomi ve siyaset alanlarýnda dört dörtlük bir hukuk devleti, güllük-gülistanlýk bir ülke olduðu anlamýna da pek gelmiyor.
Kiþi baþýna gelirin üç bin dolardan on dört bin dolara (SGP) çýkmýþ olmasý bile kendi içinde yeni problemler üretiyor.
Kürt meselesi, terör meselesi, din devlet iliþkilerindeki çarpýklýk meselesi, askeri vesayetin anayasal, yasal boyutlarý meselesi, eðitim-öðretim sektörünün yaþadýðý problemler, hala Kenan Evren anayasasýyla yönetiliyor olduðumuz çok acý gerçeði, Siyasi Partiler Kanunu garabeti, seçimlerde uygulanmasý süren demokrasi garabeti yüzde on barajý meselesi ilk aklýma gelen dev meseleler.
Bir köþe yazýsýnýn sýnýrlarý söz konusu olmasa bu listeyi, dev sorunlar listesini sahifelerce uzatmak mümkün; yeminli AK Parti karþýtlarý bu uzun ve uzayabilecek listeyi AK Parti’nin baþarýsýzlýðýna kanýt olarak göstermesinler, kiþi baþýna on bin dolarý yeni aþmýþ bir Avrupa/Ortadoðu ülkesinde sorunlarý normal ama gerekli kamusal tartýþmalar ve siyasi irade ile aþýlabilir görmek lazým.
Mesele, sorunlarý sürüncemede býrakmadan, büyük siyasi destekle de yelkenleri þiþirip, bir an önce çaðdaþ standartlarda çözmek ve hemen arkasýndan yeni sorunlarýn çözümünün peþine düþmek.
Çözüm süreçlerinin etkin iþlemesi de sorunlarýn cesaretle her ortamda tartýþýlmasýna baðlý.
Gazetede bizlere bir süre için tahsis edilmiþ olan köþeler de ülkemizin en temel sorunlarýnýn teþrih masasýna yatýrýlmalarý için çok uygun yerler; siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin de, vs. çok uygun ortamlar saðlayabildikleri gibi.
Bugünkü yazýmý münhasýran gazete köþelerine ayýrmak istiyorum; köþe yazarlarýmýzýn da, çok büyük bölümünün, Türkiye ortalamasýnýn çok üzerinde analitik beyinlere sahip olduklarý varsayýmýný yapýyorum.
Türkiye’nin içinde bulunduðu sorunlar yumaðýnýn, bu yumaðýn varlýðýný normal de görüyorum, çözümü doðrultusunda köþe yazarlarýmýzýn katkýlarý herkes için çok önemli, hatta belirleyici olabilir.
Bu amaca yönelik olarak, bendeniz, belki bir ölçüde haddimi de zorlayarak, ülkemizin tüm köþe yazarlarýný, mesela bir ay boyunca, hiç özel isim kullanmayacaklarý, özel isimlere açýk göndermeler yapmayacaklarý yazýlar yazmaya davet ediyorum.
Farkýndayým, içinde özel isimlerin geçtiði köþe yazýlarý çok çekici olabiliyorlar, “reytinge” katkýlarý tartýþýlmaz ama her çekici konuda olduðu gibi, bir sýnýr aþýldýðý ölçüde de zararlý hale gelebiliyorlar, zararlý olmasa bile yararlarý tartýþmalý olabiliyor; benim önerim de zaten göz açýp kapayýncaya kadar geçecek otuz günle sýnýrlý.
Yetenekleri konusunda kuþkum olmayan köþe yazarý arkadaþlarýn da, “o þunu yazdý, bu þunu söyledi”den bir ay için daha soyut konulara, mesela Hasan Cemal’in gündeme taþýdýðý askeri yasal belgelerde askeri vesayetin özünü oluþturan altý maddeye, yeni anayasa konusuna, Genelkurmay Baþkaný’nýn Baþbakana bile baðlý olmamasýna, ya da kendilerinin öncelikli bulacaklarý, benim aklýma bile gelmeyen baþka kurumsal konulara odaklanmalarý ülkemiz için bambaþka ufuklar açabilir.
Belli de olmaz, belki gazetelerin tirajýnda bile bir kýpýrdanma yaþanabilir.
“O bunu dedi, bu þunu yazdý”
gündemi çok sayýda batý ülkesi basýnýn gündeminde hiç yok, demek ki bu gündem evrensel bir gündem deðil, bir ay için sarf-ý nazar edilebilir.
Bu süreçte, mesela kürt meselesine, terör meselesine iliþkin bugüne dek aklýmýza gelmemiþ ilginç fikirlerle, çýkýþ yollarý önerileriyle da karþýlaþabiliriz.
Karþýlaþmasak bile böyle bir öneriler ortamýnýn “o bunu dedi, þu bunu söyledi” ortamýndan, köþe yazýlarýnda özel isimlerden geçilmediði bir ortamdan daha nitelikli, daha nitelikli olamasa bile, daha ÞIK olacaðýna eminim.
Otuz gün böyle bir denemeye deðmez mi dersiniz?
Kiþisel polemiklere dayalý yazýlar da çok güzel, çok öðretici, çok düþündürücü olabiliyorlar ama zaten benim önerim de otuz gün ile sýnýrlý.
Allah herkesi, özellikle de köþe yazarlarýný, otuz gün özel isim kullanmadan, kiþilere örtük de olsa göndermelerde bulunmadan köþe yazarlýðý yapamama durumundan korusun.
Amin.
twitter.com/KarakasEser