Can Dündar hiç söylemeseydi elbette haber kaynaðýný saklý tutabilecekti.. Dolayýsýyla Enis Berberoðlu bu davanýn içinde hiç olmayacaktý.. FETÖ’cü bir savcý ya da polisten servis edildiði zannedilecek ve dosya o þekilde kapanacaktý.. Ama Can Dündar, (artýk pazarlýk nerede týkandýysa) kitabýnda açýk açýk; “.. 27 mayýs günü bir öðleden sonra solcu bir milletvekili getirdi o görüntüleri bana..” diyerek, ilk baðlantýsýný sattý.. Hatýrlayýn Berberoðlu bu soruþturmaya böyle dahil oldu.. Peki Enis Berberoðlu’na bu görüntüleri kim verdi? Güneþ gazetesinin dünkü sayýsýnda enteresan bir detay yer alýyor.. Gazeteye göre, 18 Mayýs’ta Kemal Kýlýçdaroðlu, Zaman gazetesine giderek Ekrem Dumanlý ile görüþüyor.. Ve orada kumpas görüntülerini teslim alýyor.. 9 gün sonra da 27 Mayýs'ta Enis Berberoðlu, görüntüleri Cumhuriyet’e taþýyor.. Bu vahim iddia ulusal güvenliði ilgilendiren böyle bir kumpasýn kurumsal olarak CHP eliyle kurulduðu tezini kuvvetlendirir ki, bunun altýndan Kýlýçdaroðlu’nun kalkmasý imkansýz..
Damat da içeride
Ýþadamý Ömer Faruk Kavurmacý’nýn yeniden tutuklanmasý bütün oyunlarý bozdu.. Kemal Kýlýçdaroðlu; “Kavurmacý’nýn tekrar tutuklanmasý kararýný doðru bulmuyorum. Aslolan tutuksuz yargýlamadýr" dedi. Oysa daha üç gün evvel; "kayýnpederi olan damatlar her türlü barajý aþýyorlar" diyordu… Ne oldu, yoksa “damat dýþarýda Enis içeride” sloganý mý çöktü?
Ucu dokunmuþ dokunacaðý kadar!
Kemal Kýlýçdaroðlu’nun baþdanýþmaný Fatih Gürsul’un FETÖ’nün tesirli isimlerinden biriyle taptýðý ByLock yazýþmalarý çýktý ortaya önceki gün.. Sabah gazetesi bu yazýþmalarý yayýnlarken Gürsul’un adýný açýk yazmýþ, FETÖ Abisi olan konuþtuðu kiþiyi ise A.H.P. diye kodlamýþ.. Hürriyet’in Yakup’u dün soruyor; “…Kim bu A.H.P ve neden adý açýk yazýlmýyor?.. Yoksa ucu bir yerlere dokunacak endiþesiyle mi?” Yakup Bey’e arz edelim.. Ucu dokunacaðý yere dokunmuþ durumda.. Adam bizzat CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu’nun baþdanýþmaný. Yani ucu dokunuyor içeride bir yerlere de kökü nerede o belli deðil?..
Elif de adalet istiyor!
“Adalet” yürüyüþünde ön saflarda Elif Doðan Türkmen de vardý.. Ne acý.. Annesiyle yaptýðý telefon görüþmelerinin de aralarýnda olduðu 2 milyon (eski parayla 2 trilyon) tutarýndaki haberleþme faturasýný millete ödeten birinin “adalet” diyerek sokaklara dökülmesi.. Adama sormazlar mý; “sen önce telefon faturaný öde” diye.. El cevap; sormazlar..
Yaþasýn Babalar Günü
Herkes Amerika’nýn silah satmak için savaþ çýkardýðýný söyler. Oysa Amerika bu dengeyi iyi gözetir. Silahý çok satmaz. Çünkü herkes birbirini öldürürse telefon satacak adam kalmayacaðýný bilir.. Babalar günü, anneler günü, sevgililer günü olmazsa kime satacak o telefonlarý?.. Bir kamyon domates sattýðýmýz zaman kazanacaðýmýz parayla bir cep telefonu alabiliyoruz. Yaþasýn Babalar Günü...