Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulduðundan bu yana mebuslarýmýz, Meclisimizde Türkiye’nin A’dan Z’ye sorunlarý hususunda Araþtýrma Komisyonlarý kurarak çalýþýyorlar.
Kurulan her komisyonun çalýþma süresi 3 ay yani doksan gün. Türkiye’nin A’dan Z’ye (çiçekten böceðe kadar) her konusu hakkýnda Meclis Baþkanýna verdikleri önergeleri kabul ettirebilirlerse -önünüze getirdikleri bir çorbayý yarým saatte anlatan Fransýz aþçýlarýnýn uzun tarifleri gibi-, en havalý ve uzun isimlerle komisyonlarýný kuruyorlar ve harýl harýl yaptýklarý araþtýrmalarý raporluyorlar.
Meclis arþivleri en komiðinden en ciddisine kadar pek çok araþtýrma konusuyla dolu...
Üþenmedim, bugüne kadar hangi konularda “araþtýrma komisyonlarý” kurulmuþ bütün yasama dönemleri olarak baktým...
TBMM tarihindeki ilk Meclis Araþtýrma Komisyonu’nda (MAK) hangi mebuslarýmýz yer aldý ve hangi mühim konuyu araþtýrdýlar bilmiyorum ancak mebuslarýmýzýn -Allah nazarlardan saklasýn- “patatesten-bazý bakanlarýn yakýnlarý” konusuna kadar araþtýrýlmasýný isteyerek komisyonlarýn kurulmasýna vesile olduklarýný ve o komisyonlarda çalýþmaya çalýþtýklarýný arþiv çalýþmalarýnda gördüm.
Çalýþmaya çalýþmýþlar diyorum, Meclis Araþtýrma Komisyonlarý nasýl olduysa olmuþ büyük bir ihtimalle “Allah Allah” diyerek kollarýný sývadýklarý araþtýrma konularýndan “hay Allah” diyerek tüymüþler... Meclis arþivlerine girdiðinizde ne demek istediðimi anlayacaksýnýz.
Kýsaca MAK var, rapor yok... Hem de 3 aylýk sürelerine 3 ay da ek süre almýþlar ve deðerli mebuslarýmýz buna raðmen bazen iþin içinden çýkamamýþlar.
***
Fýndýk, fýstýk, yaþ sebze, hububat, sýðýr, tarihi eser kaçakçýlýðý, ruhsatsýz silah kullanýmý, hazine topraklarýnýn daðýtýmý, tefecilik, trafik kazalarý, yerli ilaç, ithal ilaç, meclis tutanaklarýndaki ses bantlarýndaki sahtecilik, Amerika’dan ithal edilecek 33 Dizel-elektrik lokomotif ihalesi, Kars kalesine dikildiði iddia edilen kýzýl bayrak, öðretmenlerimizin içinde bulunduklarý sýkýntýlara çare bulmak ve toplumda layýk olduklarý statüye kavuþturmak için alýnacak tedbirler, hatta “bazý bakan yakýnlarý hakkýnda” araþtýrma yapmak üzere dahi komisyonlar kurulmuþ.
“Patatesten-bitkisel yaðlarýn sorunlarýna” kadar araþtýrma konusu yapan TBMM’deki vekillerimiz bu kez, belki de tarihinin en önemli ve en iþlevsel konusunu, “muhtýralar ve darbeleri” araþtýrmak üzere komisyon kurulmasýna vesile oldu. Millet Meclisi’miz, doðrudan kendisini ve kendisini oraya gönderen halkýn iradesini hiçe sayan darbe konusunu araþtýracak.
Ýyi niyetle kurulan “Darbeleri ve Muhtýralarý Araþtýrma Komisyonu” umarým popülizme kurban gitmez ve ülke tarihimizin en netameli konusunu gereken ciddiyette araþtýrýr.
Daha ilk günden “27 Nisan e-muhtýrasýnýn araþtýrma kapsamýna alýnmayacaðý” iddiasýyla medya gündemine hýzlý giriþ yapan komisyon, “Demirel de dinlenecek, Bülent Ulusu da, Tansu Çiller de” açýklamalarýyla her gün çýta yükseltip kamuoyunun beklentisini artýrýrken, bir taraftan da iþin magazinel kýsmýna kayma emareleri gösteriyor.
Neredeyse günaþýrý bir komisyon üyesini kameralar önünde görüyoruz...
“Türkiye’nin darbeler geçmiþinin üzerindeki sisli perde ancak dönemin aktörleriyle konuþularak kalkabilir, dolayýsýyla isimler üzerinden konuþmak cadý avcýlýðý deðildir” diyen birisi olarak, üç aylýk gibi kýsa bir süreye sahip olan komisyonun “o ismi de dinleyeceðiz bu ismi de dinleyeceðiz” açýklamalarýný oldukça popülist bulduðumu söylemeliyim.
Hatýratlara baksýnlar, dönemin bütün yazýlý ve ulaþabiliyorlarsa görsel medyasýný tarasýnlar, darbe maðduru 50 deðil 100 kiþiyi dinlesinler. Günler çabucak geçiyor ve yapýlmasý gereken iþler 7x24 çalýþmayla bile zor yetiþir.
Demem o ki, süre çok kýsa ve bu komisyon “patates-yumurta” komisyonlarýna benzemez, hepimizin beklentisi yüksek. Kaldý ki patates yumurta komisyonlarý bile iþlerini 3 ayda bitirememiþ, ek süre almýþlar.
Elbette ki geçmiþte yaþananlarý geri getirmeyecek hazýrlayacaklarý rapor. Ancak Türkiye’nin geleceði açýsýndan önemli adýmlarýn atýlmasýna vesile olabilirler. Darbelerin karakutusunu çözüp önümüze koyabilirlerse tabi.
