Kürt-Osmanlý Ýttifakýndan, Kürt-Türk Ýttifakýna mý geçiliyor? Hem de beþ yüz yýl sonra.
Peki iki halkýn ittifaký neden bozuldu ve yeniden konuþulmasý ve hayata geçmesi neden bu kadar zaman aldý dersiniz?
Geçip giden beþ yüz yýl bir iþe yaramadý mý, neden beþ yüz yýl sonra, hala bu ittifaktan söz ediliyor?
Bu hafta tarihi bir ittifakýn ve kahramanlarýndan biri olan Mevlana Ýdrisi Bitlisi’nin hikayesine kýsaca bakalým diyorum.
Mevlana Ýdris-i Bitlisi, Þeyh Hüsameddin Ali el-Bitlisi’nin oðludur. Þeyh Hüsameddin, dönemin alim, yazar ve mutasavvýflarýndandýr. Bu üstün vasýflarýndan dolayý Mevlana ünvanýyla anýlmýþtýr. 1495 yýlýnda Tebriz’de vefat etmiþtir.
Oðlu, Mevlana Ýdris-i Bitlisi’nin Diyarbakýr’da doðduðu tahmin ediliyor. 1452-1520 yýllarý arasýnda yaþamýþtýr. Bitlisi 20 yýl boyunca Akkoyunlularýn sarayýnda görev yapmýþtýr. Þah Ýsmail, Akkoyunlularýn hakimiyetine son verince, Mevlana Ýdris Ýstanbul’a gidip, Sultan Beyazýt’ýn maiyetine girmiþtir. Bitlisi bu dönemde en ünlü eseri olan Heþt Behiþt’i (Sekiz Cennet) kaleme almýþtýr. Eser, sekiz Osmanlý Sultanýnýn hayatýný anlatmaktadýr.
Þerefname’deki mektup
Bitlis Hükümdarý Þeref Han, 1597 yýlýnda tamamladýðý ve Kürt tarihinin yazýlý en muteber metni olarak kabul edilen Þerefname’de Ýdris-i Bitlisi için þu bilgileri kaydediyor:
“Emir Þeref’in babalarýnýn ve atalarýnýn mülkü olan Bedlis vilayetini gasp etmiþ olan Kýzýlbaþlar’dan geri almak konusundaki umudu gerçekleþmeyince ve bu iþ bir süre geçince öte yandan Sultan Selim Han’ýn bütün Ýran ülkesini istila etmek niyetinde olduðunu öðrenince, bu þartlardan yararlanmak için fýrsatýn elveriþli olduðunu anladý.
Araþtýrma alanýnýn atlýsý, baþarý yolundaki kervanýn reisi, temel kanunlarýn ve detay kanunlarýn mütehassýsý; kutsallýk medresesinin müderrisi, Bedlis Bilgininin oðlu düþünür Ýdris ve köklü Diyaeddin ailesine yücelik, iyilik, ikbal ve devlet dileyenlerin seçkini Muhammed Aða Kelhoki ile Al-i Osman Sarayýna itaat ve sadakatlerini ve tahtlarýna baðlýlýklarýný sunmak konusunda anlaþtý.
Bunlar Kürdistan Beylerinden ve hükümdarlarýndan 20 kiþiyi bu tedbirde kendilerine katýncaya kadar çalýþtýlar ve bir baðlýlýk ve itaat mektubu yazarak düþünür Mevlana Ýdris’e ve Muhammed Aða’ya verdiler, bunlar da bu mektubu yüce eþiklere sunmak üzere Ýstanbul’a hareket ettiler.”
Statü koruma anlaþmasý
Þah Ýsmail 1507 yýlýnda Kürdistan’ýn Elazýð, Diyarbekir, Bitlis gibi önemli þehirlerini ele geçirdi ve kýsa bir süre içinde Kürdistan’ýn tamamý Safaviler’in eline geçti. Þah Ýsmail kendisine baðlýlýk sunmak için Hoy þehrine giden 10 Kürt beyinin sekizini hapse attý. Diyarbakýr valiliðine atadýðý Muhammed Bey iþgale karþý direniþe geçen Cizre’yi yakýp yýktý, harabeye çevirdi. Þehrin Müslüman ve Hýristiyan halkýný kýlýçtan geçirdi.
Kürdistan Beylerinin, Osmanlýlarla Ýttifak arayýþý iþte bu zulüm ve iþgal ortamýnda gerçekleþti.
Þerefhan’a göre, Osmanlýlarla Ýttifak kuran Kürt Beyleri, Kürdistan’ý kurtarmýþ ve statülerine tekrar kavuþturmuþlardýr.
