EKER: Ajandamýzýn ilk sýrasýnda silahlý terör örgütünü etkisiz hale getirme var. Çünkü arkasýnda daha büyük bir plan var. O plan Türkiye’nin bekasýný hedef alýyor. Bu Kürtlerin de Türklerin de ortak sorunudur. PKK ile bunun için mücadele ediyoruz.
PKK TERÖRÜ YATIRIMLARA ENGEL OLUYOR
Ortadoðu’yu kan gölüne çevirmeye çalýþýyorlar. PKK bunun araçlarýndan birisidir, týpký DAEÞ gibi. Biz bununla da mücadele ediyoruz. Bu esnada bölgenin batýyla sosyoekonomik farklýný kapatmanýn derdindeyiz. Çünkü hayat devam ediyor. Ýnsanlarýn sofralarýna yemek gelmesi, okulu bitiren gencin iþ bulmasý gerekiyor. Yatýrýmlar, teþvikler, projeler, tedbirler var. Fakat terör örgütü tehdit olduðunda bunlar hayata geçemiyor. Dolayýsýyla önce PKK’nýn etkisiz kýlýnmasý gerekiyor ki ekonomik kalkýnmamýzý refahýmýzý arttýralým. Yaptýðýmýz reformlarla Türkiye’nin temel hak ve hürriyetler, kültürel geliþim açýsýndan önü açýk. Bütün mesele toplumun farklýlýklarýyla birlikte ve isteyenin de etnik kültürünü yaþayabileceði bir ülke olmaktýr.
Bir kaç iddia var. Birinde ‘AK Parti MHP ile ittifak yaptýðý’, bir diðerinde ‘Kuzey Irak baðýmsýzlýk referandumuna karþý olduðu, bir diðerinde ‘Suriye’deki PKK yapýlanmasýna askeri operasyon’ yaptýðý için Kürtler AK Parti’ye oy vermeyecekmiþ. Sizce bu iddialar söyleyenlerin temennisi mi, bir realite mi?
Büyük ölçüde temennidir. AK Partiyi eleþtiren muhalif kesimlerin söylediði þeyler bunlar ve doðru deðil. Türkiye’nin Kürtleri diðer Kürtlerden farklýdýr. Avrupa’daki sosyal yapýlardan da farklýdýr.
AYNI ÜMMETTENÝZ
Nesi farklýdýr?
Müslüman olmanýn getirdiði tarihsel bir farklýlýk var. Ümmetin, Osmanlý’daki manasýyla milletin parçasý olmak Kürtleri farklýlaþtýrýr. Evet CHP döneminde Kürtlerin caný yandý, kimlikleri reddedildi, asimile edilmeye çalýþýldý. Biz AK Parti olarak kurulduðumuz günden beri bu soruna çözümler ürettik. Bizim çözüm anlayýþýmýz barýþçýdýr, yakýp yýkmak deðil. Tarihsel tecrübemiz böyle. Osmanlý toplum modelinde farklý dinler, etnik yapýlar kardeþlik hukuku içinde birlikte yaþar. Bizim sloganýmýz; “eþit vatandaþlýk temelinde”.
EÞÝT VATANDAÞLIK
Makas kapandý mý?
Þu anki mücadele bunun tam olarak yerleþtirilmemesiyle ilgili. Býçak sýrtýndayýz. PKK ve arkasýndaki zihniyet, Kürt meselesini Türkiye’nin barýþ içerisinde çözmesini istemiyor. Bu açýk ve net. PKK karanlýk bir takým odaklarýn, tezgahlarýn, istihbarat örgütlerinin taþeronu. AK Parti aslýnda bir medeniyet çaðrýsý yapýyor. Yerli ve milli dediðimiz budur. Diyoruz ki “kendi medeniyet tasavvurumuz, tarihsel tecrübemiz var, farklýlýklarý birlikte yaþattýk hiç sorun olmadý. Ulus devlet sürecinde yapýlan kimi yanlýþlar nedeniyle sorunlar yaþadýk. O halde bu sorunlarý gidereceðiz, barýþ için”. PKK ile ya da PKK’nýn türevi siyasal organizasyonlarla ayrý düþtüðümüz yer budur. Onlar istiyor ki iþler karýþsýn, kan dökülsün, etnik milliyetçilik inþa edilsin, þehirlere düzensiz göçler olsun ki sekülerleþme, modernleþmeyle ve bireyselleþmeyle birlikte etnik milliyetçilik din haline gelsin. Bu Batý tipi bir þeydir. Ýþin öbür tarafýnda ise Öcalan’ýn baþýndan beri söylediði var: Her Kürt evinden bir cenaze çýksýn, insanlarýn yüreði yansýn ki böyle olsun.
