Mustafa KARAALİOĞLU
Mustafa KARAALİOĞLU
Tüm Yazıları

Milli irade böyle konuşur

Siyasi tarihimizin değişmez bir tecrübesi var... Toplum ne zaman darbe görürse veya darbe kokusu alırsa o zaman gerekeni yapıyor.Dün, tarihin 30 Mart 2014 olarak kaydettiği gün de bunu yaptı. Türkiye, darbe varsa demokrasinin de olduğunu tarihe ve dünyaya gösterdi. 

Evet, bu toprakların, bu toplumun; Türklerin, Kürtlerin, Alevilerin, Sünnilerin, azınlıkların, çoğunlukların, hepsinin birden taşıdığı yüksek bir demokrasi duygusu var. Bu, en gergin zamanlarda, en endişeli mevsimlerde bile kaybolmayan bir duygudur. Tepeden inmecilerin, laikçilerin, eski sermayenin, eski seçkinlerin, ötekini tanımayanların, bencillerin, şımarıkların, züppelerin anlayamayacağı bir duygudur. Güçlüdür, sarsıcıdır, yakıcıdır...

Sokakta coşmaz, sokakta coşanı bir yere kaydeder...

Yakın yıkmaz, yakıp yıkanı hafızasına nakşeder...

Ağzını bozmaz, küfretmez; küfredeni affetmez...

Bağırıp çağırmaz, bağırıp çağıranı deftere yazar...

Din ticaretinden hazzetmez, yapanları okyanus ötesinden bile tanır...  

Vesayet rüyası görmez vesayetçiyi hangi kıyafetle gelse iyi tanır...

Sandığı bekler; bir konuşur pir konuşur.

O duyguyu tanımayan, tanımazdan gelen tecrübeyle sabittir ki çok acı çeker.

30 Mart işte bu duygunun, bu sarsılmaz demokrasi iradesinin zaferidir.

Toplum, askere, yargıya, Ergenekon’a, Balyoz’a vermediği şeyi; vesayeti “cemaat”e de, cemaatin ortaklarına da vermedi. Asker postalının imtiyazını çoktan kaybeden CHP’nin cemaat atına binerek yaptığı saldırıyı da püskürttü.

Milyonlar, Gülen ve grubunun mistik darbe rüyasını sandığa gömdü.

Erdoğan siyasi becerisiyle, siyasal tarihimize benzersiz bir seçim zaferini daha kaydetti. 2009’da yüzde 38.5 alan ve oradan merkezi iktidarda yüzde 50 bandına ulaşan AK Parti, bugün itibariyle doğal tabanının yüzde 55 bandına dayandığını gösterdi.

Milyonlar, tapelere, montajlara, kara propagandalara değil ülkenin dününe bugününe ve yarınına bakarak karar verdi. Çünkü, toplumun umudu vesayet veya darbe değil demokrasidir.

Dün sadece vesayetçiler değil vesayet medyası da sandığa gömüldü. CHP Basın büroları, paralel organizasyonun halkla ilişkiler şirketleri gibi çalışan medyanın artık bu ülke insanlarına söyleyecek sözü kalmamıştır. Yalanın, çarpıtmanın, kampanyanın, montajın medyası artık tarih olmuştur, tape gazeteciliği bir utanç sayfasından ibaret kalacaktır.  

30 Mart demokrasinin benzersiz bir zaferidir. Demokrasiye sahip çıkanlar da sadece demokrasi talep etmektedirler. Bu kadar açık, bu kadar gerçek...

Hayırlı olsun.