Maduro'nun gördüğü...

“Ne yapalım, devlet işleri böyle” denilerek insanına her türlü zulmü yapan statükonun sonuna geldik, Elhamdulillah… 

Her şey bir anda değişmeyecek tabiî ki; mevcut düzenin değişmemesi için vatanımızı işgale bile yeltendiler, unutmayalım! İşgalciden, rahatı bozulmaması için her haltı yiyecek memura kadar değişime direnç noktaları olacaktır. İnançla, kararlılıkla inşallah bunların üstesinden gelinecek, geliniyor da… Mühim olan psikolojik üstünlüğü elde etmekti o da oldu. Bu saatten sonra engelleri, etrafından dolaşıp aşmak yerine eze eze aşıp halkımızın mânevî ve maddî huzuru sağlanmalı; dolaşmaya vakit yok! 

Türkiye’deki tarihî değişimin sadece bizi ilgilendirmediği, uluslararası güçlerin de takip ettiğini ve engellemeye çalıştığını konuşuyoruz ama mevzunun başka bir veçhesini pek konuşmuyoruz. Konuşulsa bile kısık ve mahcup bir ses tonuyla konuşuluyor. Oysa ki Anadolu’da başlayan dalga tüm dünyayı sallıyor. İşte, işgalci İsrail’e Türk bayrağıyla direnen Filistinli gençten Venezuela’nın sosyalist Devlet Başkanı Nicolas Maduro’ya, devrimci mücadele bayrağının Anadolu’dan yükseldiğini görüyorlar! 

“Cumhurbaşkanlığı Göreve Başlama” törenine katılan Venezuela Devlet Başkanı Maduro’nun geliş yolunda söyledikleri ne demek istediğimi izah edici olacaktır: "Venezuela'nın dostu ve çok kutuplu yeni dünyanın lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın yemin törenine katılmak üzere Türkiye'ye gidiyorum." 

Geçen sene yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Türkiye gelen Maduro yeni dünyayı ve doğan bu yeni dünyada Türkiye’nin konumunu şu şekilde anlatmıştı: "Bu anlamda medeniyet yolunda büyük bir diyalog çağrısı yapıyoruz. Dünya iş birliğine, barışa ve eşitliğe dayanan bir denge üzerinde yeni güç odaklarının ve kutuplarının doğacağını, böylece dünyanın yeni bir dengeye kavuşacağını düşünüyorum. Bu dünya için mücadele edilmeli. O yüzden Türkiye'ye geldik çünkü Türkiye'ye inanıyoruz. Yeni bir gücün doğduğunu biliyoruz. Tarihine ve kültürüne inanıyoruz. Daha da yaklaşalım, birbirimizi daha iyi tanıyalım, saygı duyalım ve bu yeni dünya için temelleri atmaya başlayalım diye dostluk kollarımızı size uzatıyoruz." 

Doğan yeni dünyada yerini alan Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yla, yeni dünyanın merkezinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kısa da olsa hasbihâl ettik. 

Hugo Chavez’in ölümünden sonra yerine geçen Maduro, ABD’nin birçok işgal girişimini püskürtmüş bir isim. Halkını emperyalistlere ezdirmedi. 15 Temmuz Anadolu’yu işgal teşebbüsüne ilk tepki veren, Arap liderlerini utandıracak açıklamalar yaparak Kudüs’e sahip çıkan Nicolas Maduro’yla görüşmek arzum, “Yeni Türkiye’ye” merhaba dediğimiz gün gerçekleşti. 

Sayın Maduro’ya, Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında yer aldığı ve Kudüs davasına sahip çıktığı için teşekkür ettim. Kendisi, Türk halkını sevdiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bulunmaz bir lider olduğunu söyledi. Cavez’i aratmadığını, halkını emperyalistlere ezdirmediğini, dik duruşunun kıymetli olduğunu söylediğimde kahkaha atarak, “Bu arkadaşta devrimci ruh var” diyerek elini omzuma attı. Neşelenmişti Maduro, kısa hasbihâlden ikimiz de mutlu olduk. Görüşmemizin sonunda, onun ülkesinde “özgürlük”, benim dünya görüşümde de “Tevhid ve şehadet”i simgeleyen işareti yaparak fotoğraf çekildik. 

Bir kare iki devrimci… 

Ve yaşanmaya değer hayatın simgesi: Tevhid, şehadet, özgürlük… 

Doğan yeni dünyada Allah ümitlerimizi kayırsın, insanlık kazansın!.. 

Teşekkür: Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ile hasbihâl etmeme vesile olan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve gazetemizin yazarlarından Saadet Oruç Hanımefendi’ye teşekkür ederim.