Efsanevi Karun Hazineleri’nin en önemli parçasý Kanatlý Deniz Atý broþunun 1993’te ABD Metropolitan Müzesi’nden Türkiye’ye getiriliþi ve 2005’te Uþak Müzesi’nden sahtesiyle deðiþtirilerek çalýnmasý kadar, geçtiðimiz günlerde Almanya’da bulunmasý da filmlere konu olacak bir öyküye sahip.
-Alýcýlar korktu: Broþun çalýnmasýnýn ardýndan yurt içinde Emniyet, yurt dýþýnda Interpol tarafýndan arama baþlatýldý. Dýþiþleri Bakanlýðý da eserin çýkarýlabileceði ülkeler nezdinde giriþimlerde bulundu. Ancak bu ‘polisiye’ takiple birlikte Kültür Bakanlýðý Kültür Varlýklarý Genel Müdürlüðü bünyesinde oluþturulan özel bir ekip, tam anlamýyla bir ‘sürek avý’ baþlattý. Her biri birden fazla dili çok iyi bilen ve kültür varlýklarý konusunda uzman ekip, dünyanýn her yanýndaki alýcý olabilecek müze ve koleksiyonerleri belirledi, sergileri, müzayedeleri takibe aldý. Kanatlý Deniz Atý’nýn el deðiþtirdiði anda Türkiye’nin haberdar olacaðý bir aðýn oluþturulmasý, hem satýcýlarý kuþattý, hem de alýcýlarý endiþelendirdi.
- Ýhbarcý ‘Almanya’ bilgisini verdi: Bu arada Kültür Bakanlýðý’na ulaþan bir kiþi, “Kanatlý Deniz Atý’nýn Almanya’ya kaçýrýldýðý, hýrsýzlarýn müþteri bulmakta zorlandýðý” bilgisini verdi. Ýhbarcý, “baþta belirlenen potansiyel alýcýlarýn Türkiye’nin çalýntý eserleri geri alma konusunda son yýllarda gösterdiði baþarýya iþaret ederek çekimser davrandýðýný, satýcýlarýn fiyatý çok aþaðýlara çekmesine raðmen alýcý bulamadýðýný” söylüyordu.
Bu bilgi Interpol’e iletildi.
Çevreleri iyice daralan tarih hýrsýzlarý ‘tehlikeli maddeden kurtulmak’ için bir avukat aracýlýðýyla Kanatlý Deniz Atý’ný Haagen Savcýlýðý’na teslim etti. Interpol, avukatýn kimliðini açýklamadý. Ancak Kanatlý Deniz Atý’nýn Türkiye’den nasýl kanatlandýðý, sýnýrdan nasýl geçtiði yakýnda sýr olmaktan çýkacak.
- Hýrsýz müzeyle iþbirliði yok: Kültür Bakanlýðý, artýk çalýntý eser satan müzelerle iþbirliði yapmýyor. Bu nedenle örneðin Pensilvanya Müzesi’nin ortak sergi isteði reddedildi. Bunun üzerine Müze, Troya hazinesinin ellerinde olan kýsmýný kendisi teslim etmek zorunda kaldý. Türkiye’nin bu baskýsý Türkiye kökenli eserleri vermeye yanaþmayan müzeleri öyle sýkýþtýrdý ki, Almanya ve ABD’de bazý gazetelerde Türkiye’yi “müzelere þantaj yapmakla” suçlayan haberler yayýnlandý.
Satýlamaz hale getirdik
Kültür ve Turizm Bakaný Ertuðrul Günay’a telefonla ulaþtýðýmda Fransa’da ‘çalýntý eserlerin iadesi’ni de kapsayan görüþmeler yapýyordu. Günay, Türkiye’den çalýnmýþ tarihi eserlere yönelik sürdürdükleri ‘sonuç alýcý’ sýký takibin, bu eserleri ‘satýlamaz’ hale getirdiðine dikkat çekti: “Bu ilk deðil. Daha önce Bursa Yeniþehir Sinanpaþa Camii’nden çalýnan çinileri de ayný þekilde aldýk. Satamadýlar. Çalýntý eserleri dünyanýn dört bir yanýnda arýyor, buluyoruz. Çalýntý eser piyasasýný kýrdýk. Türkiye’den çalýntý bir eseri almanýn hayat söndürebilecek bir yaptýrýmý olduðu algýsý yarattýk. Bu eserler artýk ‘tehlikeli madde’, hatta ‘saatli bomba’ gibi algýlanýyor. Alýcýlar ‘Türkiye bizi bulur, geri alýr’ korkusuyla uzak duruyor; eserler hýrsýzlarýn elinde patlýyor. Satamayýnca da bir þekilde teslim ediyorlar.”
Bakan Günay, bu takibin Türkiye kökenli eserlerle dolu olan ABD ve Avrupa’daki büyük müzeleri de etkilediðini þöyle anlattý: “Özellikle Almanya, Fransa ve Ýngiltere müzelerinde etkili oldu. Henüz iþbirliðine yanaþmýyorlar. Çünkü onlar için ‘kepenk kapatma’ nedeni olabilir bu. Sergiledikleri eserlerin çoðu Türkiye’den gitme. Birçoðu çalýntý eser. Müzeler bunlara para vermiþ veya baðýþla almýþ olabilir. Ama bir külliyenin, bir caminin duvarýndan sökülmüþ çinilerin, kitabelerin meþru yollardan alýnmýþ olmasý mümkün deðil. Öte yandan, Osmanlý döneminde ‘yarýsý senin yarýsý benim’ mantýðýyla verilmiþ eserler için de etik davranma zamaný geldi. Tarihi eserler ait olduklarý topraklarda bulunmalý. Biz kýran kýrana bir kavgaya girmeden, etik kurallarý hatýrlatýyor ve iþbirliði öneriyoruz.”
Kanatlý Deniz Atý broþunun iade iþlemlerinin yýlbaþýndan hemen önce veya Ocak’ta tamamlanmasý bekleniyor. Karun Hazinesi’nin en önemli parçasý, asýl yeri olan Uþak’taki ‘güvenlikli’ yeni müze tamamlanýncaya kadar Ankara’da sergilenecek.