Kraliçe için jübile yýlý ama o tahtta oturmaya devam ediyor. Türkçe karþýlýðý Tophanespor olan Arsenal’i çýlgýnlar gibi seviyorlar. TV’deki hava durumlarýnýn reytingleri yerlerde! Ýþte Londra izlenimlerim...
Ýngiliz polisi: Zerre kadar güven vermiyor. Bir kere silah taþýmalarý kanunen yasak. Coplarýna bakýyorsun, eline alýp dizinde ortadan ikiye kýrabileceðin türden... Bizim polislerin vatandaþa yaþattýðý heyecan ve adrenalini maalesef Ýngiliz polisinde hissedemiyorsun. Hammersmith’te bir polise adres sordum, neredeyse beni gideceðim yere kadar götürecekti. Adam turist rehberi sanki. Polis dediðin bu kadar silik, bu kadar güleryüzlü olmamalý. Emniyet sistemi böyle laçka durumdayken Londra’da suç oranlarýnýn düþük olmasý gerçekten tuhaf.
Jübile yýlý: Ýngiltere’de bu yýl ‘Jübile Yýlý’ ilan edilmiþ. Kraliçe’nin tahta çýkýþýnýn 60’ýncý yýlýný kutluyorlar. Jübile diye koca bir sene kutlamalar, etkinlikler yapýyorlar, peki sene sonunda kraliçe jübilesini yapacak mý? Hayýr! Bu kadýný anlamak hakikaten güç. Jübile yapýp tahtý býrakmamasý hangi kafada yaþadýðýnýn kanýtý. Futbolcunun jübile maçýnda omuzlara alýndýktan sonra 10 sene daha futbol oynamaya devam etmesi gibi bir þey bu. Ýlginç.
MInd the gap: Metroda günde 50 defa anons edilen cümle. Anlamý “Boþluða dikkat edin.” Ýlk baþta bunu “O kadar rahat yolculuk ediyorsunuz ki hiç sýkýþýklýk yok, boþluða dikkat edin, iþte bizim farkýmýz bu” þeklinde algýladým. Meðer metro ile istasyon arasýndaki boþluða ayaðýnýz takýlmasýn diye yapýlan bir uyarýymýþ. Yahu bir kere söylersin, iki kere söylersin anlarýz da bu ne? Milyonlarca yolcudan senede 10-15 kiþi yaralanýyor diye insanda kafa býrakmýyorlar. Ýnsan hayatý bu kadar pahalý mý?
Kozmopolit þehir: Londra’da her milletten insan var. Hepsinin kültürü farklý olduðu için insan alýþmakta zorluk çekiyor. Bir akþam Londra’daki bir arkadaþýmýn arkadaþlarýyla gittiðimiz restoranda daha masaya oturur oturmaz Alman kýzýn “Arkadaþlar hesabý beraber ödüyoruz deðil mi?” demesi çok tuhaf geldi mesela. Adab-ý muaþeret hak getire. Hesabý beraber mi ödeyecekmiþiz? Yok sana yükleyecektik hesabý! Sanýrým iki dünya savaþýnýn bütün hesabýnýn Almanlara yüklenmiþ olmasý onlarda travmaya yol açmýþ. Sürekli hesabýn üzerlerine kalacaðý korkusuyla yaþýyorlar. Alman kýza acýyan gözlerle baktým, fakat bir süre sonra çok güzel olduðunu fark edip bu kez çapkýn gözlerle baktým. Etkilenmedi.
Ýngilizce’nin karizmasý: Ýngilizce yer isimleri bize hep karizmatik gelmiþtir. Broadway, Upminster, Arsenal vs... Ama korkunç gerçek þu ki bunlarýn manasýný öðrendiðinizde hiçbir havasý kalmýyor. Sorarým size, ismi Tophane olan bir takýmý kaçýmýz desteklerdik? Hangi futbolcu Tophanespor’a gelmek isterdi? Emin olun prensip anlaþmasýna varýlsa bile futbolcunun eþi karþý çýkardý. Ancak gelin görün ki Arsenal isminde bir takýmý çýlgýnlar gibi sevebiliyoruz. Evet, doðru tahmin ettiniz, Arsenal’in Türkçe karþýlýðý Tophane.
Mesela ünlü tiyatrosu ile bildiðimiz o þatafatlý Broadway’in karþýlýðý Geniþyol. Hayal kýrýklýðýna uðradýðýnýzý hissedebiliyorum. Birisi “Broadway’e gidiyorum” dediðinde “Oooo” deyip önümüzü ilikleriz. Ayný kiþi “Geniþyol’a gidiyorum” dese “Gelirken ekmek al” deriz. Ýþte olay bu.
Hava durumu: Türkiye’de dört mevsim yaþanýyor diye övüneduralým, Ýngiltere’de ayný noktada iki saat içinde beþ mevsim yaþanýyor. Havada herhangi bir tutarlýlýk söz konusu deðil. 10 dakikalýðýna müthiþ bir güneþ ýþýðýna maruz kalýrken aniden yaðmur bastýrabiliyor. Sonbahar, kýþ, ilkbahar, yaz ve karýþýk seçenekleri var.
Bu sebepten Ýngilizler “Ooo bugün hava güzel, hadi bir piknik yapalým” demez. Çünkü mangalý, tüpü hazýrlarken aniden yaðmur yaðabileceðinin farkýndadýr. Ýngilizler’de piknik kültürünün geliþmesinin önündeki en büyük engel budur.
Biz meteorolojiyi düzgün tahmin yapamýyor diye eleþtiriyoruz, Ýngiltere’de meteorologlarýn havayý doðru tahmin etmesi piyangoda büyük ikramiye kazanma þanslarýyla eþdeðer. Bu yüzden çoðu çalýþan havayý tahmin etmek yerine sayýsal loto oynamayý tercih ediyor. Hava durumu programlarýnýn reytingleri de yerlerde zaten. Sunucu yaptýðý iþin anlamsýzlýðýnýn bilincinde. Ürkek bir sokak kedisi gibi, mütereddit, her an birinin gelip “Bu kadarý yeter, bu saçma programý artýk yapmýyoruz” demesini bekler gibi, biraz utangaç biraz “Biz de ekmeðimizin peþindeyiz” bakýþlarýyla insanýn vicdanýna dokunuyor. Gerçekten zor bir durum. twitter.com/beyinsiz_adam
