Merhaba

Merhaba Sevgili Star okuyucularý...
Ýlk gün ve ilk yazý çok zor olur derlerdi; hakikaten zormuþ! Zor ve zor olduðu kadar da tarihsel olan bu süreçte sizinle doðrudan yazý yoluyla konuþma imkaný bulduðum için çok mutluyum. Bana bu fýrsatý tanýyan Star Ailesi’ne müteþekkirim. 

Ama yazýya baþlarken zor olanýn aslýnda yazý deðil, rengi ve kokusu yok edilmiþ insanlýðý ve bu insanlýðýn geldiði noktayý yazmakmýþ. Birileri tarafýndan sistematik olarak çürümeye terk edilen insani deðerleri yeniden hatýrlatmak hiç de kolay bir iþ deðil.

Alýrsýn kalemi eline, nereden baþlamalýyým sorusunun yanýtýný bulmaya çalýþtýðýný düþünürken, bir bakmýþsýn uçsuz bucaksýz sorunlar yumaðýnýn içerisindesin. Sorunlar o kadar büyük ki bir an nefes bile alamazsýn.

Anlamak istersin, acaba dersin, belki dersin ama nafile... Sen söylersin kalemin yazmaz! 

Kabullenemez kalem senin anlatma isteðini, duygun isyan eder, olmaz der, böyle olmamalý burada bir yanlýþlýk deðil bir körlük, bir ahlaki ve vicdani sorun var der.

Sen deðil, kendi sorar sorularý elindeki kalemin. Þaþkýn baka kalýrsýn, zihnin puslu, bakýþ açýna yaðmur yüklü bulutlar gelir konar.

Ne acý!

Cansýz bir nesne bile daha vicdanlý duruyor karþýnda ve haklý.

Sence de haklý deðil mi sorduklarýnda?

Niçin ve neden bu þiddet, bu kýyým ve ölümden de öte paramparça bedenler. Ve bu zalimce eylem biçimlerine meþruiyet arayanlar, aramak isteyenler...

Ölüm ve öldürmek üzerinden saygýnlýk arayanlar...

Ölü insan bedenlerinin çokluðunu kazaným olarak deðerlendirenler...

Sorgulamayan, sormayan eli kalem tutan insanlarýn varlýðý. Meðer ne kadar da çoklarmýþ.

Evet, yüzlerce hak arayýþý yolu ve yöntemi varken; sadece ama sadece þiddetle ya da toplumu kin ve nefret ile mobilize etmenin ahlaký neden sorgulanmýyor? Eðer erdem kendi kendinin ödülüyse, bu suskunluk ayný zamanda eksilen erdemi iþaret etmez mi?

Hatalara, yanlýþlara karþý kendi doðrularýný savunmaktan aciz olanlarýn yalan ve kara propagandayla  þiddete yönelmesi karþýsýnda “bu yanlýþtýr, bu günahtýr, bu zalimcedir” demek niye bu kadar zor? Nesnel bir tutum almaya çalýþmak imkansýz mý? Sorgulanmayan kendi sorunlarýna ilgisiz bir toplumun geleceði olamaz. Tarihin hiçbir döneminde sorgulamanýn faturasý suskunluk ve ilgisizliðin faturasýndan daha aðýr olmamýþtýr.

Biliyorum, nesnel olmaya çalýþmak sonunda ancak erdemli insanlarýn baþarabileceði çok çetin, yorucu bir iþtir. Sadece sabýr, dürüstlük, cesaret ve azim gibi niteliklere sahip olanlar durumu gerçekten olduðu gibi görmeyi baþarabilirler. Nesnel olmaya çalýþmak sýký sýkýya bir ahlaki temele baðlý kalmak demektir.

Ýnsan ancak yaþatýlarak özgürleþtirilebilir. Özgürlük hayata dair bir kavramdýr. Ýnsanoðlunun özgürce geliþip serpilmesi ahlak dediðimiz kavramýn temelidir. Daha çok geliþim ve daha çok özgürlük talep etmeye baþladýðýmýzda baðlamýmýzýn yerini siyasetle deðiþtiririz. Siyaset sözkonusu olduðunda tam ve meþru yol bizzat siyaset ve siyasetin imkanlarýdýr. Ýnsanoðlu ihtilaflarýný konuþarak çözer.

Öldürerek özgürleþtirme yamyamlara mahsustur demek çok mu anlaþýlmaz olur? Özgürlük ve þiddet-sever siyasi yamyamlýðý ayný cümlenin içinde milyonlarca kez yan yana getirdiðimizde ortaya çýkan sonuç yüz kýzartýcý bir insanlýk suçundan öteye gidemez.

Sormaya devam ediyor kalemim ve ben þaþýrmaya devam ediyorum. Aslýnda her soru yüreðimi burkuyor desem hiç de abartmýþ sayýlmam. Sorular bir film þeridi gibi arka arkaya dizilerek kendi anlam bütünlükleri içinde öncelikli yerlerini almaya çalýþýyorlar.

Bu ateþ coðrafyasýnda, ölümden kaçan vatansýz kalmýþ milyonlarca insana kucak açmýþ ve bu coðrafyanýn tek nefes borusu olan bu ülkede þiddete baþvurmak; býrakýn baþka þeyleri sýrf bu acý çeken milyonlarca vatansýzýn hatýrýna iþlenecek en büyük günah olduðunu söylemeyecek miyiz?

Ve þiddet ile terörizmin insanlýðý hayvanlaþtýrdýðý, toplumun tüm dokusunu zehirlediði bilinmesine raðmen, bu þiddetten vazgeçmemenin baþka nedenleri olduðu açýkken susmayý düþünmek ne kadar ahlaki?

Evet konu bu ülke ve insan hayatý ise susmak ayýptýr günahtýr.