Batý emperyalizminin Haçlý Seferleri ile baþlayan yürüyüþü, günümüzde algý operasyonlarýyla devam ediyor.
Hedef ülkelerdeki ideolojik, siyasi veya kiþisel zaaflarý kullanarak oluþturulan lejyonerler, bu yeni savaþtaki en önemli müttefiklerdir.
Emperyalistler, diplomatik hamlelerine ve Soros tipi ekonomik saldýrýlarýna, içerdeki bu lejyonerler vasýtasýyla toplumsal karþýlýk oluþturarak sonuca gidiyorlar.
Bu yöntemin aðýrlýklý savaþ alaný ise sosyal medyadýr.
Etrafýmýzda gerçekleþen turuncu darbeler, Arap Baharý diye baþlayýp ABD aparatýna dönüþen toplumsal hareketler, hep bu sosyal medya hakimiyetinin getirileridir.
***
Ülkemizde ise AK Parti iktidarlarýnýn gidiþatýndan; “Türkiye etki alanýmýzdan uzaklaþýyor” sonucunu çýkaran batý, bu duruma müdahale etmek istedi.
Gezi Kalkýþmasý ile baþlayýp 15 Temmuz’a kadar týrmanan bu süreç, FETÖ’nün devlet içerisindeki hain þebekesinden yoðun destek alarak yürütülen “Haçlý Müdahale”nin, zirve yaptýðý dönemdir.
Etnik ve dîni ayrýþtýrma, rüþvet, cinsel saldýrý ve dramatik (!) mahalle baskýsý öyküleri ile iç kargaþa üretmeye çalýþtýlar.
Yine ayný hikayeler
Son dönemlerde yine bu kokuþmuþ yemeklerin ýsýtýlarak servis edildiðine þahit oluyoruz.
Her türlü hassasiyeti tahrik etmeye çalýþýyorlar.
Bu fitne tohumlarýný önce sosyal medyada çimlendiriyor, sonra da “taþýyýcý anne”ler vasýtasýyla ülkenin en ücra köþesine kadar yayýyorlar.
***
Ne hikmetse yine birdenbire çaký býçaðýyla Atatürk heykellerine saldýran “Don Kiþot”lar türedi.
Orhan Pamuk, Fazýl Say gibi laik mahallenin kadrolu bekçilerine, Meltem Cumbul gibi yeni sezon ürünler eklendi.
Þortlu kýza tekme, baþörtülüye yumruk... Ayný amaca hizmet eden zýt yöntemler.
Ýþportacý tipi ucuz gazeteciler yine dað tepe; “muhafazakar cinsel istismarcý” peþinde.
Ahlaksýzýn muhafazakarý, laiki olur mu Allah aþkýna?
Bir þerefsizliði, faile göre deðerlendirmek de çok þerefli bir tutum deðildir.
Böyle bir istismarý, savaþýna malzeme yapmak da ayný çirkinlikte bir istismardýr.
Laikliði rahat býrakýn
Zerre kadar etik deðeriniz varsa dürüst olun, her türlü terbiyesizliðe karþý durun.
Milletin deðerleri ile dalga geçerek, ecdadýn ibadet için kullandýðý mekanlarda terbiyesizlik sergilerken neden kýlýnýz kýpýrdamýyor?
Tam aksine, bu terbiyesizliði savunuyorsunuz?
Müftülerin nikah kýymasý tek probleminiz oldu!
Canýnýz kimi istiyorsa nikahýnýzý ona kýydýrýn.
Ýlginiz olmayan bir konu sizi neden bu kadar geriyor?
Bu ülke ne çekmiþse kendinden menkul laiklik bekçilerinden çekmiþtir.
Lütfen ülkemizi de laikliðimizi de rahat býrakýn.
Yeni Demirtaþ kim?
Öte yandan Kandil sözcüsü Selahattin Demirtaþ’ý “Bizi terörden kurtaracak tek adam” diye pazarlayanlar þimdi de ayný oyunu farklý figüranlarla tekrarlamaya çalýþýyor.
7 Haziran’da HDP’ye verilen “Ne pahasýna olursa olsun AK Parti’yi devirme” ihalesini, 2019’da Akþener üstlenmiþ görünüyor.
Bahçeli’nin milliyetçiliðini beðenmediði için MHP’den ayrýlanlar, CHP ve HDP sentezinden nasýl bir milliyetçilik çýkarmayý planlýyor?
Emperyalistler ve yerli lejyonerleri için 2019 gerçekten son ümittir.
Hiçbir etik kural tanýmadan, her türlü siyasi ve toplumsal operasyonu deneyecekler.
Zira, 16 Nisan’da alýnan yetkilerin, bu millet için kullanýlmasýný önleyemezlerse, bu ülkeyi bir daha asla durduramayacaklarýný çok iyi biliyorlar.
Ama onlarýn deðil, bizim ne yaptýðýmýz önemli.
Bireysel hesaplar ve iç çekiþmeler bana, buzdaðýna hýzla yaklaþan Titanik’teki çýlgýn eðlenceleri hatýrlatýyor.
Millî ve yerli duruþ hiçbir dönemde bu kadar deðerli ama bu kadar da zor olmamýþtý...