Gündemin çok kalabalýk olduðunun farkýndayým..
- Bazýlarýnýn ‘biz de sizi seviyoruz’ dediði DHKP-C’li teröristler,
- Bizim de artýk kendisi için ‘tanýmayrum’ dediðimiz Arýnç’ýn CAN’dan kopuþu,
- Yeni bir kalkýþma için çaðrýsýna yanýt bulamayan Demirtaþ’ýn politik iflasý..
Çok mesele olduðunun farkýndayým memleketimin gündeminde..
Ama þimdi size arz edeceðim konunun gümbürtüye gitmesine izin vermeyeceðim müsaadenizle..
***
AK Partili Düzce Belediye Baþkaný Mehmet Keleþ’in, yerel basýnla söyleþisi sýrasýnda söylediði sözler olay oldu..
‘Neden pahallý makam arabasý alýp da belediyenin kaynaklarýný çar-çur ediyorsun?’ türü eleþtirilere topluca yanýt verdi Keleþ..
“.... Herkes AUDÝ’ye biniyor.......
Vali de Mercedes’e binmesin o zaman.....
Diðer baþkanlar bir araya geldiðinde, herkes AUDÝ arabasýný park ederken ben yanlarýna Passat mý çekeyim?.... “ gibi garip þeyler söyledi..
***
Deðerli dostlar, Baþkan’ýn bahsettiði, yerel bir konu olduðu için fazlaca tartýþýlmamýþ..
Ama konunun evveliyatý var..
Meðer 1 milyon lira (yaklaþýk) bedelle makam aracý olarak satýn alýnan Audi A8L için, Baþbakanlýk Kamu Görevlileri Etik Kurulu, bundan bir kaç ay önce tahkikat yaptýrmýþ..
Yapýlan tahkikatýn neticesi de Baþbakanlýk makamýna rapor edilmiþ..
Raporda, söz konusu harcama üzerinden Belediye Baþkanýnýn ‘etik’ dýþý davrandýðýna hükmedilmiþ..
***
Rapora göre meðer, belediye, bir bankadan 3 milyon 365 bin TL kredi çekiyor..
5 yýllýk faiziyle birlikte borçlanýlan rakam 5 milyon 151 bin TL’..
Rapora göre tartýþmalý makam aracý bu krediden satýn alýnýyor..
Normalde fiyatý güncel kurla 600 küsur bin TL iken, faiz hesabýyla birlikte araba için ödenen para, 978 bin TL’ye çýkýyor..
Rapora Baþkan’ýn savunmasý da girmiþ..
‘O araba benim deðil, benim kullandýðým araç Mercedes’ diye savunma vermiþ..
Ama önceki gün yayýnlanan yerel basýnla mülakatýnda, Mehmet Keleþ, AUDÝ’yi satýn aldýðýný doðruluyor ve hatta bunun kiralýk da olmadýðýný söyleyerek tartýþmayý kendi eliyle baþka bir noktaya taþýyor..
Rapora geri dönecek olursak...
Sonuç kýsmýnda þöyle yazýyor:
“... bu iþlemin, Kamu Görevlileri Etik Ýlkeleri ile (ilgili) yönetmelik’in “Savurganlýktan Kaçýnma” baþlýklý 17. maddesi hükmüne aykýrý olduðu ve etik dýþý davranýldýðý tespit edilmiþtir...”
Kararýn bir kopyasý da Ýçiþleri Bakanlýðý’na yollanmýþ..
Gereðinin yapýlmadýðý anlaþýlýyor..
***
Deðerli dostlar..
Güldük eðlendik, tamam..
Ama iþin aslýna esasýna gelmemiz gerekiyor..
Hizmet makamýnda oturan bir kiþinin, kullandýðý aracýn marka ve modelinden yakýnmasý gibi bir durumun ne tevil edilebilir ne de savunulabilir tarafý vardýr..
Sadece de Düzce Belediye Baþkaný için söylemiyorum..
Ne kadar hizmet makamýnda olan varsa, bu eleþtirim onlar için de geçerli..
Güvenlik riski taþýmayan, uluslararasý anlamda temsil kabiliyeti bulunmayan, prestijin ön planda olduðu küresel zirvelerde boy göstermeyen bir yerel idareciyi biz yurttaþlar ancak ve ancak, lastik çizmeleriyle çamurda görmek isteriz..
Ak Parti bu sayede var oldu..
Düzce Belediye Baþkaný’nýn referans olarak gösterdiði o pahallý marka ve model aracýn, pek çok belediye baþkanýnda olduðunu biliyorum..
O mantýkla adamýn serzeniþi çok da yersiz deðil..
Demek ki topyekün bir silkelenme vakti gelmiþ..
Baþlangýç olarak bir þeyler yapýlmasý lazým..
Mesela Mehmet Keleþ’ten baþlanabilir..
Sayýn Keleþ, kendisi istifa edebilir ya da gereken yapýlýr..
Ama seçmene dönüp bir þey söylemek için hiçbir þeyin eskisi gibi olmamasý gerekiyor..
Kalýn saðlýcakla..