Beþiktaþ sahaya çýktýðýnda; stratejisi olan, tecrübesi olan, hatta aklý olan takýmlar gibi, ilk 10 dakika rakibini ölçtü/biçti/tarttý ve kaç kalibrelik olduðunu gözden geçirdi. Fabrika çýkýþýndan önce, mallarýn son kontrolü yapýlmasý gibi; tüm üretim ayarlarýný uyguladý. Bu yüzden ilk 10 dakikalýk süre, görmeyi umduðumuz Beþiktaþ’ýn silueti bile deðildi.
Ama ne zaman ki; rodajdaki Beþiktaþ reel Beþiktaþ’a döndü, iþte o zaman Leipzig’in baþý döndü... Kartal operasyona geçiþin ilk etkili ataðýnda golü buldu. Almanlarda pek görülmez ama, yedikleri gol onlarý bir an bilinç kaybýna uðrattý. Sarsýldýlar... Sonrasýnda toparlanýp ataða geçtiler ama, Beþiktaþ nerede ne yapmasý gerektiðini önceden planladýðý için, bu baský bizde herhangi bir sarsýntýya yolaçmadý. Aksine, diklendik.
***
Almanlar o denli þaþýrmýþtý ki; Werner gibi bir adamý daha ilk yarýda oyundan aldýlar. Hayret ettim. Dikkatimden kaçan bir þey mi oldu da, o yüzden Werner’i çektiler... Anlayamadým. Oysa ben o adamdan gol yiyeceðiz diye önceden çok huylanmýþtým. Çýkarýlýnca, sevinçten “Oleeeyy” diye baðýrdým.
Aslýnda ondan da korkmaya gerek yoktu. Çünkü Beþiktaþ her türlü tehlikeye ve tehlikeli adama karþý hazýrlýklýydý. Atýlan gollerimizden önce; ilkinde Cenk Tosun, ikincisinde Quaresma, usta iþi hazýrlayýcý oldular.
Leipzig, zora girince profesyonelce faullere yeltendi. Sarý kartý olan Augustin’ýn, Atiba’ya yaptýðý faul, ikinci sarýdan kýrmýzýyý gerektiriyordu. Ama Karasev pas geçti. Caný saðolsun. Zaten ihtiyacýmýz yoktu... Kendi iþimizi kendimiz gördük.
Gerçi ikinci yarý bir ara zorlandýk ama, sonunda kapý gibi lideriz. Teþekkürler Beþiktaþ!
