Madem öyle iþte böyle!

Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, Washington Post (WP) gazetesi için "Suudi Arabistan'ýn, Cemal Kaþýkçý'nýn öldürülmesi hakkýnda hala cevaplamasý gereken birçok soru var" baþlýklý bir makale yazdý. 

Dikkat edilirse Ýstanbul baþsavcýsýnýn cinayetle ilgili açýklamasýna kadar Türkiye resmen hiçbir açýklama yapmamýþtýr.

Cumhurbaþkanýnýn WP’a yazdýðý makale Türkiye’nin konu ile ilgili ikinci resmi açýklamasýdýr!   

***

Türkiye bugüne kadar ne yapmýþtýr? 

Büyük ve ciddi devlet olmanýn gereðini yerine getirmiþtir. 

Daha ilk günden Kaþýkçý’nýn öldürüldüðü bilgisine sahip olmasýna raðmen bunu kendisi açýklayarak iki ülke arasýndaki iliþkilerin gerilmesine - ki cinayetin hedeflerinden biridir- müsaade etmemiþtir. 

Bilgi paylaþarak Suudilerin bu cinayeti itiraf etmesini saðlamýþtýr.   

*** 

Suudiler ne yapmýþtýr? 

Ýlk günden beri kamuoyunu yanlýþ bilgilendirmeye çalýþmýþlar, birbiriyle çeliþkili açýklamalar yaparak güvenilirliklerini büyük ölçüde kaybetmiþlerdir. 

Önce Kaþýkçý’nýn konsolosluktan ayrýldýðýný bizzat konsolos ve veliaht prens açýklamýþlar, cinayeti inkar etmiþler ve konsoloslukta 8 gün arama izni vermemiþlerdir.

Sonra Ankara delilleri gösterince Suudi savcýlýðý Kaþýkçý’nýn çýkan arbedede vefat ettiðini ve cesedin yerli bir iþbirlikçiye verildiðini açýklamýþ, en sonunda da Kaþýkçý’nýn önceden planlanmýþ bir þekilde katledildiðini itiraf etmek zorunda kalmýþlardýr. 

Buraya kadar Türkiye kimseyi itham etmemiþ isim vermemiþ þahýslardan ziyade hakikatin aydýnlatýlmasýnýn gereðine vurgu yapmýþ, talimatý kimin verdiðini, cesedin nerede olduðunu ve yerli iþbirlikçinin kim olduðunu sorgulamýþtýr.   

*** 

Can alýcý üç soruya Suudiler cevap vermeyince cumhurbaþkanýnýn WP’a yazdýðý makale devreye girmiþtir. 

Cumhurbaþkanýnýn infaz emrinin en üstten geldiðini yazdýðý makalede þu ifade çok anlamlýdýr: “Cemal Kaþýkçý'nýn öldürülmesi emriniHadimü’l-Haremeyn Kral Selman'ýn verdiðine inanmam kesinlikle mümkün deðildir. (...) Öte yandan Riyad'la uzun yýllara dayanan dostluðumuz, gözlerimizin önünde iþlenen bu planlý cinayeti görmezden geleceðimiz anlamýna gelmemektedir."  

*** 

Suudi tarafýnýn tutumu hakkýnda ise þunlarý yazdý: "Bazý Suudi yetkililerin, dostluðumuzun gerektirdiði biçimde adalet davasýna hizmet etmek yerine Kaþýkçý'nýn kurban gittiði planlý cinayetin üstünü örtme çabalarýný þaþkýnlýk ve üzüntüyle karþýladýk. 18 þüpheliyi derdest eden Riyad'ýn medyaya yalan söyleyen ve kýsa bir süre sonra Türkiye'den kaçan Suudi konsolosa yönelik hiçbir adým atmamasý endiþe vericidir. Ayný þekilde bu hafta Ýstanbul'a gelerek muhatabýyla görüþen Suudi savcýnýn soruþturmaya destek olmayý ve en basit sorulara bile cevap vermeyi reddetmesi çok üzücüdür. Kendisinin, Türk savcýlarý ek görüþmeler için Suudi Arabistan'a davet etmesi, umutsuz ve kasýtlý bir oyalama taktiði olarak deðerlendirilmiþtir."   

*** 

Evet Türkiye bu son açýklama ile hem dostluðun zedelenmemesi için gerekli inceliði göstermiþ hem de cinayetin aydýnlatýlmasý ve sorumlularýn cezalandýrýlmasý konusundaki kararlýlýðýný açýk ve net bir þekilde duyurmuþtur. 

Dileriz mesaj alýnmýþtýr. 

Aslýnda Ýslam Ýþbirliði ve Arap Birliði teþkilatlarýnýn bu olayýn üstüne gitmesi gerekirdi. 

Ama ABD’den AB’ye oradan BM’ye kadar uluslararasý kuruluþlarýn hepsi cinayetin aydýnlatýlmasý konusunda açýklamalar yaparken bu iki teþkilat suskunluðu tercih etmiþler hatta Arap Birliði bu konuda Suudi Arabistan’ýn yanýnda olduðunu açýklayarak tüy dikmiþtir. 

Siz öyle yaparsanýz Türkiye de böyle yapar!