“MÝLLÝ EKSEN”in kimseye eyvallahý yoktur, dünya bilsin…

Önce, bir konuda anlaþmamýz gerekiyor: Küresel güçler arasýnda denge zeminleri yakalamaya çalýþabiliriz ama, ana strateji bu deðildir. Herkesin savaþa hazýrlandýðý bir ortamda diplomatik denge arayýþý bir yere kadardýr, askeri ataklar ile desteklenmezse, inisyatif kaybýna yol açar. 

Batý-Doðu hattýnda çatýþma ekseni oluþmaktadýr, dikkat etmemiz gereken, “milli eksen” zeminini güçlendirmektir. 

Çünkü, tarihin kýrýlma noktasýnda gördüðümüz açýk gerçek, Türkiye’nin, kendi dýþýnda oluþturulan þu veya bu eksende doðal yeri olmadýðýdýr. “NATO’dan çýkan Türkiye’nin Avrasya’ya geçiþ yapacaðý” lafý safsatadýr, kimse,“güçlü ve Kuvvayý Milliye’nin rotasýnda hareket eden” Türkiye’yi yanýnda görmek istemiyor. 

Denge unsuru, “güçsüz Türkiye”dir…

Amerika, artýk, Türkiye’yi kaybettiðini bilerek davranýyor. Ýzlediði rota çok basittir: Türkiye’nin önce kendine, sonra da kimseye faydasýnýn olmayacaðý bir hale düþürülmesi!..

Ekonomik açýdan çökertilmiþ, iç gerginlikleri çatýþmaya týrmandýrýlmýþ, hatta, parçalanmýþ Türkiye hedeflenmektedir. Bu plana Avrupa “þimdilik” karþý çýkmaktadýr, Türkiye’nin çöküþünden kaynaklanacak güvenlik riskini çözdüðü an, cephenin önüne koþacaktýr, merak etmeyin. 

Türkiye’nin Batý emperyalizmi ile yaþadýðý çatýþma Rusya ve Çin’in iþine gelmektedir ama, oraya kadar. Çünkü bu devletler de  güçlü bir Türkiye’nin kendi nüfus alanlarýna gelmesini istememektedir.

ABD’li diplomat Jim Jatras’a göre zaten ABD’nin hiçbir zaman müttefikleri olmadý, uydularý (uþaklarý?) oldu!.. Þimdi Türkiye’nin bodrum katýnda hizmetlilere ayrýlmýþ bölümden üst kata çýkma mücadelesi, Washington’u sinirlendiriyor. Pekiyi, dengelerini “güçsüz Türkiye” üzerine þekillendirmiþ apartmanýn diðer sakinleri bu durumdan memnun mu, tabii ki hayýr… 

Milli eksen, ana hedef…

Neo-con/Siyonist cunta, ýsrarla Türkiye’nin NATO’dan atýlmasýný istiyor, amaç,  Doðu Akdeniz-Ortadoðu hattýnda þekillenen belalý stratejik coðrafyada Türkiye’yi “kolay vurulur” bir ülke haline getirmektir. Sonuçta, 21’nci yüzyýlýn kaderini belirleyecek doðalgaz-petrol yataklarýndan konuþuyoruz ve Kýbrýs’ýn yarýsý bizim elimizde… 

Pekiyi, enerji baðýmlýlýðý Rusya-Ýran’a uzanan Türkiye’nin Doðu Akdeniz üzerinden bu baðýmlýlýktan kurtulmasýný Moskova ve Tahran ister mi, geçiniz… 

O zaman, “milli ekseni” sabýr ve fedakarlýkla inþa edeceðimiz bir tarihi zaman diliminden geçiyoruz. 

Bu süreçte “kalýcý düþmanlýklar” ve “güvenilir dostluklar” yoktur, herkes yeri ve zamanýna göre deðerlendirilir. 

Bir ittifaktan çýkýp, diðerinin kapýsýnýn zilini çalmamýz söz konusu deðildir. 

Emperyalizmin ekonomik saldýrýsýnda gideceðimiz kapý yoktur, tek rota, milletin kendisidir, bu aþamadan sonra ne IMF, ne Dünya Bankasý, ne DTÖ ve diðerleri, kanayan parmaðýmýza iþemeyeceklerdir… 

Milli eksen, Türkiye’nin Ortadoðu-Asya-Afrika’daki mazlum uluslar ile kuracaðý baðýmsýz anti-emperyalist eksendir.

BaþkanErdoðan’ýn Malazgirt’teki  “Güçlü olmazsak bize nefes alma imkaný, su içme, bir lokma yemek yeme imkâný vermezler. Üzerimize leþ kargalarý, akbabalar gibi çullandýklarýný siz de görüyorsunuz” sözleri bu gerçeðin ifadesidir. 

Kýbrýs’a yýðýnak yapýn…

Ana çatýþma alaný, Kýbrýs merkezli Doðu Akdeniz’dir. Libya’dan baþlayýp Suriye-Irak sýnýrýna dayanan büyük bir çatýþma alanýndan söz ediyoruz. ABD Suriye’den çýkmayacaðýný açýkladý, Ýran Þam’da yeni askeri anlaþma imzaladý, Rusya NATO’nun karþýsýna donanma yýðdý, Beyazsaray güvenlik danýþmaný Bolton’un Kudüs ziyaretinde Ýran’a karþý ABD-Ýsrail askeri ittifaký güçlendirildi. 

Bütün bu güçlerin birleþtiði tek noktasý ise, Türkiye’nin bölgede etkisiz, hareketsiz bir unsur halinde tutulmasýdýr, geçiniz.

Kýbrýs’a askeri yýðýnak baþlamalý, özellikle karadan-denize, karadan-havaya füze bataryalarý ile tahkim edilmelidir. Ýdlib-Münbiç hattýnda El-Kaide ve PKK terör örgütlerine karþý askeri harekatlar için kimsenin iznini beklememize gerek yok, tanklar yürümelidir. 

ABD’nin PKK’yý Kuzey Suriye’de radarlarla korumaya aldýðý, Rusya’nýn askerimize emanet bir bölgede savaþ hazýrlýðý yaptýðý bir dönemde, kimseye eyvallahýmýz yoktur.