Mersin hiç de kolay yutulur lokma değil

Milli maçlar arası takımlarımızın hazırlık dönemlerini kendi ligimiz adına iyi kullandıklarını varsayıyorum. Özellikle Fenerbahçe’ye bakacak olursak, Mersin İdmanyurdu deplasmanı Kanarya adına kolay yutulur lokma değil. Fenerbahçe’nin gücünü, futbolcu potansiyelini asla inkar etmiyoruz. Ama Mersin ligin dibine demir atmış bir pozisyona düşünce, buradan kurtuluş için olağanüstü çırpınışların içine girecektir. Büyük takımlar için böylesine dipte olan takımlar genellikle hep tehlikeli olmuştur. Onun için diyorum ki, Fenerbahçe takım olarak oyunu çok ciddiye almazsa ummadığı bir sıkıntı ile karşı karşıya kalabilir.

Vitor Pereira ile Van Persie’nin sürtüşmeleri camiayı sıkıntıya soktu. Van Persie, Barcelona’ya gidecekse Allah aşkına gitsin. Veyahut Fenerbahçe’de futbol oynama isteğini adamakıllı yaşatmak istiyorsa, artık oynadığı süre içinde takımına goller kazandırması gerekir. Van Persie’nin saha içindeki futbol verileri tartışılacağına “gidiyor mu kalıyor mu” tartışmaları artık yersiz kaldı.

Teknik Direktör Pereira’nın ise  normal şartlarda kazanacak bir takım olgusu yaratması şart. Ortaya konan futbol gelecek maçların yatırımı olarak gözükmüyor ise artık Fenerbahçe’nin toparlanması lazım. Puan sıralamasındaki yeri tartışılmaz ama saha içindeki seyrettiğimiz Fenerbahçe’nin bu kadar tartışılıyor olması yetti artık. Yıldızlar topluluğu Fenerbahçe’nin başarı elde edebilmesi için starların da biraz ışıldaması lazım.

Kısacası Fenerbahçe’nin milli maç arasını iyi değerlendirip adamakıllı bir kadro ile en azından Mersin karşısında beklenen düzeydeki futbolu sergileyerek kazanması gerektiğine inanıyoruz. Bundan evvel sergilenen futbolun tekrarı olursa Fenerbahçe, Mersin İdmanyurdu karşısında da zorlanır. Maçın sonucu da sıkıntılı görüntüler içine girer.

Şimdi top tamamen Fenerli futbolcularda. Onlar kişisel futbol şahsiyetlerini kazanma adına üst düzeye çıkartıp kalitelerini beklenen seviyede göstermelidirler.