Menderes bunlarý yapmasaydý

Dönüp 1960 darbesi ve sonrasýna bakan her Türk vatandaþý ayný soruyu soruyor; Menderes ne yaptý veya yapmadý da “asýlmak” gibi bir eylem ile karþý karþýya kaldý?

Sevgili dostlar, bu ülkede halkýn seçtiklerini katledenlerin attýklarý bütün adýmlarýn arkasýnda tek bir gerçek var; kim bu ülkeye özellikle halkýna YERLEÞÝK DÜZEN’in menfaatlerine de dokunarak hizmet ettiyse, cezasý “yýpratýlmak, itibarsýzlaþtýrýlmak” hatta asýlmak oldu!

Bu noktada “hizmet eden cezalandýrýlýr” cümlemi veriler ile desteklemek ve “Menderes döneminden” devam etmek istiyorum, birlikte bakalým;

1- 1950’de yapýlan yol tesviyesi 266 km iken, 1958’de 1216 km oldu.

2- 1950’de 432 km olan asfalt kaplama, 1958’de 1806 km oldu.

3- 1950’de 1669 metre köprü vardý, 1952’de 4144, 1954’te 5214, 1955’te 6842 km köprü yapýldý.

4- 1950’de 1800 olan traktör sayýsý, 1958’in baþýnda 44.500 seviyesine geldi.

5- 1950-1960 arasýnda Makine Kimya Kurumu, Denizcilik Bankasý, Et ve Balýk Kurumu, DMO, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklýðý, Türkiye Kâðýt Fabrikalarý, Ereðli Demir Çelik açýldý...

6- 1950-1960 arasýnda Türk ekonomisinin Amerika’dan daha iyi verilere sahip olduðu dönemler oldu...

7- 1958 devalüasyonu sonrasýnda Türk ekonomisinin acil ihtiyacý olan 300 milyon dolarlýk kredi diliminin serbest býrakýlmasý için temaslarda Bulunan Menderes SONUÇ alamadýðý gibi, Fýrat ve Dicle üzerine “baraj yapacaðýz” diyen Menderes, ÝÇ-DIÞ YERLEÞÝK YAPI’nýn tam olarak hedefi haline geldi.

8- Ýstediði maddi desteði alamayan Menderes, yüzünü Rusya’ya döndü ve Temmuz ayýnýn baþýnda Ýþ Bankasý ve Petrol Ofisi baþta olmak üzere bazý þirketlerin Ruslara satýlmasýný görüþmek üzere randevu aldý.

9- Eylül ayýnda da Kruþçev karþý bir ziyarette bulunacak ve Rusya karþýlýklý anlaþmalar imzalanacaktý. Bu adým içerideki YERLEÞÝK DÜZEN açýsýndan katlanýlmazdý. Kurduklarý “Banka-Medya-Bürokrasi-Montaj” düzeni bozulacak ve Türkiye yeni bir açýlým yapacaktý...

10- Yatýrým yapmak için planladýðý kredileri Batý dünyasýndan bulamayan Menderes, TBMM’de yaptýðý konuþmalarda hep ayný vurguyu yaptý; “Fýrat ve Dicle üzerine baraj yapýlmasý baþta olmak üzere, yapacaðýmýz büyük projelere kimse engel olamayacak”! Bu noktada benzerliðe dikkat; bugün aðaç bahanesiyle yollara dökülen Taksim Platformu “köprü, santral, kanal, enerji projeleri yapýlamaz” diye dayatýyor!

Sevgili dostlar, yukarýdaki detaylar, halkýna hizmet eden bir liderin yaptýklarýný detaylý þekilde ortaya koyuyor... Bu konuda özellikle ekonomide neler yapýldýðýna dair daha onlarca madde yazabilirim... Menderes “ekonomiyi” ayaða kaldýrmýþ, 1946 sonrasý “teslim alýnan” dinamikleri “özgürleþtirme-millileþtirme” yolunu seçmiþ ve “istenmeyen adam” ilan edilmiþti! 1958’de ilk küresel darbeyi aldý ve Türk hükümeti, IMF ve Dünya Bankasý’nýn dayatmasýný kabul ederek 4 Aðustos tarihinde istikrar önlemlerini açýklayarak dolarý 2.80 TL’den 9 TL’ye çýkardý... Bu devalüasyon 4 yýllýk bir zorlama sonrasý yaptýrýlmýþ ve “belki bize artýk biat eder” denerek akýllarýnca Menderes’e bir þans daha vermiþlerdi. ETMEDÝ, YERLEÞÝK DÜZEN’e biat etmedi ve çarklar artýk onun baþýný koparmak için dönüyordu...

Sonuç: Kim Türkiye’yi “küresel sistemden” ve “yerleþik uzantýlardan” kurtarmaya çalýþtýysa bedelini “çok aðýr” ödettiler! Kim bu ülkeye ONLARIN MENFAATLERÝNE DOKUNARAK hizmet ettiyse saldýrdýlar, itibarsýzlaþtýrdýlar, ekonomik-siyasi manipülasyonlar ile iktidardan etmeye çalýþtýlar ve son olarak da ASTILAR! Bu noktada çok önemli bir de not düþmem gerekli; Menderes Hükümetlerine 10 yýllýk iktidar döneminde özellikle 1954-1958 arasýnda oynadýklarý oyunlar ile ciddi finansal darbeler vurdular, istedikleri DEVALÜASYONLARI da yaptýrdýlar. Son 10 yýlýn bu dönemden farký da burada; 2003-2013 arasýnda hiç finansal dalga yaratamadýlar ve istedikleri hiçbir oyunu oynayamadýlar! HALK, ÇOK DAHA hýrslý ve daha saflarý sýklaþtýrmýþ, daha bilinçlenmiþ þekilde bu sefer BUNLARIN tam karþýsýnda! 

Son söz: “Menderes ne yaptý veya neyi yapmadý” diyenler, 1946 devalüasyonu-1960 darbesi arasýnda yapýlanlara dikkatli baksýnlar! Dönemin Baþbakaný Menderes, yaptýðý hizmetlerin ve onlar tarafýndan “kontrol edilemez” olmasýnýn sonucunda yok edilen” bir lider! Hamle çok açýk; yapýlan ilk “baþbakan asma” denemesi ve iþin ilginç tarafý bu denemenin “vatansever bir sol devrim” kýlýfýnda saklanmasý!

Önemli not: “Yerleþik Düzen nedir” diyenlere kýsaca þunu söyleyebilirim; 1946 devalüasyonu ile “küresel sisteme teslim olma” sürecini tamamlayan Türkiye’de, “dýþarýdaki güçlerin” içeride yarattýðý burjuva ve onun yan kollarýnýn, TSK’ya sýzmýþ diðer kollar ile birleþtiði, yerleþik medya ve yerleþik finansal yapýnýn “biz kontrol edelim” amacýyla kullandýðý “güçler birliðini” YERLEÞÝK DÜZEN olarak adlandýrabiliriz !