PKK YALANLARI DEÞÝFRE
PKK’nýn dediði oldumu?
Baþta sanki Kürtlerin demokratik hak ve özgürlüklerini savunuyor gibi söylemlerle Kürtlere yaslandý. PKK’nýn çaðrýlarýnýn tamamen yalan olduðu AK Parti ile birlikte deþifre oldu. Ýstediði olmadý. Bu ne zamana kadar sürdü? Hendek eylemlerine, 2015 Haziran seçimlerine, Kobani olaylarýna kadar. Toplumu tereddüde düþürmek istediler.
TAPU KÜRTLERÝN ELÝNDE
AK Parti Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiþ reformlar yapýyor, kucaklýyor, kalkýndýrýyor fakat PKK beklentileri sürekli hayalperest bir noktaya taþýyor. Olumlu geliþmeleri boþa çýkarmaya çalýþýyor. Biz Kürt kardeþlerimizin bu ayrýmý yapacak noktaya geldiðini düþünüyoruz.
Bir de Türkiye’deki Kürtler daðýnýktýr. Sadece bölgede deðil. Çünkü Türkiye’nin tapusu herkesin elindedir. Herkestedir. Türklerin elindedir, Kürtlerin elindedir. Yalova’da da, Ýstanbul’da da, Muðla’da da, Antalya’da da, Karadeniz’de de, Güneydoðu’da da, Hakkari’de de tapu 81 milyonun elindedir. Dolayýsýyla Kürtler de bulunduklarý þehirlerde toplumun parçasý olarak birlikte yaþýyor. Hangi apartmana gitseniz büyükþehirlerde, Kürtler ile Türklerin bir arada, iç içe yaþadýðýný görürsünüz. Irak, Suriye gibi veya Avrupa’daki Katalanlar gibi izole deðil. Dolayýsýyla insanlar iç içe olunca herkes diðerinin ne düþündüðünü biliyor.
ETNÝK TANIMLAMA YOK
Kürtler gibi Türklerin de PKK’nýn yapmak isteði gibi ayrýþmayýp bilakis kaynaþtýðýný söylüyorsunuz. Bu nedenle mi AK Parti manifestosunda Kürtlere özel bir bölün ya da vurgu yoktu?
Etnik tanýmlama üzerinden yoktu. Ama 81 milyon vatandaþýn tamamýnýn temel hak ve hürriyetleri, özgürlükleri, kültürel geliþmesi, kendini ifade etmesi bütün bunlara ait temel vurgular vardý. Çünkü biz aslýnda o safhayý geçtik. O safha 2005 yýlýna kadardý. 2005 yýlýnda Cumhurbaþkanýmýz Erdoðan’ýn Diyarbakýr’da “Kürt sorunu vardýr, benim sorunumdur” deyip arkasýndan bir dizi reformlar ortaya koyup, o reformlarý hayata geçirmesi, çözüm süreci, demokratikleþme süreci, açýlýmlar ile o tarihe kadarki süreç tamamlandý.
KÜRTLERÝN PKK SORUNU
Türkiye’de “Kürt sorunu vardýr” parantezi kapandý mý tamamen?
O manada bir Kürt sorunu yoktur, Kürtlerin PKK sorunu vardýr. PKK’nýn çaðdýþý bir z ihniyetiyle kurgulayýp dayattýðý anlayýþ artýk müflistir. Kürtler de bunun farkýnda. Bunun savunulacak bir tarafý kalmamýþtýr. Baðýmsýz Birleþik Sosyalist Kürdistan ile yola çýkýp PKK silahlý terör örgütü üzerinden, terör eylemleriyle farklýlýðý derinleþtirmek, barýþ yerine çatýþmayý getirmek, kini, kaný yerleþtirmek istediler. Þimdi Kürt vatandaþlarýmýz bunun ayrýmýnda.
PKK KORKUSU BÝTTÝ
Ne deðiþti?
