Kürt sorununa Ýslami Çözüm Çalýþtayý

Hafta sonu Bursa’da ‘Birlik Vakfý’nýn düzenlediði bir toplantýya misafir konuþmacý olarak katýldým.. Çözüm sürecini konuþtuk.

Dolmabahçe açýklamalarý barýþ ve çözüm umutlarýný arttýrmýþ. Merak edilen birçok konu geride kalmýþ gibi görünüyor. Türkiye’nin yol haritasýna destek çok büyük.

Bir baþka toplantý- Çalýþtay- hafta sonu Diyarbakýr’da yapýldý. Anadolu Platformu, Mustazaf-Der ve Hüda-Par çevreleri dahil, üç binin üzerinde sivil toplum örgütünün desteklediði çalýþtayýn sonuç bildirisi, aklýn yolunun bir olduðunu madde madde ortaya koyuyor.

Þahit oldum ki, Bölgede 6-8 Ekim olaylarýnýn yarattýðý korkular ve endiþeler devam ediyor. Ama çaresizlik söz konusu deðil. Orada hep beraber ve kardeþçe yaþanacak. Ýnançlar, siyasi görüþler buna hiçbir þekilde engel olmamalý.

Buradan hareketle, Çalýþtaya katýlanlar, Kürtler’in iç barýþýnýn korunmasý ve sorunlarýn diyalog yoluyla çözülmesini talep eden, umut verici konuþmalar yaptýlar.

Kürt toplumunda siyasal Ýslam, Kürt Milliyetçiliðinin tarih sahnesine çýktýðý zamanlarda, Arap ve Türk milliyetçiliðinde oynadýðý rol kadar önemli bir rol oynayamadý.

Arap Milliyetçiliði ve Türk Milliyetçiliði, Ýslami referanslarla tanýmlanýrken, böyle bir olgu, Kürt milliyetçiliðinde hiçbir zaman söz konusu olamadý.

Muhafazakar-demokrat bir temelde geliþen ilk dönem Kürt milliyetçi hareketlerinin önderleri Þeyh Sait’ten tutun, Þeyh Ubeydullah ve Seyyit Abdulkadir’e kadar, hatta Seyit Rýza’ya varýncaya kadar, dini kimlik ve þahsiyetleriyle tanýnýyorlardý. Ama bu durum, Türk ve Arap milliyetçiliðinde  olduðu gibi,  ideolojik bir referans noktasý haline gelemedi.

Siyasal Ýslamýn, çeþitli nedenlerle Kürt toplumunu etkileme kapasitesi sýnýrlý kaldý.

Seküler Türk ve Arap Milliyetçiliði ise Ýslamý ‘devletleþtirdi’ ve milliyetçi ideolojilerin tesisi için, bir referans kaynaðý haline getirdi.

Kürdistan Federe Bölgesinde, Ýslami partiler-ki kendilerine Ýhvan ve AK Parti’yi örnek almaktadýrlar- bugün son derece önemli bir zenginlik olarak parlamentoda temsil edilmekte ve seçimlerde milletvekili çýkarabilmektedirler.

Bu partilerin, Kürt toplumunda býrakuji’nin (kardeþ katli) sona ermesi için geçmiþten bugüne kadar ciddi çabalarý oldu.

O kadar ki, bu partilerden birinin lideri, 2012 yýlýnda Kandil’i ziyaret etti ve bu ziyaretten sonra Ankara’ya gelerek, izlenimlerini paylaþtý. Bu arabuluculuðun ne kadar iþe yaradýðýný bilemeyiz, ama Erbil’de (Hewler) faaliyet gösteren Ýslami Partiler, çözüm sürecini, reformlarý desteklediler ve hala da destekliyorlar.

Diyarbakýr’daki çalýþtayý izlerken, aklým bir yandan da Siyasal Ýslamýn Ortadoðu’daki tarihindeydi. Bu tarihin bazen çok acý veren safhalarýnýn olduðunu yeniden hatýrladým.

1990’lý yýllarda, devletin siyasi sürece müdahalesi sonucu Hizbullah ve PKK arasýnda yaþanan çatýþmalarda, 2000’e yakýn insan hayatýn kaybetti.

Bu þiddet pratikleriyle gerektiði gibi yüzleþilemedi ve bu þiddetten doðan travmalarla baþ edilemedi.

IÞÝD’in yol açtýðý belalar, Ýslama ve Müslümanlara verdiði zararlar, sergilediði her türden barbarlýk, gelecek ile ilgili toplumsal tahayyülü ne olursa olsun, Diyarbakýr’dan Erbil’e, Rojava’ya, Musul’a ve Baðdat’a varýncaya kadar, her siyasi akým ve grubu tehdit ediyor.

Ýran’ýn bölgede izlediði ve merkezinde mezhepçiliðin olduðu politikalar, bölünmeden baþka bir sonuç doðurmayacaktýr. Bu politika þimdilerde, %50-50 oranýnda Þii ve Sünni olan Türkmenler arasýnda hayata geçirilmektedir.

Ýran, Irak’ta Türkmenler’den oluþan Haþidi Þabii adýný verdiði silahlý bir birlik oluþturdu.

Üç milyona yaklaþan nüfuslarýyla, Türkmenler, hiç þüpheniz olmasýn, ciddi ve mezhep temelinde bir bölünmeyle karþý karþýyalar.

Ýþte bu ortamda Kürt meselesine Ýslami çözüm çalýþtayý toplamak ve sorunlarý tartýþmak son derece önemlidir. Çalýþtay sonrasýnda yayýnlanan bildiride geçmiþle yüzleþme, koruculuk sisteminin kaldýrýlmasý, yeni ve eþitlik temelinde bir anayasa, demokratik hak ve taleplerin herhangi bir pazarlýða mahal vermeden karþýlanmasý, çözüm sürecinde kimsenin kendisini sürecin dýþýnda tutulan bir grup olarak hissetmemesi ve en önemlisi de Kürtler’in iç barýþýnýn korunmasý yolunda ortaya konulan fikirlerin çoðu, seküler veya muhafazakar-demokrat hiç fark etmez, Kürt hareketlerinin de katýlacaðý ve destekleyeceði fikirlerdi.

Ortak noktalarýmýz ve taleplerimiz o kadar çok ve birbirine de o kadar benziyor ki ve bu öyle bir zenginlik ki, sanýrým birileri de sürekli olarak bu ortaklýða ve zenginliðe ateþ edip durmakta..

Dolayýsýyla bu türden çalýþtaylarýn sürekliliðini saðlamak son derece faydalý ve gerekli, devamý olsun Ýnþallah..