Mustafa KARAALİOĞLU
Mustafa KARAALİOĞLU
Tüm Yazıları

Kulislere değil zamanın ruhuna kulak kabartanların Türkiye’sine doğru

Siyasal belirsizlik yaşamadığımız için; yani seçimi kimin kazanacağı, kimin Başbakan veya Cumhurbaşkanı olacağına dair meraklarımız uzun sürmediği için hep bir sonraki adıma odaklanıyoruz. Sorularımız hep şöyle gelişiyor: Cumhurbaşkanı belli de Başbakan kim olacak? Başbakan belli de kabine nasıl olacak? 

Hafta sonu kabine de belli olunca bu kez de bir süre Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın arasındaki uyumu merak edeceğiz.

Tamamı AK Parti etrafında şekillenen sorular zinciri... Tayyip Erdoğan ve AK Parti siyasal ve idari sistemin merkezini tamamen doldurmuş durumdadır. O kadar ki seçim yenilgisinin ardından kendi iç işlerine dönmesi beklenen MHP ile kendi iç işlerine dönmüş görünen CHP bile, Erdoğan’dan sonra kimin başbakan olacağı konusuyla ilgilidir. Ahmet Davutoğlu ismine AK Parti içinden itiraz yükselmezken, muhalefet sanki yeni genel başkan kendi başlarına geliyormuş gibi sert çıkmaktadır. Oysa, iddia ettikleri gibi Davutoğlu “yanlış tercih” ise sonuç kendilerine yarayacağı için sevinmeleri, seçilme yöntemi yanlışsa da bunu dert etmeyi AK Partililere bırakmaları gerekirdi.

Denkleme giren yeni oyuncu

Siyasetin an itibariyle özeti budur... Merkezde, muhalefeti bile AK Parti’den gelecek haberlere kilitleyen büyük bir üstünlük hali yaşanmaktadır. Erdoğan ve arkadaşları neredeyse boş alan bırakmamış durumdadır. Yönetici elit kadroları AK Parti’den AK Parti’ye geçmekte ve tam anlamıyla bir sistem değişikliği yaşanmaktadır. Görünen o ki kulağını sadece siyasi kulislere kabartanlar bu günlerde yaşanan derin değişimin farkında değiller. AK Parti’den hala bir ANAP hikayesi çıkmasını umanlar da...

Tam olarak zamanın ruhunu anlama ve kavrama döneminden geçiyoruz. Eylül ayından itibaren Yeni Türkiye’ye doğru güçlü bir başlangıç hamlesi başlayacak. Yukarıda, sistemin başında Erdoğan gibi bir siyaset ustası bulunuyor. Yüksek bir tecrübesi, geniş görüş yeteneği ve tartışılmaz enerjisi var. Siyasi muhaliflerine karşı da defalarca tekrarlanmış bir üstünlükten geliyor.

 

Aşağıda; başbakanlık makamında ise değişimi kalıcılaştırma ehliyetine sahip bir yeni siyasal güç olan Davutoğlu oturacak. Erdoğan’la bileşik kaplar gibi çalışabilecek, vizyon sahibi bir yeni lider... 

Davutoğlu’nun iç politika denklemine girişi muhalefetin işini tahminlerin ötesinde zorlaştıracaktır. Ahmet Hoca’yla birlikte denkleme sadece yeni bir icra gücü değil aynı zamanda güçlü bir politik söylem de giriyor. Siyasal sistem böylesine güçlü ve uyumlu ikiliye kavuştuğu için Yeni Türkiye’nin temellerini atmaktan söz ediyoruz. 

Erdoğan-Davutoğlu ikilisi, Bayar-Menderes ve Erdoğan-Gül ikilisinden daha yüksek bir siyasal icra potansiyelini vaat ediyor. Her ikisinde de uyum vardı ve bu sayede demokrasinin gelişmesine benzersiz katkılar sağlandı. Ama bu kez denkleme öncekilerden farklı olarak “seçilmiş Çankaya” ve aynı hedefe odaklanmış Cumhurbaşkanı-Başbakan ekseni girmiştir.

Sadece muhalefet değil, siyasal sistem üzerinde konuşan birçok gözlemci yeni dönemin; “ikinci yeni”nin bu özelliklerin görmezden geliyor. Görmezden geldikleri için de daha çok siyasal kulislere kulak kabartmayı tercih ediyorlar. Bu körlük elbette, güçlü ve sonuçları sistemin temelleri haline gelecek hacimli bir döneme adım atıldığı gerçeğini değiştirmiyor.

Riski azaltmanın yolu; demokrasi

Bununla birlikte, herşey güllük gülistanlık da olmayacak, bilelim.

Dünya Türkiye’den ibaret değil, zorluklar olacak...

Yeni bir tecrübenin işleyişinde ortaya çıkabilecek sıkıntılar olacak...

Ve nihayet bitmek tükenmek bilmeyen direnç ve ilaveten “fitne” mekanizması da işleyecek...

Bu çapta büyük bir değişim ve yeniliğin tamamlanması zahmetsiz olmaz ki zaten 12 yıldır bunun birçok örneğini yaşadık. 

Mesele, değişimi temellendirecek ve katılımı artıracak demokrasi zeminini güçlendirebilmek. Herkes için, kuralsız, kotasız güçlendirebilmek...

Böyle olunca zaten, ülke de değişim kadroları da her durumda kazanacaktır.

SİYASET SÖZLÜĞÜ

Yeni Türkiye: Herkesin; kimlik, fikir, etnik köken farkı olmaksızın her alanda eşit erişime sahip olduğu demokrasi ve refah devletinin adı.

İkinci Yeni: Önümüzdeki 10 yılı yönetecek AK Parti ve iktidar kadrolarının adı.