Krizli yılların psikolojisi...

Televizyonlarda siyaset ve ekonomiyi birlikte konuşma alışkanlığı Türkiye’de eski bir alışkanlık. Kriz dönemleri ve koalisyon yıllarında bu normal bir alışkanlıktı zira siyasi istikrar eksikliği ve siyasi belirsizlik piyasalar üzerinde ciddi etkilere yol açıyordu.

Hatırlayın 2001 krizi döneminde NTV’nin en fazla seyredilen programı Mahfi Eğilmez, Asaf Savaş Akat ve Deniz Gökçe’nin katıldıkları Ekodialog programıydı. O yıllar geride kaldı, siyasi istikrarsızlık bitti, o günden sonra da yapılan ekonomi programları asla aynı ilgiyi görmedi. Buna karşın nedense siyaset ve ekonomiyi birlikte konuşmaya devam ediyoruz. Eski Türkiye’den kalma bir alışkanlık bu.

Ekonomi yayınları elbette çok önemli ama siyasetle aynı anda konuşulması gerekmiyor. Mesela Türkiye dahil tüm dünyada finans piyasaları uzun zamandır ABD Merkez Bankası FED, ABD’den gelen veriler ve Avrupa Merkez Bankası verileriyle şekilleniyor. Uzun lafın kısası şu, hem siyaset hem de ekonomi elbette çok önemli konu başlıkları, çok önemli yayınlar. Ancak birlikte konuşulmaları şart değil, daha doğrusu birlikte konuşma gerektiren yıllar çok gerilerde kaldı...

Türkiye’ye uymayan formatlar

Türkiye’de nehirlerde amatör balıkçılık çok yaygın değildir, bir ara tüm belgesel kanallarında göl balıkçılığı yayınları vardı. Bir çok ülkede yayında olan kanallarda en zor işlerden biri evrensel akış yapabilmektir.

Discovery Channel kanallarından Animal Planet’in tanıtımını görünce geldi aklıma bu. 7 Kasım Cuma günü başlayacak olan Havuz Ustaları programı acaba Türkiye’ye uygun bir format mı? Türkiye’de de işler yapmış çok ünlü bir peyzaj ustasının yaptığı doğal havuzları seyretmek sadece meraklılar için ilginç olur bence. Sonuçta bahçeli evlerden çok insanların sitelerde oturduğu bir imar düzenimiz var bizim.

Adım gibi eminim ki doğa ya da zor koşullarla mücadelelerin anlatıldığı belgeseller bu tür işlerden daha fazla ilgi görür Türkiye’de...

Yüz dinlendirme

Beren Saat’in ardından Kıvanç Tatlıtuğ da yüzünü dinlendirme kararı almış. Tutmayan dizilerin ardından yıldızların bu tür kararlar aldıklarına daha önce de şahit olmuştuk.

Bana göre gerek şart değil yüz dinlendirmek, iyi bir proje, iyi bir kanal, doğru bir yayın günü için elbette kapı açık bırakılabilir. Hatta bırakılmalı da...