Kudüs ve Pandora’nýn kutusu

ABD Baþkaný Donald Trump dün gece Kudüs’le ilgili açýklamasýný yaptý. Trump tüm eleþtirilere kulak týkayarak Kudüs’ü Ýsrail’in baþkenti olarak tanýdýklarýný açýkladý. Trump’ýn bu açýklamasý þüphesiz Türkiye’nin yakýn çevresinde gerilimin daha fazla artmasýna neden olacak. Nitekim Ankara bu karara tepkisini üst düzeyde dile getirdi. Cumhurbaþkaný Erdoðan “Kudüs Müslümanlarýn kýrmýzý çizgisidir” dedi. Cumhurbaþkanlýðý sözcüsü Ýbrahim Kalýn ABD’nin Kudüs kararýnýn ardýndan sýcaðý sýcaðýna yaptýðý açýklamada “Bu adým bizim için yok hükmündedir” ifadesini kullandý. 

Beyaz Saray’ýn bu provokatif hamlesinin arka planýnda Trump’ýn iç politikada yaþadýðý sýkýþýklýk yatýyor. Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn deyimiyle ABD’de 28 Þubat’a benzer bir süreç yaþanýyor. Amerikan müesses nizamý Trump’ýn elini kolunu baðlamak, baþarabilirse koltuðundan etmek için yoðun bir çaba harcýyor. Trump’ýn eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danýþmaný Michael Flynn, Rusya'nýn ABD Büyükelçisi ile olan iliþkisi hakkýnda FBI'a yalan söylediðini geçtiðimiz günlerde itiraf etti.

Bu soruþturma Trump’ýn baþýný aðrýtýyor. Trump kýskaçtan kurtulmak için daha önce yoðun iliþki kurduðu –adýný koyalým- Siyonist lobiye kendisini tamamen teslim etmiþ durumda. Kendisinden önceki baþkanlarýn aksine Ýsrail’in bölgedeki çýkarlarýný Ortadoðu’daki dengeleri tersyüz edecek þekilde gözetiyor. Bu konjonktürde ABD çýkarlarýnýn Ortadoðu’da zarar görmesi Trump’ýn çok da umurunda deðil.

Trump’ýn Baþkan olduktan sonra attýðý adýmlarý alt alta koyduðumuzda tabloyu daha net görüyoruz. Trump’ýn ilk iþi Körfez’e giderek Suudi Arabistan, Birleþik Arap Emirlikleri ve Mýsýr’ý “kürenin” etrafýnda toplamak olmuþtu. Bu ittifakýn nihai hedefi Ýran’a karþý gibi görünse de ilk olarak Katar dize getirilmeye çalýþýldý. Katar’ýn Türkiye ile kurduðu güçlü iliþkileri, Gazze’ye verdiði desteði ve Ýran’la temasýný bu noktada hatýrlatalým. Katar’ý dizginlemeye dönük bu giriþimde Trump’ýn damadý Kushner önemli bir rol oynamýþtý. Bunun devamý olarak Suudi Arabistan’da saray içi darbe yapýldý ve veliaht prens Selman tüm yetkileri elinde topladý. 

Kushner benzer bir rolü Barzani’nin referandum kararýnda üstlendi. Mesrur Barzani ile görüþerek Mesut Barzani’yi referandum yönünde ikna etti. Ayný isim üçüncü kez karþýmýza Suudi Arabistan-Lübnan krizi sýrasýnda çýktý. Suudi Arabistan ve Birleþik Arap Emirlikleri’ni Ýran fobisini kullanarak oyuncaklaþtýran Kushner Ýsrail’i tehdit eden Hizbullah etkisini sýnýrlandýrmak için de Lübnan Baþbakaný Hariri üzerinden hamle yaptý. Oyun planýnýn sonunda Körfez, Kuzey Irak ve Lübnan’da dengeler Ýsrail lehine bozuldu. Ýþte Trump’ýn Kudüs hamlesi tüm bunlarýn üzerine geldi. 

Özet: Ýsrail’in çevre güvenliðini saðlama ve Tel Aviv’e zemin kazandýrma planý Trump’ý kontrol eden Siyonist lobiye ait. Ancak planýn görece baþarýya ulaþmasý sözümona Müslüman liderlerin eseri. Ýsrail bu mevziyi Riyad’daki tahtýný korumak için Tel Aviv’le olmadýk koalisyonlara giren, Tahran’daki mezhepçi politikalarýyla Yemen’i ve Suriye’yi ateþ topuna çeviren, Mýsýr’daki koltuða kanlý darbeyle oturan liderler sayesinde kazandý. Ancak bu geçici bir durumdur. Trump’ýn Kudüs kararýyla bölgede Pandora’nýn kutusu açýlmýþtýr.