Bu gazetecinin ismi Amberin Zaman... Kendisiyle müþerref olduðumuzu hatýrlamýyorum. “Turuncu liberaller”le cephe arkadaþlýðý yaptýðýmýz 2010 referandumu öncesinde siyaseten örtüþtüðümüz anlar olmuþtur...
Liberal kesim (Soros’un kuruluþlarýyla irtibat halinde olan turuncu arkadaþlardan söz ediyorum) meseleye daha çok Batý ve AB eksenli bakýyordu. Mahut anayasa deðiþikliði, çünkü en çok Batý tarafýndan destekleniyordu...
Daha önce de yazmýþtým:
Bizim bu anayasa deðiþikliðini desteklememizin temel gerekçesi, yargýdaki “arka bahçe” düzenine son verecek umdeleri içeriyor olmasýydý. Ama sonuç öyle olmadý. Deðiþiklikle birlikte, baþka tür bir “arka bahçe” düzeni ortaya çýktý; yargý alaný, tüm kurumlarýyla birlikte FETÖ’nün eline geçti.
Batý ve AB ülkeleri iþin bu yönünü destekliyordu iþte...
Doðal olarak, Amberin Zaman gibi figürler de, Batý’nýn desteklediði bir þeyi desteklemiþ oluyordu.
FETÖ düzeni sarsýlýnca (siyasi iktidar yargýdaki FETÖ gerçekliðini fark edip açýk mücadele yolunu seçince), turuncu liberaller AK Parti’den koptu ve FETÖ’nün patronajýndaki bir düþünce zeminine kaydý. Doðal olarak Amberin Zaman da muhalefete geçmiþ oldu.
Muhalif Amberin Zaman için söyleyebileceðim tek þey þu olabilir:
Her tarafý muhalif olsa ne yazar!
Küçümseyerek, Amberin hemþiremizin tamamen etkisiz bir eleman olduðunu anlatmaya çalýþmýyorum. Sadece küçümsüyorum. Çünkü Amberin Zaman, hitap ettiði kesim üzerinde etki uyandýran bir isim. Görevini yapýyor...
Görevi ne mi?
Görevi, sürekli Türkiye aleyhinde olmak ve vatandaþý bulunduðu ülkeyi (ve elbette yöneticilerini) küçük düþürmek, itibarsýzlaþtýrmak... Bunu da birtakým “yalanlar” üzerinden yapmak...
Hemþiremiz, yazdýðý mecralarda böyle þeyler yapýyor...
Böyle þeyler yaptýðý için de, giderek bir “milli güvenlik sorunu”na dönüþüyor.
Son paylaþýmlarýndan bir örnek sunmak istiyorum: “IÞÝD karþýsýndaki en etkili güç, Suriyeli Kürtler. Ýster hain diyebilirsiniz ne isterseniz diyebilirsiniz ama gerçek bu. YPG ve SDG, IÞÝD'e karþý en etkin güç olduðu için ABD iþbirliðini onlarla yapýyor ama bunu söyleyince hain sayýlýyorsun. IÞÝD'e karþý en etkin güç olan YPG ve SDG'ye saldýrmaya devam edilecek mi acaba?”
Esasýnda þunu diyor: “Amerika’nýn emrine uyun, terör örgütü PKK’yla savaþmayý býrakýn.”
Þimdi öðreniyoruz ki, bu satýrlarý yazmýþ/yazabilmiþ Amberin Zaman’ýn basýn kartý iptal edilmiþ.
Niçin?
Milli güvenlik politikalarýnda zaaf oluþturduðu için...
Bu iptalin “isabetli” ve “geç kalmýþ” bir karar olduðunu düþünüyorum.
Çünkü Amberin Zaman gibi figürler, bir “paket” çerçevesinde konuþuyor. MÝT TIR’larýna yönelik baskýn, “Türkiye DEAÞ’a silah gönderiyor” tezviratlarý, CHP ve HDP’nin bu tezvirat üzerine bina ettiði siyaset, ABD’nin PYD’ye gönderdiði “yardým bombalarý ve silahlarý”, yine ABD’nin Fýrat Kalkaný Harekâtý’ndan sonra (hava desteði sunmayarak) DEAÞ’a yaptýðý zýmni yardým bu “paket”in muhteviyatýný oluþturuyor.
Kendisini milli güvenlik sorunu haline getirmiþ arkadaþlar (buna Can Dündar gibi firariler de dahildir), Türkiye’de patlayan bombalarýn YPG’ye gönderilmiþ yardým malzemeleri arasýndan çýktýðýný bilmiyorlar mý?
Bilmez olurlar mý hiç?
DEAÞ’a karþý en etkin mücadeleyi Türkiye’nin yürüttüðünü, PYD’nin bu konuda kýlýný dahi kýpýrdatmadýðýný, esasýnda DEAÞ’ýn PYD’ye alan açmak için çakma iþgal hareketlerine itildiðini (Kobani, Tel Abyad ve Menbiç’te olduðu gibi) bilmiyorlar mý?
Bilmez olurlar mý hiç?
Diyorum ya, biliyorlar ve “görevlerini” yapýyorlar.
Hadi onlar görevlerini yapýyor... Bizler, “PYD’nin DEAÞ’a karþý savaþtýðýna iliþkin bir kanýt gösterin” dediðimizde hop oturup hop kalkan Ahmet Davutoðlu taraftarlarý (ki, biri yakýn zamana kadar Karar gazetesinin yazarlarý arasýndaydý) hangi görevi ifa ediyor?
Bunun bir açýklamasý var mý?