O süreçte vatandaþlar PKK ve uzantýlarýnýn özellikle belediyeler üzerinden kýrsalda ciddi baskýlarýna maruz kaldýlar. Ýnsanlarý farklý bir düþünceye sahip olduklarýný ifade edemez hale geldiler. Hürriyetlerine kýsýtlama getirildiler, aðýr haraç almalar, daða götürmeler, “ya oðlunu ya kýzýný vereceksin ya da bilmem kaç yüz bin dolar para” dediler. Ýþ bu noktalara geldiðinde FETÖ’nün devlet yapýsý içinde etkin olduðu, dolayýsýyla PKK ile silahlý mücadelenin arzu edilen düzeyde gerçekleþmediði süreçte vatandaþýn devlete ve güvenlik kuvvetlerinin PKK ile mücadelesi hususunda kafasýnda soru iþaretleri oluþmuþtur. Yani ona çok güvenemiyor. Yarýn öbür gün ben bununla baþ baþa kalacaðým diye çekiniyor. Þimdi iþte o korku bitti.
FETÖ’YLE ETKÝN MÜCADELE PKK’YA KARÞI BAÞARI GETÝRDÝ
“FETÖ ile etkin mücadeleyle birlikte PKK’yla da etkin mücadele yapýldýðýna þahidiz. FETÖ’nün ardýndaki zihinle PKK’nýn ardýndaki zihin ayný. Demek ki sözüm ona PKK ile mücadele edenler, tavþana kaç tazýya tut yapýyordu. Mesela Hakkari bölgesinden 11 generalin FETÖ’den tutuklanmýþ olmasý çok anlamlýdýr. Mesela 2. Ordu Komutaný Huduti’nin FETÖ’den hüküm giymesi çok önemlidir. Çünkü bütün kolordular, Hakkari, Urfa, Diyarbakýr bölgesi oraya baðlýdýr. Normalde bu kadar insan görevden alýnýnca TSK faaliyetlerinde zayýflamaya yol açmasý beklenir. Ama gördük ki, tersine güçlendi. TSK artýk daha etkin bir koordinasyonla, hedeflemeyle, daha doðru bir zamanlamayla etkin bir mücadele ortaya koyuyor. Yani AK Parti’nin Kürt meselesini kavga gürültü yapmadan çözme çabalarý reformlarla, demokratikleþmeyle, sivilleþmeyledir. PKK bunu sürekli zehirlemek engellemek istedi.
KÜRTLERE TÜRKLÜK ADINA ZULMEDEN CHP’DÝR MHP DEÐÝL
Kürtler Cumhur’a oy vermez diyenler MHP’nin Türk milliyetçisi olduðunu hatýratýyor?
Ama hiç kimse CHP kadar Türklük adýna Kürtlere ayrýmcýlýk ve kimlik inkarý yapmadý, yapýlanlar CHP zamanýnda yapýldý. Hepsini CHP yaptý. Vatandaþ þu düzeye ulaþtý bence; sonuçta Türkiye’nin yönetimi ile ilgili herkesin bir tasavvuru vardýr. Ýttifaklar benzer düþüncelerin bir araya gelmesidir, bunun etnik kimliklerle, etnik kültürlerle veya demokratikleþme sivilleþme ile baðlantýsý yoktur. AK Parti kendi iddialarýndan, felsefesinden, deðerlerinden, medeniyet tasavvurundan vaz geçmiþ deðildir. Sonuçta, Türkiye Cumhurbaþkanlýðý Hükümet Sistemi’ni hayata geçiriyor, bu hükümet sisteminin hayata geçirilmesi Cumhuriyet tarihinin en büyük reformudur. Bu büyük reformu AK Parti tek baþýna yapmýyor. Milliyetçi Hareket Partisi diyor ki, ben de sizinle reformun bir parçasýyým. AK Parti’nin kendi tasavvuru var, Milliyetçi Hareket Partisi’nin kendi tasavvuru var. Öte yanda ise MHP’den kopup kurulan Ýyi Parti, CHP ile ittifak yapýyor, yanýna SP, hatta DP giriyor. Türkiye Cumhuriyetinde etnik kökeni Türk olan kardeþlerimiz var, Kürt olan kardeþlerimiz var, Rumeli’den, Kafkaslardan gelenler var. Dolayýsýyla biz, birisi Türk milliyetçisi diye ülkenin selameti için gerekli olan bir reformu “hayýr sizinle yapmýyoruz” diyemeyiz. Bence Kürt vatandaþýmýz da bunun farkýndadýr, bu ayrýmý yapabilecek politik olgunluða Kürtler herkesten fazla sahipler.
