Koca Ragýp Paþa. Aslýnda diplomat. Baðdat’ta, Mýsýr’da vazifeler yapmýþ. En son, Vezir olmuþ.
Ben, adýný ilk defa, Laleli’deki ‘Ragýp Paþa Kütüphanesi’nin tabelasýnda gördüm.
“Fiha kütübün kayyime” yazýyordu kapýda. “Orada kýymetli kitaplar vardýr.”
Bu bir Ayet-i Kerime. Girdim içeri.
Laleli’nin, o zaman daha karmakarýþýk, daha gürültülü olan havasýndan çýkýyorsunuz, dýþarýyla alakanýz kalmýyor.
Baþka bir yüzyýla geçiyorsunuz. Tayy-i mekan, tayy-i zaman... Ýkisi bir arada.
Bir vesile daha oldu, Ragýp Paþa’nýn adýný görmeme.
“Þecaat arzederken merd-i Kýpti sirkatin söyler.”
Sözü biliyordum. Kimin söylediðini bilmiyordum. Baktým, Koca Ragýp Paþa söylemiþ.
Hay Allah razý olsun, ne güzel söylemiþ.
Bu mýsra, Sisi’nin dediklerini dinlerken dilime dolandý.
Bilmiyorum, Kýpti midir Sisi?
Ýster Kýpti olsun, ister baþka bir þey. Zaten, bir ‘ýrk sözü’ olarak bakmýyorum bu mýsraya.
Bir karakter olarak bakýyorum.
Mýsýr’da, soyunda Arap olmayan, soyunda Kýpti olmayan veya soyunda Türk olmayan ne kadar insan vardýr ki? Hatta Çerkez.
Ama düþünmüþümdür, ‘neden merd-i Kýpti dedi acaba?’
Anladým sonra. Mýsýr’da 5 sene valilik yapmýþ Ragýp Paþa. Orada diline dolanmýþtýr.
Þimdi bunun Sisi’yle ne alakasý var?
Sadede gelelim. Þöyle var:
Sisi, kendisini savundu dün.
Darbeci ya, kafasý normal insan gibi çalýþmýyor. Diyor ki, “Muhammed Mursi’ye üç öneri sunduk.”
Yani, üç öneri sunmuþlar, Mursi o önerileri dinlemeyince darbe yapmýþlar.
Adamýn faþist olduðu oradan belli.
Niye öneri sunuyorsun? Sana ne? Baþka iþin yok mu senin? Askerlik yapsana.
Ayný bizim darbeciler.
Darbecilerin medyadaki alkýþçýlarý da öyle. Yerden göðe kadar alkýþ. 28 Þubatçýlar gibi...
Demek ki, her yerin kendine göre... (Burada isim zikretmek gerekiyor. Ne diyeyim ben þimdi?) Her yerin kendine göre Ertuðrul’u, Fatih’i, Can’ý var. (Hangi Ertuðrul, hangi Fatih, hangi Can, söylemem.)
Hadi üç öneri sundun diyelim, önerin dinlenmeyince niye darbe yapýyorsun?
Çok bozulduysan önerinin dinlenmemesine, kalk, git. Ýstifa et.
Yoo, etmez istifa. Faþist geleneðin çocuðu. Asker bozuk atacak, sivil istifa edecek. Bizde de öyleydi. Muhtýra yani. Herif, ‘muhtýra verdim, Mursi dinlemedi’ demeye getiriyor.
Savunmasýnda, þöyle ifadeler var:
“Mursi’ye ihanet etmedik, komplo da kurmadýk.”
Yahu, adama darbe yaptýn, daha nasýl ihanet edeceksin? Hem Mursi’nin hem de Mýsýr halkýnýn yönetme hakkýný gaspettin.
Tahrir’de toplanan kalabalýðý bahane ederek darbe yaptýn. Þimdi, Rabiatü’l Adeviyye’de daha büyük kalabalýk toplanýyor. Hadi, kendine darbe yapsana?
Artist.
Mursi’ye nasihatlerini Mart ayýnda durdurmuþmuþ. Bunlar hep, Merd-i Kýpti halleri. Doðru söylemiþ Koca Ragýp Paþa.
Hýrsýzlýðýný söylüyor.
Darbe, hýrsýzlýk deðil mi?
Milletin iradesini, sivillerin yönetme hakkýný çalmýyor musun, darbe yaptýðýn zaman?
Sisi, bir de, halký sokaða çaðýrýyor. “Onurlu tüm Mýsýrlýlarý, cuma gönü, þiddete ve teröre karþý mücadele yetkisini bana, orduya ve polise verdiklerini kanýtlamak üzere sokaða çaðýrýyorum.” Haydiii. Bir de onurlusundan sipariþ veriyor.
Kan dökecek. Kan dökmek için yetki istiyor. Tahrir’i darbe bahanesi yaptýðý gibi, cuma günkü ‘baltacý’ kalabalýðýný da kan dökme bahanesi sayacak. (Baltacý, Mýsýr’a taa Kavalalý Mehmet Ali Paþa’dan miras. Bizde þimdi ‘çapulcu’ kullanýyorlar.)
Say.
Ne yaparsan yap.
Ýster kan dök, ister dökme.
Sen, bütün darbeciler gibi, adi ve aþaðýlýk bir darbecisin.
Asker masker de deðilsin. Asker olsan, halkýna saygý gösterirdin.