Baþbakan Yýldýrým, AK Parti’nin 25. Ýstiþare ve Deðerlendirme Toplantýsý’nýn kapanýþ konuþmasýnda, Baþkanlýk Sistemiyle ilgili olarak, “Bizler konuyu hem Meclis’te hem de kamuoyu nezdinde yeterince tartýþtýk, konuþtuk, görüþtük. Gerekli istiþareleri yaptýk. Bundan sonra yapacaðýmýz iþ, teklifimizi en kýsa zamanda Meclis’e getirmek” dedi.
Demek ki Meclis’in gündeminde yoðun olarak, içinde Baþkanlýk sisteminin de yer aldýðý Anayasa deðiþikliði var.
Kapýyý MHP araladý. Sayýn Bahçeli, bu yöndeki önerinin Meclis’e getirilmesi durumunda MHP’nin, referandum yolunun açýlmasý için destek verebileceðini söyledi. CHP bu çýkýþa öfkelendi, kimyasý bozuldu. Siyasi nezaketi bir kenara býrakarak çok sert tepki verdi. MHP’yi AK Parti’nin yedek lastiði olmakla suçladý. Hatta Bahçeli’nin çýkýþýný kapalý kapýlar ardýndaki gizli pazarlýklara baðladý.
Sayýn Bahçeli, kafa karýþýklýðýný gidermek adýna yaptýðý açýklamada, MHP’nin Parlamenter sistemi savunduðunu ama yönetim konusundaki tartýþmalarýn halkýn kararý ile noktalanmasýnýn, ülke ve devlet yararýna olduðunu söyledi.
MHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Sayýn Semih Yalçýn, önceki gün Habertürk gazetesinde Kübra Par’ýn sorularýna verdiði cevapta meseleyi daha da vuzuha kavuþturdu:
“Þimdi bir taraftan PKK terörüyle, bir taraftan da FETÖ terörüyle mücadele ediyoruz. Dýþ politikada bir kýskaç içerisindeyiz. Suriye ayrý, Irak ayrý bir dert. Batý’nýn bölgeye müdahalesi ortada. Bu vahim tablo içerisinde Türkiye’nin bir de yönetim meselesi ile meþgul edilmemesi gerekir, aksi halde bu hususlarla mücadelede zaafa uðrarýz. Bizim söylediðimiz budur. Parti olarak biz baþkanlýk sistemini doðru bulmuyoruz. Ama ülkenin geleceðinin tespit edileceði bir konuda halka sorulmasýnda fayda var. Halk referandumda ‘ben Baþkanlýk Sistemini uygun buluyorum’ derse, buna söyleyeceðimiz bir laf olamaz...”
Semih Yalçýn, referandumda MHP tabanýna, “Baþkanlýða hayýr” deyin tavsiyesinde bulunacaklarýný da ekliyor.
Bu tavýrda, yaklaþýmda bir tezat yok. Defaatle söylüyoruz, 10 Aðustos 2014’te Cumhurbaþkanýný halk seçti. Mevcut Anayasa bir darbe anayasasý. Kenan Evren’e göre yapýlmýþ. Cumhurbaþkanýnýn sorumluluðu yok, yetkileri ise çok fazla. Halkýn seçtiði Cumhurbaþkanýnýn ise sorumluluðu var. Mevcut anayasal yetkilerini de sonuna kadar kullanýnca, “sen diktatör müsün arkadaþ?” diye hop oturulup hop kalkýlýyor. “Tamam, bu fiili durum düzeltilsin o zaman” denince bu defa da, “hayýr o zaman da tek adam yönetimi olur” itirazlarý... Halk arasýnda söz var; ne eyere geliyorsunuz, ne semere...
Çözüm halkta. Baþkanlýk sistemine karþý olanlar, halkýn AK Parti tarafýndan ikna edileceðini þimdiden sanki hileymiþ gibi propaganda ediyorlar. Halký kömüre, pirince, bulgura kanan zavallýlar olarak görme yanlýþýnýn bir baþka çeþidi bu. Sen ikna et. “Ama iktidarýn imkâný daha fazla...” Hiç doðru deðil. Kamuoyu oluþturmada, seçmeni manipüle etmede asýl muhalefet medyasý etkin. Þu anda iktidar karþýtý medyanýn gazete olarak tiraj bakýmýndan gücü yüzde 70, televizyonlarda iktidar karþýtý haber yayýnlarý yüzde 80 oranýnda. Yerel seçimlerde de, genel seçimlerde de böyleydi...
Halk AK Parti’nin hizmetlerini görmeyen, ya da küçük gören, AK Parti’yi bir türlü hazmedemeyen bu medyayý dinlemiyor ki. Sizin asýl probleminiz bu... Millete gitmek, vesayet aðalarýnýn, statüko zaptiyelerinin iþine hiç gelmedi ki. Hele CHP; adýnda halk var, halka gitmekten korkuyor...
MHP, Türkiye’nin en hayati meselesinde kararý millete býrakmakla yine kendine yakýþaný yapýyor. Millet karar verdiðinde demokrasi daha da güçleniyor...