Senelerdir yazdýðým köþelerde “reyting sisteminin” ve kirli reklam daðýtýmýnýn nasýl çalýþtýðýný defalarca iþledim... Her platformda sisteme ve sistemin nimetlerini kendi kurduðu düzen içinde “paylaþtýran” ÞÝRKETLERE açýkça savaþ açmýþ biri olarak, konuyu yeniden ele almak ve “medya yoluyla psikolojik harekat nasýl yapýlýyor” detayýna girmek istiyorum...
Ýlk etapta geçmiþte özellikle “bazý diziler yoluyla” toplumun DNA’sý bozulmaya çalýþýlýrken, VE EN ÖNEMLÝSÝ “RATÝNG ÞÝRKETLERÝNE YAPILAN OPERASYON ÖNCESÝNDE-BU KÝRLÝ YAPI’nýn farkýna varýlmadan yazdýðým satýrlardan bazýlarýný yeniden paylaþmak istiyorum...
Dostlarým, BU GERÇEKLERÝ asla UNUTMAYALIM ve YERLEÞÝK MEDYA DÜZENÝ ve PARALEL YAPI iþbirliðinde iþleyen, son dönemde zayýflayýp çökme noktasýna gelen bu düzenin YENÝDEN onlarýn istediði gibi KURULMASINA ENGEL OLALIM...
Bakýn YERLEÞÝK REYTÝNG DÜZENÝ zayýflamadan önce neler paylaþmýþým;
1- “...bir ülkeyi tecavüz ve ensestle kirletmek bu kadar kolay olmamalý, eðer o ülkeyi yöneten bir devlet varsa, manevi deðerlere ve özellikle aile kavramýna önem verdiðine inandýðým herkese-bütün kurumlara, ben ‘ailemi, çocuðumu, ülkemi seviyorum’ diyen her Türk vatandaþýna sesleniyorum: birilerinin kapýlarýnýzý kýrýp evinize girmesi, aile ortamýnýza sýzmasý, çocuðunuzun bilincine ve bilinçaltýna yerleþmesi bu kadar kolay mý? Buna izin verir misiniz? Gözünüzün önünde ailenizin, deðerlerinizin taciz edilmesine seyirci kalabilir misiniz ?...”
2- “...Bu ülkede özellikle 1980’lerin sonundan itibaren, sistem, ahlaksýzlýðýn izlenme ölçümü perdesi altýnda pompalanmasý üstüne kurulmuþ. Birileri ensest pazarlýyor, TECAVÜZ saatlerce seyrettiriliyor, ahlaksýzlýk-hýrsýzlýk-adam öldürme ana motif oluyor, bunlarý ölçen þirket BUNLAR EN ÇOK ÝZLENÝYOR diye günlük raporlar çýkarýyor... “
3- “...Türkiye öyle bir tuzaða düþmüþ ki; sýnýrý savunmanýn, okul önlerine polis koymanýn bir anlamý yok. Düþman eve girmiþ! Düþman eve giren daðýtým kanalýný kontrol altýna almýþ. Onlar ne derse, neyi isterlerse Türk halký o zýrvayla zehirleniyor. Tecavüz ailenin beraberce yemek yediði saatlerde yayýnlanýyor, ensest bu saatte köpürüyor, üniversitelerde Türkiye’nin sorunlarýnýn tartýþýldýðý programlar gece 1’de baþlýyor. ...Bu ‘hançer’ böðrümüze sokulmuþ ve yýllarca bize zarar vermiþ! Buna ‘DUR’ diyelim, baþta medya sektörümüz olmak üzere ‘çocuklarýmýzýn ruhuna tecavüz’ edilmesinin önüne geçelim! Eðer onlarý ve ülkemizi gerçekten seviyorsak...
4- “...Devlete ve ilgili bütün kurumlarýna sesleniyorum; çocuklarýmýzý bizden almak için kurulan bu düzeni yýkýn! Durdurun bu ucu dýþarýda manipülasyonu! Halkýmýz kaliteli, kendisini ve ülkesini yarýna taþýyacak içeriðe kavuþþun, çocuklarýmýzýn ruhuna, bilincine ve bilinçaltýna tecavüz edenlerin önü kesilsin...”
