Maçaları yemedi!...

Bazı AK Partili kadın vekiller ‘Meclis’e başörtüleriyle geleceklerini ilan ettiler...

 

Başörtülü vekil, üstelik Genel Kurul’a girecek!...

 

CHP için olağanüstü bir durumdu!...

 

CHP derhal toplandı.. Gazete manşetlerinde ‘acil türban toplantısı’ adıyla duyuruldu...

 

Cumhuriyetin ve laikliğin yılmaz bekçisi CHP ne yapacaktı?...

 

Hiçbir şey yapmazlarsa cumhuriyet yıkılır mıydı?... Laikliğe halel gelir miydi?... CHP’nin karizması çizilir miydi?...

 

Kısa bir süre önce kamuda başörtüsü serbestisine karşı onca hareket çekmiş CHP, Meclis’te cumhuriyete meydan okuyan vekillere karşı nasıl bir eylem planı geliştirecekti?!...

 

CHP’nin ne yapacağını merakla bekledik...

 

Netice?...

 

Hiçbir şey...

 

İki CHP’li vekil konuştu...

 

Hacı Muharrem (kendisine okulda öyle diyorlarmış) başörtüsünü istismar etmeyin dedi... Kardeşinin küçük yaşlardan beri tesettürlü olduğunu söyledi...

 

Şafak Pavey ise tiyatral bir konuşma yaptı... Cocuk tiyatrosunda ‘Kırmızı Başlıklı Kız’ı dinler gibiydik!... Çocuklar gibi şendik...

 

Hepsi bu...

 

Bir eylem, alkış, protesto, başörtüsü aleyhine bir tezahürat, ‘çık dışarı’ diye bağıran olmadı...

 

10. Yıl Marşı okunmadı, ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz, ‘Türkiye laiktir, laik kalacak’ diyen de yoktu... Kimse kürsüyü işgal etmeye de yeltenmedi...

 

Peki neden?...

 

Kısa bir süre önce Paketten başörtüsüne özgürlük çıktığında Meclis’te basın toplantısı düzenleyip ‘Paket Bildirisi’ yayınlayan CHP’li vekiller neredeydi?...

 

“Demokrasi Paketi için; Laik devlet ilkesi temelindeki hak ve özgürlüklerimizi ortadan kaldırmasına izin vermeyeceğimizi ilan ediyoruz. Bu, karşı-devrimin son adımıdır...” diyen CHP’li vekiller neden adım atmadılar?...

 

Laiklik elden gitmesin diye başörtüsü serbestisinin iptali için Danıştay’a başvuran CHP’li vekil Mahmut Tanal neden sessiz kaldı?...

 

Daha bir kaç gün önce başörtülü vekillerin Genel Kurul’a girmesiyle ilgili olarak, “Biz TBMM’nin geleneklerine duruşuna sahip çıkacağız, gereğini yapacağız!..” diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Loğoğlu neden bir şey yapma gereği duymadı?!...

 

Ve Kemal Kılıçdaroğlu neden bu kadar mutlu oldu?!...

 

Üç beş gün içinde değişen neydi?...

 

CHP’nin başörtüsüyle imtihanını, değişim, dönüşüm, evrim, devrim..vs, ile derin analizler yaparak anlatmaya gerek yok...

 

Ben size iki kelimeyle nedenini söyleyeyim...

 

“Maçaları yemedi!...” o kadar...

 

Neden mi?...

 

Onu da söyleyeyim...

 

CHP’nin faşizan Kemalist düşüncesinin en önemli güç kaynağı olan darbeci bir ordu yok artık...

 

O yüzden de orduya ‘Kağıttan kaplan, Light Komutan...’ göndermesi yapıyorlar... (Süheyl Batum, Muharrem İnce)

 

Diğer yandan demokrasiye, halkın iradesine, partilere müdahele eden ideolojik yüksek yargı da yok...

 

Darbecilerin yargılanmasından rahatsızlık duyuyorlar, mahkemeleri gayrı meşru görüyorlar, Silivri’ye toplama kampı diyorlar...

 

Velhasıl, darbeci ordu yok.., İdeolojik yargı yok...

 

Kaldın mı Meclis’e?!...

 

E, Arınç’ın dediği gibi, daha önce, ‘dışarıya, dışarıya’ diye bağıranlar da dışarıda kalmış!...

 

Hadi bakalım maçan yiyorsa dokun başörtülü vekile?...

 

Hoşgeldin ‘Mecburen Yeni CHP !..’