KÜRTLERDEN EN FAZLA OY ALAN PARTÝ AK PARTÝ
“Saadet kilit parti” deniyordu. Gül projesi çöktü kilit boþa düþtü. Þimdi ise HDP için söyleniyor. Ne dersiniz Kürtlerin oyunu alan seçimi kazanýr mý?
Türkiye’deki siyasi partiler içinde en fazla Kürt oyunu alan parti AK Partidir. HDP barajý aþar mý aþmaz mý göreceðiz. Vatandaþ neye inanýyorsa tercihini ona göre yapar. Biz AK Parti olarak vatandaþýmýzýn tercihlerine saygýlýyýz. Demokratik rejimi mütekâmil manada hayata geçirmeye çalýþýyoruz. Türkiye’ye kalkýnma, refah ve demokratikleþme vaat ediyoruz. 81 milyonu kardeþ kabul ediyoruz. Türkiye’yi etnik temelli tartýþmalarýn dýþýna çýkarmaya çalýþýyoruz. Bu da aidiyet duygularýný güçlendirerek, demokratikleþme ve sivilleþmeyle her vatandaþýn kendisini baþý dik, alný kendini tanýtabileceði, bununla iftihar edebileceði, bundan korkmayacaðý gücenmeyeceði bir sistem oturtmaya çalýþýyoruz.
OHAL VATANDAÞA DEÐÝL DEVLETE
OHAL dendiðinde vatandaþýn hayatýný ne kadar etkilediði hususu vardýr. Þu anki OHAL eski OHAL deðil. Bu olaðanüstülük devletin kendi kadrolarý içindir, bir de terör örgütleri FETÖ, DEAÞ, PKK ile mücadele etmek içindir. Vatandaþ Maden’den kara yoluyla Diyarbakýr’a giderken on kere aracý aranýyorsa OHAL’in günlük hayata etkisi oluyordur, vatandaþ bundan rahatsýz olur. Bizden önce OHAL böyleydi. 2002 seçimlerinde ben de yaþamýþtým bunu milletvekili adayý olarak. Bugün böyle bir OHAL yok. Terörlle mücadele eden devlet için OHAL var.
PKK’NIN RÜYASI KÜRTLERÝN KABUSUDURL
AK Parti ve Kürtler arasýna Afrin Operasyonu girdi diyenler de var. Cevabýnýz ne?
Orada bir PKK yapýlanmasý var. Sayýn Barzani’nin bizzat þunu dediðine þahidim: “Suriye’de yaþayan KDP’lilere PYD’lilerin yaptýðý zulmün haddi hesabý yok. Ne kadar mensubumuz varsa katlettiler, sürdüler, eziyet ettiler, hapsettiler. Bölgede bir PKK hegemonyasý kurmak istediler, bunu da PYD ile yaptýlar -ki ikisi arasýnda zerre fark yok. Tüzükleri ayný. PYD tüzüðünde Öcalan‘a kayýtsýz þartsýz önderlik deniyor. ilkeleri de ayný. Orada Kürt özerk bölgesinden ziyade PKK özerk bölgesi planladýlar. Oradaki Kürtleri, Müslümanlarý, dindarlarý, Ýslami görüþe sahip Kürtleri tasfiye ettiler. Bu bir PKK yapýlanmasý. Ardýnda uluslararasý istihbaratlar var. Ortadoðu’yu yeniden dizayn etmeye, kan gölüne çevirmeye çalýþan iradenin güçleri ve çabasý var.
DEMÝRTAÞ’I BÝZ DEÐÝL YARGI TUTUKLADI
Demirtaþ tutuklu ve Cumhurbaþkaný adayý. Muhalefet Demirtaþ’ý salýverin diyor?
Kanaatim þu: Demirtaþ bizim siyasi tercihimiz, taleplerimiz, isteklerimiz doðrultusunda cezaevine girmedi. Yargýnýn isnat ettiði suçlar var. Yargý kararýyla orada. Çýkacaksa yargýnýn kararýyla çýkmalý. Bu bizim karar vereceðimiz bir þey deðil. Ben muhalefetin de böyle düþündüðünü fakat seçim endiþesiyle böyle konuþtuklarýný görüyorum. Keþke isnat edilen o suçlar, o olaylar yaþanmamýþ olsaydý. Terör örgütüyle arasýna mesafe koysa, insanlara “gidip hendekleri savunalým” demeseydi keþke. 2015 öncesi söylediði gibi “PKK’ya silahlarý býraktýracaðýz” deseydi ve bunu hayata geçirseydi.