Sultan Selim Tebriz’den döndükten sonra, 28 Kürt Beyini Amasya’da (1514) topladý. Amasya’da bir anlaþma imzalandý. Kürt tarihçi Mehmet Emin Zeki Bey’e göre bu anlaþmanýn altý maddesi vardý. Buna göre, Kürt Emirliklerinin özerklikleri korunacak, emirlik babadan oðula geçecek, savaþ sýrasýnda Osmanlýlar ve Kürtler, ortak düþmanlara karþý birlikte hareket edecek ve özerk bölgeler, Osmanlýlara düzenli vergi ödeyecekti.
Bu anlaþma yaklaþýk 320 yýl kadar aynen korundu ve taraflar arasýnda herhangi bir anlaþmazlýk yaþanmadý.
Stratejik ittifaklar
Derken ulus-devletler çaðý ve imparatorluklarýn çöküþü; Osmanlý sultanlarýnýn çöküþü önlemek için giriþtiði çeþitli çabalar ve bu çabalarýn eyaletlerde veya özerk bölgelerde yaþayan halklarý tatmin etmemesi, milliyetçiliðin etkisine giren halklarýn baðýmsýzlýklarýný kazanmasý ve Osmanlýlarýn elinde kala kala Anadolu topraklarýnýn kalmasý, bu topraklarda hayata geçirilen etnik pogromlar, Türk ulus devletinin tarih sahnesine çýkmasý. Kürtler’in büyük bir kýsmýnýn ulus devlet sýnýrlarý içinde kalmasý ve Türkleþtirilmek istenmeleri..
Direniþler, isyanlar..
Her iki halkýn siyasi ve tarihi iliþkileri ise bugün bambaþka bir safhada bulunuyor.
Sünni Kürtler’in Þii Maliki hükümetiyle anlaþmasý, PKK’nin çok deðil, daha iki yýl önce dillendirdiði Kürt-Þii Ýttifaký tezinin çökmesi, PKK’nýn Türkiye’ye karþý savaþý sürdürmesi için Ýran’dan gelen teklifi ret etmesi, PYD’nin Esad’a savaþ açmasý, PKK’li silahlý gruplarýn Türkiye’yi üç gün sonra terk edecek olmasý, Erbil ve Ankara arasýndaki münasebetlerin stratejik bir ittifaka dönüþmesi, iþte bütün bunlar 1514’te yaþananlarý daha da önemli kýlýyor.
Sünni Kürtler ve Sünni Türkler arasýndaki siyasi iliþkilerin yeni bir safhaya taþýnacaðýný düþünebiliriz.
Hakkaniyete dayanan anlayýþ
Kimileri bu ittifakýn ‘çözüm süreciyle’ beraber baþladýðýný düþünüyor, ama bu söz konusu ittifaký çok sýnýrlý bir çerçeveye oturtmak anlamýna gelir.
Beþ yüz yýl önceki ittifakýn kurucularý Yavuz Sultan Selim ve Mevlana Ýdris-i Bitlisi’ydi. Bugünkü ittifakýn kurucularý kim diye sorulsa çok farklý cevaplar alýnabilir. Benim ise, ittifakýn Türk tarafýnda bulunan liderin kim olduðundan kuþkum yok:
Recep Tayyip Erdoðan.
Kürt tarafýnda kimin yer alabileceði konusunda, aklýmdan geçen bir Kürt lider var tabi, yegane vasfý babasý gibi Türklerle çatýþmayý hiç istememiþ olmasý ve babasý gibi Türklerle hep dost kalmayý baþarmýþ olmasýdýr:
Mesut Barzani.
Aslýna bakarsanýz, bugünün Yavuz Sultan Selim veya Ýdris-i Bitlisi’sini aramak da boþunadýr.
Önemli olan, tarihle kurduðumuz iliþkiyi ahlaki ilkelere ve hakkaniyete dayanan bir anlayýþa oturtabilmektir. Liderler her nasýlsa ve hak ediyorlarsa, gelir bu hakkaniyetin hamisi ve temsilcisi oluverirler.
Deðerli dostum Þakir Epözdemir’in Peri Yayýnlarýndan çýkan, ‘1514 Amasya Antlaþmasý, Kürt Osmanlý Ýttifaký ve Ýdris-i Bitlisi’ adlý kitabýný bugünlerde yeniden okumalý.
Bitlis-i Kürdistan’ý Osmanlýlara açan bir hain deðildi. O sadece döneminin koþullarýna göre davranan bir siyasetçi, bir bilge insandý. Bugün dahi bizim gibi düþünmeyen herkese hain deyip geçiyoruz. Bitlisi dahil, tarihe mal olmuþ þahsiyetlere hain diyen aydýn ve siyasilerin tarihle iliþki kurma ahlaklarýný gözden geçirmelerinin zamanýdýr.