Marley için ‘Ayağa Kalkma Zamanı’

DÜZEYLİ, ölçülü, dikkatli, bilgi veren, ilginç, sanatsal ve politik arka planı bulunan ama spekülasyondan ve sansasyondan uzak duran bir Bob Marley biyografisi Marley. Müziğinin de ötesine geçen bir felsefeyle dünya gençliğini yarım yüzyıldır etkilemekte olan efsanevi bir kişiliğin dengeli bir belgeselini yaparak tarihe de hizmet etti Kevin MacDonald.

Esasında yapımcıları arasında babasının mirasını taşıyan Ziggy Marley’nin de bulunduğu bu film, MacDonald yönetmen koltuğuna oturana dek birçok kez el değiştirmiş bir proje. İlk ortaya atıldığında Martin Scorsese’nin yönetmesi gündeme gelmişti. Dolayısıyla belki de sıkı bir araştırma sonucu toplanan malzemenin ve oluşturulan metnin sağlamlığını uzun süren yapım macerasına borçludur. Bob Marley’nin fazlasıyla ‘hareketli’ özel yaşamında evlilik dışı ilişkileri ve eşi Rita’nın evlat edindikleri dahil 11 çocuğu olması ve hepsinin de filme katkıda bulunması başlı başına bir belgeselcilik başarısı değilse nedir? Muhtemelen bu tür malzemeler başka türlü bir yaklaşımla oldukça sansasyonel bir filme dönüştürürdü Marley’yi ama filmin başlıca erdemi içeriğini kontrol edebilmesi. Marley öncelikle hayranları, takipçileri, onun Jamaika’dan dünyaya yaydığı özgürlük ve barış temelli Rastafari felsefesini benimsemiş ya da takdir edenler için cazip bir yapım. Reggae müziğini seven ve Bob Marley and the Wailers’ı dinleyen ama onları çevreleyen dünya hakkında bilgisi olmayanlar için de neredeyse ansiklopedik bir kaynak. Bir kısmı ilk kez bu filmde kullanılan arşiv filmleri ve söyleşileriyle Bob Marley’yi tarihteki ve gönüllerdeki yerine doğru oturtmak için titizlikle hazırlanmış. Elbette sinemanın bütün olanaklarıyla ve müziğin bütün çekiciliğiyle donatılarak göze ve kulağa eş derecede hoş biçimde hitap etmesi için de özen gösterilmiş ama aşırı estetize edilmemiş.

ANSİKLOPEDİK BİR KAYNAK GİBİ

Marley, izleyiciye adını taşıdığı kişiliği Jamaika’daki çocukluğu, annesi, okulu, müziğe ilgi duymaya başlamasından  yola çıkıyor; ilk single’ı, The Wailers’ı oluşturan arkadaşlarıyla tanışması, karısı Rita ile ilişkisi, müzik endüstrisinde kendine yer edinebilmesiyle devam ediyor.  Kronolojik süreç içinde içgüdüleri güçlü, yetenekli ve karizmatik bir kişiliğin müziğini en iyi biçimde icra etmeye başlamasını ve sanatın gücünü barışçı politik amaçlarla kullanmayı başarmasını takip ediyoruz. Jamaika’daki kritik bir seçim sürecinde Bob Marley’nin iki rakip lideri bir araya getiren gücüne tanık olduğumuzda filmin de yaşam öyküsünün de climax’ına tırmanıyoruz. Filmin final bölümü, tedavi için geç kalınan hastalık sürecinde müzik çalışmalarını sürdüren Bob Marley’nin dokunaklı ölümüne uzanıyor. Çevresindekiler, deyim yerindeyse müritleri tarafından ne kadar sevilip sayıldığını somut biçimde duyumsuyoruz. Ki o “müritlerin” bugün bile var olması, sadece müzik ya da sinemayla değil biraz olsun toplum ve insanla ilgilenen herkesi bu belgeselin merakla izlenmesi için öncelikli nedendir.