Kritik 24 saat

Kritik olan Türkiye’deki cumhurbaþkanlýðý seçimi deðil, zira bu konuda son yirmi dört saate kalan bir þey yok; kimin ne sonuç alacaðý, kimin ne baþaramayacaðý da uzun zamandan beri belli gibi.

Kritik konu Gazze’deki ateþkes. Zira bu konuda kimin ne ölçüde sözünde duracaðý, kimin ateþkesin sürmesinden yana olacaðý belli deðil.

Yaklaþýk bir ay boyunca Ýsrail Gazze’yi bombaladý, neredeyse dümdüz etti. Filistin tarafýnda 2000’e yakýn insan öldü; Ýsrail ise üçü sivil 65 kayýp verdi. Sonunda Ýsrail görevin tamamlandýðýný duyurarak Gazze’den çekildi; ancak kýþlasýna geri dönmedi. Gazze’nin sýnýrýna dizilerek bölgeyi çifte ablukaya aldý. Açýklanan görev, Gazze’ye giden tünellerin imha edilmesiydi; edilmiþ. Bu tünellerin her biri Manþ Tüneli gibi olmalý, zira imhalarý bayaðý zaman aldý. Anlaþýldýðý kadarýyla bu tünellerde de insanlar yaþýyormuþ ki bu kadar can alýndý.

Ýsrail, Gazze’den ateþ edilirse ve yeniden tünel yapýlmaya kalkýþýlýrsa, ateþkesin sona ereceðini açýkladý. Daracýk bir alana sýkýþmýþ insanlara hava koridoru açýlýp yardým ulaþmazsa, kara koridorlarýnýn yeniden açýlmasý kaçýnýlmaz olur.

Ateþkes þartlarý

Hava koridoru konusu Ýsrail açýsýndan pazarlýða tabi. 72 saatlik ateþkesin de esas olarak müzakerelere olanak tanýmak için ilan edildiði söylenmeli. Ýsrail, kýsa ateþkesi uzun ateþkes için pazarlýk konusu haline getirmiþ durumda. Bu da, barýþ ya da çözüm görüþmelerinin daha da ertelenmesi demek. Bir anlamda bundan iki ay öncesinin çok daha gerisine düþülmüþ durumda.

Filistin tarafýnýn ise uzun ateþkes için þartlarý bulunuyor. Bunlar tutsaklarýn salýverilmesi, Gazze ablukasý ile sýnýr denetimlerinin kaldýrýlmasý. Bu þartlar, barýþ müzakerelerinin konusu idi, oysa þimdi sadece ateþkesin sürmesi söz konusu olduðundan Ýsrail’in bu önerileri kabul etmesi zor gözüküyor.

Hamas ateþkesin sürmesi için baþka ne talep edebilir ki? Sorun, taraflarýn abluka konusuna farklý yerlerden yaklaþmalarýnda. Hamas, insanlarýn yaþayabilmesi için bu açýk hava hapishanesinin dýþarýyla baðlantýsý olmasý gerektiðini söylüyor. Ýsrail ise insani yardým adý altýnda silah edindiklerini ve bunlarý da Ýsrail halkýna karþý kullandýklarýný iddia ediyor.

Köþeye sýkýþtýrýlan insanlar tünel de açar, silah da alýr. Bu riski bertaraf etmenin yolu Gazze’yi daha da boðmak olarak görülüyor olabilir; ancak sonuç vermesi mümkün görülmüyor. Bu durumda Gazze’nin dünyaya geri dönmesini þeffaf hale getirmek gerekir. Yani hava koridoru, bu sürecin baþlangýcý olabilir.

Yeniden yapýlanma þartlarý

Gazze’ye yasal ve meþru yollardan, denetlenebilir kanallardan insani yardým baþladýktan sonra ise bu bölgenin imarýna ve yeniden yapýlandýrýlmasýna ihtiyaç duyulacaktýr. Ýþte tam bu nokta, son 24 saati kritik hale getiren nokta olabilir. Gazze’yi kim yeniden imar edecek?

Ne yazýk ki bu konuda da taraflarýn tercihleri farklý. Ýsrail, ille dýþarýdan birileri gelip Gazze’nin imarýna katký verecekse bunun Mýsýr devleti olmasýný tercih ediyor; Mýsýr da buna can atýyor. Öte yandan Gazze’de yaþayanlar açýsýndan bu makbul bir tercih deðil, zira tünellerin bir ucunu Ýsrail bombaladýysa öbür ucunu da Mýsýr kapadý. Filistin tarafý Gazze’ye el atacak oyuncunun Türkiye olmasýný istiyor; Türkiye de hazýr olduðunu beyan ediyor.

Ýsrail açýsýndan Gazze’de Türkiye’nin bulunmasý bir tehdit deðil, tam tersine uzun vadede büyük avantajlarý var. Ancak iki ülke hükümetlerinin iliþkisi düþünüldüðünde, Ýsrail’in Türkiye’ye onay vermesi demek Türkiye’ye razý olmasý anlamýna gelir; bir tür yenilmiþlik hissi verir. Ancak bu hissi yaþayanlarýn, yaptýklarýyla Türkiye’deki cumhurbaþkanlýðý yarýþýnda kimin hanesine artý puan kattýklarýný da düþünmeleri gerekir.