BATILILAR BÝRLEÞÝYOR BÝZE BÖLÜNÜN DÝYOR
Kuzey Irak referandumuna Türkiye’nin tutumu katý oldu. Bunun yansýmasý olur mu?
Türkiye Cumhuriyeti’nin deðerlendirmesi Ortadoðu’daki operasyonlarýn hayata geçirilmek istenen projelere hizmet edeceði yönünde. Karardan önce resmen veya gayri resmi bir haber verilseydi, kendilerine anlatýlýrdý. Bütün Kürtler þunu bilir, Kuzey Irak’taki yönetim, Barzani ve Ailesi, Türkiye’den hep dostluk ve destek gördü. Özellikle AK Partiden. Askeri alanlarda yardýmcý oldu, hem mali, hem hak hukuklarýnýn üçüncü þahýslar nezdinde savunulmasý takip edilmesi anlamýnda. Ticaret partnerimiz ayný zamanda bölge. Bizim duygularýmýzda deðiþiklik olmadý. Biz o tarihte referandumun yanlýþ karar olduðunu, bölgeye huzur getirmeyeceðini söyledik. Bakýn I. Dünya Savaþý bitmedi, II. Dünya savaþýný bitirdiler çünkü onlarýn kendi aralarýndaki bir savaþtý. Ne ile bitirdiler? AB fikri lie; birleþerek. Ama I. Dünya Savaþý henüz bitmedi. Komplikasyonlarý, tezahürleri, yansýmalarý, borçlarý devam ediyor. Niye? Çünkü hedefinde bölgemiz var. Baðýmsýzlýk referandumunu Batýlýlar destekliyorsa iyi düþünmek lazým.
CHP BÖLGEDE YOK SAADET ETKÝLEMEZ
Eski AK Partili Ahmet Faruk Ünsal, HDP milletvekili Altan Tan ve eski Fazilet Partili Haþim Haþimi Saadet Partisinden aday. SP de vaktiyle bölgeden oy almýþ bir parti. Kamuoyunca bilinen isimlerin AK Parti’nin bölgedeki potansiyel oyunu etkileme gücü var mýdýr?
Etkilemez. Bir gücü olsa, bir partiden aday olduðunda o güç gelir, baðýmsýz olduðunda da o güç gelir. Dolayýsýyla ona halk karar verir. CHP’nin sahada karþýlýk yok, bölgeden kopuk. 70’lerde bir eðilim vardý, CHP’nin 1940 model fikirlere dönmesiyle koptu. 91’de SHP ile HEP arasýnda bir birliktelik oldu, o da farklý sonuçlandý.
GELÝN DÝYARBAKIR’I YENÝDEN DÝRÝLTELÝM
Diyarbakýr’a gideceksiniz, kahvelerde, köylerde, sokaklarda insanlara ne söyleyeceksiniz þahsýnýz ve partiniz adýna?
Diyarbakýr kimliði benim içi çok önemli. Diyarbakýr Osmanlý’nýn çok önemli vilayetlerinden birisi. Cumhuriyetin de 50-60 hatta 1970’lere kadar Güneydoðu’nun Paris’i olarak bilinirdi. Kültürel geliþmiþlik ve refah anlamýnda. Çünkü dünyanýn plüralizmi en iyi uygulayan þehridir. Tarihi böyledir. Ne oldu da Diyarbakýr bu dokusunu kaybetti? Biz bu sebepleri Diyarbakýrlýlarla birlikte ortadan nasýl kaldýrýrýz, Diyarbakýr’ý tekrar görkemli bir medeniyet haline nasýl taþýrýz, bunu yapmamýz lazým. Yýkýlan Sur’un inþasý var. Çaðdaþ mimarinin özünü taþýyan, þehrin ruhunu koruyan biz þehri yeniden nasýl inþa ederiz. Daha çok bunun üzerinde duracaðým, insanlara anlatacaðým, “gelin Diyarbakýr’ýn diriliþini birlikte gerçekleþtirelim” diyeceðim.