Kürt seçmen neden ‘Evet’ diyecek?

16 Nisan’daki referandumda Kürt asýllý seçmenin ne diyeceði tartýþýlýyor. Somut verilere dayalý analizler yerine, MHP üzerinden bel altý vuruþlar yapanlar asla objektif deðiller. Gizli ‘hayýrcýlar’ýn keskin kýlýcý iki yazarýn bütün köprüleri atarak ve gemilerini yakarak histeri nöbeti geçirir gibi MHP’nin Kürt düþmaný olduðunu ima etmeleri ise bir gözü dönmüþlük ve büyük haksýzlýktýr. MHP asla Kürt düþmaný deðildir. HDP ile MHP’yi, iki ýrkçý parti gibi ayný terazinin kefelerine koymak bühtandýr. MHP; vatanýný, bayraðýný seven, devletine baðlý, Türkleri kardeþ bilen her millet evladýnýn olduðu gibi Kürtlerin de dostudur.

Anayasa deðiþikliði konusunda AK Parti ile MHP’nin yakýnlaþmasýnýn ‘Evet’ oylarýný düþüreceði iddiasý bir algý operasyonudur. AK Parti’ye 1 Kasým seçimlerinde oy vermiþ Kürt seçmenin ‘Hayýr’a zorlanmasýdýr. “MHP Kürtleri ürkütüyor” demek, doðrudan ‘Evet’ düþmanlýðýdýr. (Þahsen “kýlýç artýðý” sözünü, söylenmemesi gereken bir tabir olarak gördüðümü belirtmeliyim.)

MHP; bölücülüðe, ýrkçýlýða, devlete savaþ açanlara, yabancý güçlere taþeronluk yapanlara karþý ve düþmandýr. Çoðunluðu Türk diye FETÖ’ye dost mu olacaðýz?

Gelelim, 16 Nisan’daki referandumda Kürtlerin ne diyeceði sorusuna.

Hafta sonunda AK Parti MKYK'da referanduma yönelik anketler masaya yatýrýldý. Elbette anketlerin iþareti kesin deðil. Üstelik sandýða daha 43 gün var. Ancak masaya gelen sonuçlar benim tahminlerime çok yakýn: Ülke genelinde 'Evet'in oraný yüzde 57. Doðu ve Güneydoðu'nun yüzde 60’ý, Ýç Anadolu'nun yüzde 70'i 'Evet' diyor.

Elimizde somut veri olarak 1 Kasým 2015 seçimlerinin sonuçlarý var. 7 Haziran seçimlerine göre Doðu ve Güneydoðu’da, diðer bölge þehirlerinde HDP’den AK Parti’ye büyük oy kaymasý oldu. AK Parti 7 Haziran’a göre HDP’den 18 milletvekilliði aldý. 7 Haziran’a kýyasla HDP 1 milyon oy kaybetti ve sadece yüzde 0,5 oy oraný ile barajý aþabildi.7 Haziran’a göre tüm bölgelerde oy kaybýna uðrayan HDP, en fazla oy kaybýna Doðu Anadolu (%7,31) ve Güneydoðu Anadolu’da (%6,13) uðradý.

Bunun sebepleri bellidir. “Çözüm süreci”nden umutlanan, demokrasi içinde ve bir arada yaþama zemininde, huzur ve istikrar bekleyen bölge halkýný, HDP sükûtu hayale uðratmýþtýr.

Suruç katliamý ve Ceylanpýnar'da iki polisin þehit edilmesinden sonra HDP, PKK'yla ve Kandil'le arasýna mesafe koymadý. Kuzey Suriye’de yaþananlarý “öz yönetim” için fýrsat sandý, ABD’nin ve Avrupa Birliði’nin kendilerini sonuna kadar koruyacaðýný, destekleyeceðini hesap etti. Hendekler kazdý, çukurlarda, menfezlerde, el yapýmý patlayýcýlarda çözüm aradý.

Gariban insanlarý evlerinden, yurtlarýndan etti. Bu da kendisine demokratik çözüm umudu ile oy veren baþta dindar, muhafazakâr Kürt seçmenlerini ürküttü, kýzdýrdý.

Devletin bölgedeki gücü zaafa uðradýðýnda neler olabileceðini Kürt vatandaþlarýmýz gördü. Kar kýþ demeden teröristlerle yapýlan mücadelede devlet varlýðýný, gücünü herkese gösterdi.

Hali vakti yerinde olan, çatýþma ve terör ortamýnda kaybedeceði çok þey olan, artýk devletin þefkatli elini iliklerine kadar hissedenler, 1 Kasým’da HDP’yi terk etmeye baþlamýþtý. Þimdi neden ‘Hayýr’ deyip istikrarsýzlýða davetiye çýkarsýnlar?

Þunu da unutmamalýyýz; makul büyük Kürt çoðunluðu, Cumhurbaþkaný Erdoðan’ý baþtan beri çok seviyor. Erdoðan’ýn da Allah için onlarý yürekten sevdiðini biliyorlar. Cumhuriyet tarihinin gördüðü en büyük Kürt dostu lider Erdoðan’dýr. 16 Nisan’da, 1 Kasým’ýn devamý var: Kürt seçmenler sandýklarý gümbür gümbür ‘Evet’ ile dolduracak…