5- “...Bu ülkede adý ister Ergenekon ister baþka bir þey olsun, yerleþik yapýlar yýkýlmadan hiç ama hiç yol alamadýk... Þimdi ayný Ergenekon ruhunu yani medyamýzýn DNA’sýna hukuksuz bir þekilde yerleþen kirli izlenme-paylaþým sistemini çökertme zamaný...Bu yapý çökmeden medyamýzýn ürettiðinin kaliteli ve ülke yararýna, vatandaþýn ruhsal-fiziki menfaatine olmasý mümkün deðil... Çok açýk yazýyorum ve bu sektörden biri olarak bana yapmaya çalýþacaklarýndan hiç ama hiç korkmuyorum; çocuklarýmýzýn, gençlerimizin, kýzlarýmýzýn hepimizin aklýna-ruhuna-bilincine-bilinçaltýna tecavüz ediyorlar! Hepimizi bizden manipüle edilmiþ izlenme-manipüle edilmiþ içerik döngüsü içinde yoldan dýþarý doðru zorluyorlar. Ýki dil tartýþmasý ülkeyi bölmez ama medya içindeki içeriði bu yöntemle kontrol edenlerin ‘En çok bu seyrediliyor’ diye ortaya koydurttuklarý bu ülkeyi ortadan böler, iç savaþ tohumlarý atar...”
6- “...Film ve dizi yapýmcýlarý bu þirketin deneklerinin adreslerini biliyorlar, onlarla görüþüyorlar, þirket bilgisi dahilinde içeriði manipüle ediyorlar...Tecavüz seyrediliyor sonucu raporlarda var deðil mi! Aslýnda öyle deðil, kurgu ters, sonuç belli; tecavüz seyrettirilmek isteniyor ve ona göre sonuçtan baþa doðru oranlar yazýlýyor... Korkunç tek kelimeyle korkunç, utanç verici, insaný insanlýðýndan tiksindiren detaylar var. Nasýl böyle bir kirli tezgâh olabilir? Bu ülke yýllarca buna nasýl seyirci kalabilir? Devletimiz nasýl uyuyabilir inanmasý güç... Türk devletine bir daha sesleniyorum: Bu ülke topraklarý üstünde bu tip bir yapýlanmaya ve faaliyete nasýl izin veriyorsunuz? Bu ülkenin vatandaþlarýný nasýl böyle bir mekanizmanýn insafýna býrakýyorsunuz? DEVLET gereðini mutlaka yapmalý...”
Sevgili dostlar, bu ülkede birkaç yýl öncesine kadar “YERLEÞÝK MEDYA DÜZENÝ” vardý ve hala tam olarak da yýkýlamadý! Bu düzen ve bileþenleri, kurduklarý çarklar ile “halkýn bilinç ve bilinçaltýný” yýllarca istedikleri gibi formatladýlar! Gezi parký sürecinden itibaren de bu ÇARKIN nasýl çalýþtýðýný ve iftira-montaj-þantaj üçgeninde nasýl genleþtiðini hep birlikte yaþayarak idrak ettik!
Sevgili dostlar, bugün durum eskiye göre çok daha iyi ama hala “EN TEMÝZ” noktasýna ulaþýlmýþ deðil! Seçim döneminde ve öncesinde son kurþunlarýný da attýlar ve ÞÝMDÝ ÇARESÝZLER!
Size çaðrým; bu gerçekleri asla unutmayalým ve vatandaþ olarak “medya yolu ile psikolojik harekat” nasýl uygulanýyor detayýna her zaman hakim olalým... Toplumun özellikle çocuklarýmýzýn BÝLÝNÇ ve BÝLÝNÇALTINA sahip çýkamazsak, ülkenin geleceðine sahip çýkamayýz!
Not 1: Bu satýrlarý yazdýðým yazýlarým davalarda dosyaya girdiði için YERLEÞÝK DÜZEN tarafýndan inanýlmaz bir saldýrýya maruz kaldým! Hala da bu kirli düzenin “efendilerinin” saldýrýsý altýndayým! Bunlar bu ülkeden zaman zaman istediklerini aldýlar ama bu uðurda savaþanlarý asla yýldýramadýlar. Durmak yok, mücadeleye DEVAM! Bu kirli medya düzeni tam olarak yýkýlmadan, bu ülkenin vatandaþýna rahat yok!
Not 2:Bu kirli düzene ait TV’lerin çoðunun hatta tamamýnýn lisansý yok ve DEVLET GEREÐÝNÝ yapacak, kimsenin en ufak bir þüphesi olmasýn!
Not 3: Hala temiz bir ölçüm izleme sistemimiz yok ama OLACAK!