Mustafa Nihat Yükselir
Mustafa Nihat Yükselir
Tüm Yazýlarý

Milli iradenin sandýða yansýmasý için Bedelli Askerlik

Sayýlarý 1 milyona yaklaþtýðý söylenen  ‘Bedelli Askerlik’ bekleyen gençler  " Artýk sorunumuz çözülsün" diyerek Bedelli Askerlik Platformu imzasý ile bir açýklama kaleme aldýlar.

Daha öncede bu köþede gençlerin beklentisini dile getiren bir yazý kaleme almýþtým. Ancak bu açýklamada göz önüne serilen trajedi ve doðan sonuçlar sebebi ile bu konuyu tekrar gündeme getirme ihtiyacý hissettim.

Gençlerin Bedelli Askerlik Platformu imzasý ile yazdýklarý açýklama, GBT uygulamasý ile sorunun büyük bir trajediye dönüþtüðünü gözler önüne seriyor. 

Bu gençler bu uygulama yüzünden seyahat etmekten, doktora gitmekten, trafik polisinden korkar hale gelmiþ,  adeta hapis hayatý yaþýyorlar.

Bildirinin en can alýcý kýsmý ise bu sorunun, yaklaþan Cumhurbaþkanlýðý seçimlerini etkileyecek olmasýdýr.

Büyük bir korku ve panik yaþayan bu gençlerin seçimlerde ( GBT sorgulamasý yapýlmayacak denilse bile)  oy kullanmayacak olmasýdýr. Yani milli iradenin tam sandýða yansýmasý için bedelli askerliðin seçim öncesi ivedilikle gündeme alýnarak çözülmesi gerekiyor.

Yetkililerin yaklaþan Cumhurbaþkanlýðý seçimlerini göz önüne alarak bu konuyu bir daha gündeme alarak çözeceklerini umut ediyorum.

Buradan konunun daha iyi anlaþýlmasý için, ‘Bedelli Askerlik’ bekleyen gençlerin Bedelli Askerlik Platformu imzasý ile kaleme aldýðý açýklamayý ilgililerin bilgisine sunuyorum.

Ýþte o açýklama...

30 Mart 2014 Yerel seçimleri öncesinde Milli Savunma Bakanýmýz Sayýn Ýsmet Yýlmaz tarafýndan iþaret edilen Nisan ayýnýn üzerinden 2 aya yakýn bir süre geçmiþ olmasýna raðmen bedelli askerlik konusunda hiçbir adým atýlmamýþ olmasý bu konudaki endiþeleri giderek artýrmýþ ve telafi edilmesi oldukça zor birçok problemin meydana gelmesine neden olmuþtur.

Hayatýnda trafik cezasý dahi yememiþ, üreten, çalýþan, vergi ödeyen, çocuklarýný büyüten, hasta anne ve babasýna bakan masum genç insanlar kendi polisinden kaçar duruma gelmiþtir. Hasta çocuðunu GBT korkusu ile hastaneye götüremeyen, ticari hayatý gereði zorunda olduðu þehirler arasý seyahatlere çýkamayan, çýksa bile gittiði þehirlerde otelde konaklayamayan gençlerimizin önlerinin açýlmasý hususunda atýlmayan adýmlar yüzünden adeta toplumsal bir travma yaþanmaktadýr.

Hayata genç yaþta atýlmaktan baþka bir suçu olmayan masum gençlerimizin pek çoðu bu sorun yüzünden iþinden olmuþ, evine ekmek götüremez, eþine ve çocuklarýna bakamaz hale gelmiþtir. Aile hayatýný ve iþ yaþamýný tehdit eden bu sorunun çözümü uzadýkça sorunun sosyolojik maliyeti de artmaktadýr.

Söz konusu sorun yüzünden; ihracat yapan, üretime katýlan, düzenli vergisini ödeyen, istihdam saðlayan, katma deðer yaratan ve bizzat devletin kurumlarýna hizmet eden gençlerimiz kendi polisi tarafýndan GBT'de aranmakta ve adeta kaçak hayatý yaþamaktadýr.

30 Mart 2014 seçimlerinde ülkemizin içinde bulunduðu durumda GBT ile yakalanma korkusuna raðmen sandýklara giderek milli iradeye sahip çýkan gençlerimiz, kendilerini her zamankinden daha fazla yalnýz, sahipsiz ve unutulmuþ hissetmektedir.

Oysa sorunun çözümü týpký 2011'de uygulandýðý gibi oldukça basittir.

Artýk savaþlarýn silahla deðil ekonomi politikalarý ile yürütüldüðü günümüzde Türkiye genç nüfus avantajýný üretime yansýtamamakla aksine 12 ay boyunca kýþlalarda bu dinamizminin önüne geçmektedir. Temel eðitimin 21 gün olduðu askerlik sisteminde gençlerimiz geri kalan 344 gün boyunca üretime katýlamamaktadýr.

Türkiye'de nüfusun en verimli çað kabul edildiði 25-35 yaþ arasýnda 6 milyon 494 bin gencimiz farklý dönemlerde üretimden ve ailelerinden koparak atýl hale gelmektedir.

Genelkurmay Baþkanlýðý tarafýndan açýklanan resmi sayýlara göre Türkiye'de hali hazýrdaki asker ihtiyacýna ilave olarak yaklaþýk 100 bin kiþilik bir ihtiyaç fazlasý asker silah altýndadýr. Üretime katýlýp katma deðer saðlamak, vergi ödemek ve iþlerinin baþýndan olmak yerine bu gençlerimiz 1 yýl boyunca devletin imkanlarý ile kýþlalarda atýl vaziyette beklemektedir.

