Mevsimin beş güzeliyle beş süper fikir

Basit güzeldir. Tabii malzeme malzemeyse, mevsiminde ve doğru seçilmişse. Sebze ve meyveleri en basit haliyle değerlendirebilirseniz onların en müthiş renklerini, aromalarını ve lezzetini ortaya çıkarma şansını yakalarsınız!

Rokalı salata

Narı taze tüketmek en iyi fikirdir. Peki biz ne yapacağız? Nar taneleri lezzeti kadar dekoratiftir de. Bu nedenle pasta, kek, yemek her türlü tabakta yakuta benzeyen bu taneleri kullanabilirsiniz. Benim favorim rokalı salatasını yapmak. Bolca bebek rokayı tabağa yayın üzerine geniş ve ince dilimlerle parmesan rendeleyin. Üzerine suda bekletilmiş kuş üzümü, çiğ olarak incecik dilimlenmiş kestane mantarı ve nar taneleri serpin. Nar ekşisi, yağ ve biraz bal ile hazırladığınız salata sosunu da ekleyip doğru masaya!

Nar

Tarih kadar eski, tüm zamanlarda medeniyetleri etkisi altına alan bir meyve. Çinliler, yeni evli çiftlerin yatağına nar taneleri serpiştirdiğinde onların kutsandıklarına inanırken, Anadolu’da bazı bölgelerde sevdiği kıza evlenmek istediğini, elindeki narla anlatır delikanlılar. Bedevi gelinler evlendikleri gece odalarında evliliklerinin bereketli olması için nar bulundurur. Bir Avrupa geleneği olan, yılbaşı gecesi kapı eşiğinde nar ezmek önemlidir mesela. Bu kapı eşiği seremonisi, ezilen nardan ne kadar tane fırlarsa o kadar berekete delalet eder ki artık tüm dünyaya yayılmış bir ritüel halini almıştır. Tevrat, İncil ve Kur’an-ı Kerim’de de bereket ve bolluğun sembolüdür nar meyvesi.

Armut

Tatlı ve kırılgan bir meyveden bahsediyoruz. Çabuk bozulan bir meyve olan armudu tüketeceğiniz kadar almak ve hemen kullanmak gerekir. Pasta ve çöreklerde, kek sosları ve reçel malzemesi olarak geçekten müthiş işler çıkarabilir. Tabii ona şans verirseniz. Türkiye’de elmadan sonra en çok üretilen meyve olduğuna göre bu şansı zaten hak ettiğini söyleyebiliriz.

Sufleye yakışır

Armudu dilimleyerek vanilyayla ızgara yapıp dondurmanın yanında sunabilirsiniz. Baharatların çok yakıştığı bu meyveyle sufle ve mus yapmak iyi sonuç verir. Benim favorim ters yüz kek. En sevdiğiniz kek hamurunu hazırlayın. Daha sonra armutları orta kalınlıkta dilimleyin. Kabukları çekirdekleri üzerinde kalabilir. Kek kalıbını balla çırptığınız oda sıcaklığındaki tereyağıyla yağlayın. Yaklaşık 50-60 gr tereyağı olmalı. Armutları sık aralıklarla tereyağına gömerek düzgünce dizin. Kek hamurunu üzerine aktarıp 180 derece ısıtılmış fırında 50 dk pişirin. 5dk sonra ters yüz edip soğuyunca servis yapın.

Trabzon hurması

İsmine bakmayın, bildiğimiz hurmayla hiç bir akrabalığı yok. Portakal renkli, oldukça hassas dokulu, bu değişik meyvenin anavatanı Japonya. Uzun zamandır Türkiye’de Karadeniz sahillerinde yetiştiriyor. Bu meyvenin dokusundaki şeffaflık ve yumuşaklık kıvam için çok iyi bir zemin oluşturuyor. Ayrıca güçlü bir tadı ve kokusu da yok. Aslında ‘koku’ algısı bir yemeğe anlam verir. Yani bir yemeği beğenip beğenmemede malzemenin kokusu çok önemlidir. Oysaki biraz önce de dediğim gibi taze hurmanın belli belirsiz hatta oldukça zayıf bir kokusu var. Belki de bu yüzden çok tercih edilmeyen bir meyve. Diğer taraftan bu durumu avantajlı hale getirip farklı tarifler yakalamayı da mümkün kılabiliyor.

