Maden şehitleri arasında adaletsizlik

Bugün size bir haksızlıktan söz edeceğim.. 13 Mayıs 2014’te Soma'da yaşanan maden kazası ile 301 madenci şehit olmuştu.. Aynı yıl ekim ayında da Karaman'ın Ermenek ilçesinde bir kömür madeninde de su baskını sonucu 18 işçi mahsur kalarak hayatını kaybetmişti.. Arka arkaya yaşanan bu iki büyük hadisenin ardından aynı yıl çıkarılan torba yasada şehit madenci yakınlarına çok önemli kazanımlar sunulmuştu.. Analarının ak sütü kadar helal olsun… Şehitlerin SGK'ya olan her türlü borçların silinmesi, prim ödeme şartı aranmaksızın ölüm aylığı bağlanması, şehitlerin bir aile ferdinin kamuda istihdam edilmesi, yasayla güvence altına alındı.. Ama sadece Soma’yla ve belli tarihlerle sınırlandırıldı.. Oysa taş kömürünün başkenti Zonguldak, sürekli olarak şehit veriyor.. Tarihin en büyük maden kazaları Zonguldak’ta yaşandı.. 1983 yılında Armutçuk’ta 103 madencimiz 1992 yılında Kozlu da 263 madencimiz öldü..  Hemen hemen her hafta da bir maden kazasında şehit veriyor Zonguldak..  Şimdi soru şu; Türkiye genelinde sadece 700 civarında olan şehit madenci yakınına verilen haklardan, bütün maden şehidi ailelerinin yararlanması için bir düzenleme yapılamaz mı?

Tanıdık bir jinekolog var mı?

Alzheimer konusunda Türkiye’de sayılı hekimlerden biri.. Doktor Sevda Sarıkaya.. Dün sosyal medya hesabından şöyle yazdı; “… Zamanın birinde numaramı verdiğim hasta yakını az evvel ‘Bizim oğlan yapmış bi haytalık, hocam tanıdığınız kadın doğumcu var mı çocuğu aldırsak’ diye aradı. Siz olsanız ne yanıt verirdiniz?…” Oğlunu veliaht prens gibi gören baba için ‘haytalık’.. Peki karnındaki çocuğun aldırılması kararı verilen kız ne olacak?.. Oğlun sana ‘prens’ ise kız da kendi babasına ‘prenses’ değil mi?..  Peki ya tüm bu ‘haytalık’tan habersiz, rahme düşmüş cenin? Onun hakkı ne olacak?.. Neden senin haytalığının faturası ona kesiliyor?. Sen rahat rahat haytalık yapabilesin diye onu neden çöp kutusuna atıyorsun?.

Atlar arasında bir gün

Geçen hafta Veliefendi Hipodromu’ndaydım. İtiraf etmem lazım ki ilk kez gittim.. Çünkü benim için Veliefendi demek ‘at yarışı’ demekti.. Ve benim sokağından bile geçmediğim bir aktivite.. Fakat benim gözlerimi kapatıyor olmam güneşin doğmadığı anlamına gelmiyor.. Aşağı yukarı 3 bin civarında ganyan bayii var Türkiye’de.. Milyonlarca kişi oynuyor.. Yaklaşık 500 milyon civarında ikramiye dağıtılıyor..Yıllık toplam hasılat 5 milyar lira.. Şimdi TJK varlık fonunda.. Yılbaşından itibaren tamamen fon yönetimine geçecek.. Muhtemelen de Milli Piyango ile birlikte paket yapılarak satılacak. Halen Avrupalı bahis devleri sıraya girmiş durumda.. Hafta içinde televizyon ve radyo dünyasının duayeni Dr. Hakan Dikmen’le TJK Basın müdürü dostum Erkut Deliorman’ı ziyaret ettik.. Ünlü Veliefendi köftecisinde lezzet molası verdikten sonra tesisleri gezdirdi bize.. Çocuklara nasıl binicilik eğitimi verildiğini, özel çocuklara verilen atla terapiyi yerinde gördük.. Hep hayranlıkla uzaktan baktığım atlarla da daha yakından tanışmış olduk.. Sizi de Ajhour ile tanıştırmış olayım. 17 yaşında bir konkur atı.  Biz iyi anlaştık. Atların insanlarla ilişkisi konusunda elbet çok şey duymuşsunuzdur.. Ama onlara dokunmadan o hissi yaşamadan tam olarak anlamak mümkün değil.. Tavsiye ederim..