Laf kýtlýðýnda asma budama faaliyetinin eþsiz ustalarý konumundaki bir milletiz. Hattâ bu faaliyetin mûcidleri olduðumuz dahî söylenebilir.
Bu vâdîdeki son mârifetlerimizden biri “ne olduðumuz” sual-i bercestesi.
Mâlûm ya, “Türk” lakýrdýsý son zamanlarda artýk neredeyse “müstehcen” ifâdeler kapsamýna alýnmaya baþladý. Efendim, kendimize “Türkiyeli” mi desek daha münâsib olurmuþ yoksa bu kadar bile ileri gitmekden sakýnarak sâdece “Türkiye CumhûriyetiVatandaþý” mý deseymiþiz.
Bence ananýn örekesi de diyebiliriz!
En suya sabuna dokunmazý muhtemelen bu.
Çünki efen’im, Türk derseymiþiz; Kürd, Ermeni, Laz, Gürcü, Süryânî, Rum, Çerkes, Abaza, Boþnak, Pomak ve daha bilcümle farklý etnik kökenden yurddaþlarýmýz rencîde olurmuþ.
Ulan eþþoðlusu, Türk deyince onlar rencîde oluyor da Türk demeyince geriye kalan 65 milyon rencîde olmuyor mu?
...dese biri diye o kadar istiyorum ki!!!
Ama diyen yok maalesef!
Çekiniyorlar tabii haklý olarak...
Yýl uðursuzun...
Hem sonra Türk olduðumuz ortaya çýkarsa belki AT’ye de almazlar bizi maazallah!
AT dedim de:
Bu meyanda bâzý aklýevvel fýrlamalar AT’yi örnek göstermek yüzsüzlüðüne tevessül etmekden bile pervâ etmiyorlar. Diyorlar ki meselâ Almanya’da Fransa’da da târif vatandaþlýk üzerinden yapýlýyormuþ!
Dedim ya insanda ar hayâ olmayýnca hakýykatleri tersyüz etmekden de utanmaz.
Evet, vatandaþlýk üzerinden ama sizin dediðiniz yönden deðil aksi yönden!!!
Yâni ancak kendi soyundan gelenlere “Fransýz” yâhut “Alman” demiyor, kendi “vatandaþý” olan herkese diyor!!!
Anlaþýldý mý, odun kafalýlar?
Ýþte Alman Anayasasý’nýn Birinci Maddesi:
“Deutscher ist, wer die deutsche Staatsangehörigkeit besitzt, die von der Bundesrepublik Deutschland verliehen wird.”
Her kim, Almanya Federal Cumhûriyeti tarafýndan tevcîh edilen Alman vatandaþlýðýna sâhibse o Almandýr.
Ayrýca 116. Madde’de “Alman soyundan gelenler de Almandýr.” ibâresi var. Yâni Almanya yurddaþý olmayan Dýþ Almanlar.
4 Ekim 1958 târihli Fransa Beþinci Cumhûriyet Anayasasý da “etnik” târifi reddeder!
“Celui qui est citoyen français, il est Français.” Her kim Fransýz vatandaþýysa Fransýzdýr! Bitdi!!!
Üstelik Fransa, bizdeki bâzý cühelâ tâifesinin sandýðý üzere “homojen” bir halka sâhib bile deðildir!
Oksitanlar, Alzaslýlar, Korsikalýlar, Brötonlar ve Basklar toplam olarak sekiz milyona yakýn bir nüfûs teþkîl ederler.
Fransa için “politik” olarak onlar da Fransýzdýr baþka ülkelerin Fransýz kökenli yurddaþlarý da!!!
Sen bütün bunlarý cehâletinden yâhut kasden ýskala, meskût geç; ama sonra sýrf “Türk” dememek için Fransa ile Almanya’yý misâl göster!
Yaðma yok, Beyaðbiyler, Hanýmablalar!
Misâl vereceksen adam gibi misâl ver de inanalým, îmân edelim!
Kaldý ki Almanya’da bugün artýk 800.000 kiþilik bir Türk azýnlýk da yaþýyor. Yâni artýk Alman vatandaþlýðýna geçmiþ olan Türkler. Zâten Ortaçað’dan beri Saksonya içlerinde 250.000 kadar Sýrp da vardý.
Bunlarýn kökenlerini hatýrlamalarý ve “orijiner” kültürlerini bir mikdar yaþatmalarý Almanya’yý hiç rahatsýz etmediði gibi berikilerin iyi birer Alman yurddaþý olmalarýný da engellemiyor.
1933-45 arasý Hitler nâmussuzunun katletdiði Yahudi erkeklerden azýmsanamayacak bir bölümü 1. Cihan Harbi’nden kalma þeref ve cesâret madalyalarýna sâhibdi.
Bunlarý biliyor muydun, Kampana Kafalý?
Neyse, ben bu fâhiþezâdegân yüzünden terbiyemi bozmayayým.
Kýsacasý “Türk” demekden ödünüz patlamasýn! Korkmayýn, aðzýnýz çarpýlmaz!
Önce kapalý bir mekânda tek baþýnýzayken kýsýk sesle bir iki kere “Türk” deyin! Sonra sesinizi tedrîcen normal seviyesine yükseltin!
Göreceksiniz ki en geç bir hafta on gün içinde diliniz alýþacak ve sanki normal bir kelimeymiþ gibi gelecek.