Fıstıkla yiyin

Olgunlaştığında ikiye kesip üzerine bolca kavrulmuş Antep fıstığı serpip taze süt kreması veya dondurmayla yemek. Bunun dışında ne yapabiliriz? Yarı olgunlaşmış hurmaları dilimleyin bol taze baharatlarla birlikte tavuk butlarını bir tepsiye dizin. Üzerine yağ ve limon suyu ekleyip fırında pişirin. Fırından çıktıktan sonra biraz üzeri kapalı dinlendirin, şimdi bir çatal alın, iyi fikir olduğunu göreceksiniz.

Yer elması

Şekilsiz, yamru yumru bir kök yer elması. Hani bilmeseniz dönüp de bakmayacağınız türden bir malzeme. Yabani olarak kendiliğinden yetişiyor ki bu bence onu değerli kılmaya yeter. Bazı yerlerde hayvan yemi olarak kullanılıyor ve pek itibar edilmiyor. Kuşkonmaz gibi asortik, trüf mantarı gibi elegant değil. Kendisi gibi kök olan rezene, patates kadar değeri yok. Aslında bu malzeme bize mutfakta farklı seçenekler sunabilecek türden. Çünkü hem tatlılarda, hem de yemeklerde kullanılabilecek bir yapısı, değişik bir lezzet dengesi ve tadı var. Üstelik ekonomik, daha da önemlisi çok yararlı.

Püresi harika

Kesinlikle çiğ yemek! Zeytinyağlısı da favorim. Ama bu kadar konuştuktan sonra öneride bulunmamak da olmaz. Yer elması, patates ve havucu temizleyip irice kesin. Biraz tuzlayıp bol suda ya da buharda yumuşayana kadar haşlayın. Soğuması için bekleyin. Biraz krema, zeytinyağı ve krem peynirle ezerek, içinde pütürler kalacak şekilde püre yapın. İnce kıyılmış bol maydanozla karıştırıp kenara alın. Bir tavada incecik kesilmiş çemensiz pastırmayı zeytinyağında kıtır olacak şekilde kızartın. Yer elması püresini tabağa yayın üzerine kıtır pastırmaları tepeleme koyun. Biraz taze çekilmiş karabiber serpin ve servis yapın.

Portakal

Portakalın hayır diyeceği bir reçete var mıdır? Vardır elbet ama çoğuyla iyi anlaşır hatta anlaşmaktan öte tarife müthiş bir karakter katar. Kerevizi, yer elmasını, enginarı portakal suyuyla şimdiye kadar hiç pişirmediyseniz gerçekten çok şey kaçırmışsınız. Tatlılardaki cazibesi zaten tartışılmaz. Dokuzuncu yüzyıldan itibaren ‘altın elma’ olarak anılan Hindistan ve İran topraklarından Anadolu’ya oradan da rotasını Batı’ya yönelten ‘acı portakal’ rengi ve kokusuyla görenleri etkisi altına alarak, efsanelere altın rengiyle konu olmuş. Bu tarihten uzun bir zaman sonra 16’ncı yüzyıl başlarında Portekizlilerin Çin’den Avrupa’ya getirdikleri tatlı portakal ancak zenginlerin masasını süslemiş hatta ihtişamın ve lüksün sembolü haline gelmiş. ‘Acı’ ve ‘tatlı’ portakal cinslerinin kökenleri hala tartışma konusudur.

Kabuğu favorim

Portakalın kabuğu yemekler için sihirli bir malzeme. Soğuk ve kaynar suda birkaç kez şoklayıp alkolünü çıkardıktan sonra rahatlıkla her reçeteye ekleyebilirsiniz ki benim favorim işte tam da bu kabuk. Peki onunla ne yapalım? 3-4 portakalın kabuğunu rendeleyin. Portakal suyunu bal veya tatlandırıcıyla kaynatın. İçine bir çubuk tarçın biraz taze zencefil koyup kapağını kapatıp aromaların karışması için bekletin. Tekrar kaynatın ve süzün. İçine kabukları ve nişasta ekleyin, kıvam aldırın ve soğutun. Bir tarafta mascarpone peyniri ve yumurta sarısıyla tiramisu kreması hazırlayın. Portakal kremasının bir kısmını ayırıp ikisini birleştirip dibine kedidili yerleştirdiğiniz bardaklara paylaştırın, üzerine ayırdığınız kremadan birer kaşık koyun. Soğuk olarak afiyetle yiyin.