“Masamdaki kitaplar” baþlýklý bir önceki yazýyý“Üstelik masamdaki kitaplar bunlardan ibaret deðil. Ben roman okumadan duramam. Bir de hatýrat okumadan… Belki haftaya…” diyerek bitirmiþtim. Bugün verdiðim o sözü yerine getirmenin vaktidir.
Filistin meselemiz, Ýsrail’in Mescid-i Aksa’ya tecavüzü dolayýsýyla yeniden gündemde. Aslýnda gündemimizden hiç düþmemesi gereken bir konu bu. Filistin meselesi adil bir çözüme kavuþmadan Türkiye’nin de dâhil olduðu Kudüs merkezli bölgede barýþ kuþlarýnýn rahat uçamayacaðýný anlamak gerekiyor. Gilbert Sinoué, 21 Eylül 2014 tarihli Çetin Mesele baþlýklý yazýda,Filistinliler etrafýnda cereyan eden “Yasemin Kokusu” adlý romanýndan bahsettiðim Mýsýr asýllý bir Fransýz yazar. Bir kitapçýda Can Yayýnlarýndan çýkmýþ “Nil’in Kýzý” adlý romanýný görünce Filistin ve bölgeye dair yazdýðýný bildiðim için hemen aldým. Mehmet Ali Paþa, Süveyþ Kanalý Projesi, iktidar hýrsý, siyasi çekiþmeler ve macera… Ýþte bunlar etrafýnda geçen bir hikâye. Bayramda okuyacak bir roman arayanlar için…
Bugünü anlamak, bugünün siyasetine ve sosyal hayatýna dair olaylarý kavramak için geçmiþi bilmek þart. Bunun en iyi yollarýndan biri hatýratlara dalmaktýr. Sabahattin Zaim hocanýn “Bir Ömrün Hikâyesi” adlý Ýþaret Yayýnlarýndan çýkan hatýralarýný, öðrencilerinden ve hatýratýn editörlerinden biri olan Ýstanbul Üniversitesi Rektör Yardýmcýsý Prof. Sedat Murat bana hediye etmiþti. Sabahattin Hoca, Sakarya Üniversitesinde ÝÝBF Dekaný iken ben de Teknik Eðitim Fakültesi Dekanlýðýný yürütüyordum. Beraber görev yaptýðýmýz ilk aylar zevkliydi fakat Sakarya Üniversitesinde Rektör Prof. Ramazan Evren’in bir Demirel operasyonuyla görevden alýnmasýyla Üniversite Yönetim Kurulu ikimiz için de sýkýntýlý toplantýlarýn adý oldu. ÝTÜ’den sýnýf arkadaþým olan Prof. Evren, bugün Sabahattin Zaim Üniversitesinin Mütevelli Heyet Baþkanlýðýný yürütüyor. Pek çok yeniliðin altýnda imzasý olan Sabahattin Hoca’nýn asýl önem verdiði konu eðitim alanýydý. Baþ kaygýsý insan yetiþtirmekti. Yetiþtirdiði öðrencileri arasýnda benimde yakýn arkadaþlarým ve Abdullah Gül var. 800 sayfalýk bu eserde yalnýz Hoca’nýn ömrünün deðil bir hareketin de hikâyesini buluyorsunuz.
Prof. Mustafa Said Yazýcýoðlu, anýlarýný “Ne Yan Yana Ne Karþý Karþýya” baþlýðý altýnda toplamýþ. Alfa Kitap’ýn Biyografi serisinden çýkan kitapta, Yazýcýoðlu’nun talebeliðini, akademik kariyer basamaklarýný, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý dönemini, Ankara Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesindeki üç dönem süren dekanlýðýný ve elbette Ak Parti’deki siyaset günlerini buluyoruz. Sanmayýn ki bu görevlerini kuru ve sýkýcý bir üslup ile sunuyor. Aksine yaþadýðý bütün olaylarý ve bir türlü münasebet kurduðu kiþileri ve kurumlarý ince bir eleþtiri ve takdir süzgecinden geçiriyor. Çok önemli tesbitleri var dinî, akademik ve siyasi hayata dair. 1987 Haziranýnda baþlayýp dört buçuk yýl süren Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý da, 1994-2002 yýllarý arasýndaki Dekanlýk görevi de çok tartýþmalý konularýn hâkim olduðu zor dönemlerdi. 1993-1997 arasýndaki YÖK üyeliði de zor zamanlarýndan biriydi. Daha sonra TBMM’de birlikte görev yaptýðýmýz Yazýcýoðlu Hoca, bir zamanlar Baþkanlýðýný yaptýðý Diyanetten sorumlu Devlet Bakanlýðýný da hakkýyla yerine getirdi.
Kitaplarýný zevkle okuduðum yazarlardan biridir Prof. Mahmut Erol Kýlýç. Divan þiirinin inceliklerine vakýf olabilmek için tasavvufla hem hal olmak gerektiði açýktýr. Bu iliþkiyi bir eserle ortaya koymuþtu Mahmut Erol Kýlýç. “Sûfî ve Þiir”, bu alandaki kýymetli eserlerden biri olarak vaktiyle Yazarlar Birliðinden de ödül almýþtý. Þimdi elimdeki kitaplardan biri de iþte bu kitap. “Sûfî ve Þiir-Osmanlý Tasavvuf Þiirinin Poetikasý” adýyla Ýnsan Yayýnlarýndan on birinci baský olarak 2014 yýlýnda çýkmýþ. Osmanlý þairlerini etkileyen üç önemli þahsiyeti önümüze koyuyor Prof. Kýlýç: Ýbn Arabî, Hz. Mevlana ve Yunus Emre. Osmanlý þiirinin tasavvufla münasebetini derinlemesine ele alan bu Kitap þiir, bilhassa divan þiiri meraklýlarý için saðlam bir anahtar hükmündedir. Bu anahtarla ulaþýlabilecek sýrlara vakýf olmadan “Ayrý bilmiþsin Fuzuli mescidi meyhaneden/ Sehv imiþ ol kim seni biz ehli irfan bilmiþiz” diyen þairi anlamak ne mümkün?
Bazý dostlar bana takýlýyor, “mühendislik nerede kaldý, hiç mi o tür kitaplar yok gündeminde” diye. Var. “Gerçeðin Yollarý”, ‘Evren Yasalarýnýn Eksiksiz Bir Rehberi’ alt baþlýðý ileçýktý.RogerPenrose’un eseri. Kâinatýn yaratýlýþýný ve sýrlarýný kavramak için matematiðin ne kadar önemli olduðunu bilenler biliyor. Matematik ile fizik iliþkisi birçok bilinmezi, bilinenler âlemine katmak için kullandýðýmýz bir yol. Penrose hem bir matematikçi, hem bir fizikçi, hem de bir düþünür.Fourier analizi de var, kuantum mekaniði de bu Kitapta. Kitap, hafifinden aðýrýna pek çok formülasyonu da içeriyor. Ancak yazar, ‘anlamadýðýnýz yerde formülleri atlayabilirsiniz; bu, kitabýn anlaþýlmasýna engel deðil’ diyor. Alfa Kitap sadece ticari düþünmüyor anlaþýlan. Bin yüz sayfalýk böylesi bir eseri yayýnladýðý için Faruk Bayrak alkýþý hak ediyor.
Bayramýnýz mübarek olsun. Uzunca bir tatil var. Kitaplar sizi bekliyor.