Haziran ayý itibariyle asker ve yoklama kaçaðý durumunda olan gençlerimizin sayýsýnýn yaklaþýk 750 bin civarýnda olduðu bilinmektedir. Bu rakam hali hazýrda ordudaki er ve erbaþ sayýsýnýn (Nisan itibariyle 328 bin asker)2 katýndan fazladýr. Hatta bu rakam ordumuzun subaylar dahil toplam mevcudu olan 628 bin askerden de fazladýr. Söz konusu 750 bin kiþi belirli bir sistem dahilinde askere alýnmaya çalýþýlsa bile mevcut askere gitmek isteyenlerle beraber bu rakamýn eritilmesi bile 5 yýldan uzun sürecektir. Kaldý ki bugün bile ordunun asker ihtiyacý her celp döneminde fazlasý ile karþýlanmakta, askere gitmek isteyenlere birkaç celp dönemi sonrasýna sevk iþlemi yapýlmaktadýr.

Tüm bu geliþmeler ýþýðýnda bedelli askerliðin yeniden gündeme gelmesinin hem Türkiye, hem TSK hem de gençlerimiz için son derece faydalý olacaðý görülmektedir.

2011 yýlýndaki düzenlemede GBT sýkýntýsý yokken, yaþ sýnýrýnýn yüksekliði ve bedelin fazlalýðý gibi unsurlara raðmen katýlým yüzde 16 civarlarýnda gerçekleþmiþ ve toplamda 70 bin gencimiz uygulamadan yararlanmýþtýr. Ancak söz konusu yaþ sýnýrý ve ücretin sorunu çözmediði o dönemde 450 bin olan bakaya sayýsýnýn bu yýl GBT uygulamasýna raðmen 750 bine çýkmasýndan anlaþýlmaktadýr. Bu bakýmdan daha makul bir yaþ ve fiyat ile konunun yeniden deðerlendirilmesi AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Sayýn Numan Kurtulmuþ'un da defaten ifade ettiði üzere zaruri hale gelmiþtir.

Bu durum konu ile ilgili tarafsýz kamuoyu araþtýrma þirketlerinin yaptýrdýðý anketlerde de açýkça görülmektedir. Mayýs ayýnda yapýlan araþtýrmaya göre Türk Halkýnýn %60,5 bedelli askerlik uygulamasýný desteklemektedir.
Askeri vesayetin bittiðine inandýðýmýz, 2023 hedefleri doðrultusunda her zamankinden daha fazla çalýþmaya ve üretmeye ihtiyacýmýz olduðu bu dönemde; gençlerimizin önünün açýlmasý, yaklaþan Cumhurbaþkanlýðý seçimlerinde milli iradenin sandýða yansýmasý ve gençlerimizin kendi polisinden kaçmak zorunda kalmadan özgürce ailelerinin baþýnda kalabilmeleri açýsýndan bedelli askerlik uygulamasýnýn bir an önce yeniden ele alýnmasý hususu gündemin en önemli maddelerinden birisi olmayý hak etmektedir.

Makinelerin ustasýz, çocuklarýn babasýz, bakýma muhtaç anne-babalarýn evlatsýz, iþsiz ve kirada olan kadýnlarýmýzýn eþsiz kalmamasý, ailelerin daðýlmamasý, iþ yerlerinin kapanmamasý ve her þeyden önemlisi gençlerimizin geleceðe dair heyecanlarýnýn yitirmemesi için bir an önce çözüme kavuþturulmasý gereken bu sorunun kýsa sürede gündeme alýnmasý hayati önem taþýmaktadýr.
Kamuoyuna saygý ile duyurulur.

Bedelli Askerlik Platformu

3.Havalimaný'nýn adý Selahaddin Eyyubi olsun

Temel atma töreninde konuþan Baþbakan Erdoðan, “Ýstanbul'a yapýlacak olan 3. Havalimaný'nýn dünyanýn en büyük havalimaný olacak” demiþti.

3. Havalimaný 2018'de tamamlandýðýnda 150 milyon yolcu taþýma kapasitesine sahip olacak ve 10 milyar 247 milyon Euro’ya mal olacak.

Yap-Ýþlet-Devret modeliyle ihalesi gerçekleþtirilen üçüncü havalimaný tamamlandýðýnda yýllýk 150 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak.

Böylesi büyük bir projenin geçekleþtirilmesi toplumda büyük bir memnuniyet ve ilgi ile karþýlandý.

Bu ilginin bir sonucu olarak, bu esere konacak isim de tartýþýlmaya baþlandý.

Bu konuda birçok öneri konuþulur oldu.

Bir okurum da bu konu ile ilgili hassasiyetini ve önerisini bana yazarak dile getirmiþ.

Okurum Hakan Bey ‘Þimdilik (3.) Havalimaný'nýn adý Grand Airport olarak anýlýyor. Havalimanýnýn yerli isim olmasý öncelikli tercihimiz. Bu konuda önerim Selahaddin Eyyubi Havalimaný olmasýdýr. Bu deðerli sultan ne yazýk ki tarih kitaplarýmýzda yeteri kadar anlatýlmamýþ, yabancý tarihçiler tarafýndan bizlerden daha iyi anlatýlmýþ ve tanýnmýþtýr. Deðerli Sultan Selahaddin'e ölümünden 921 yýl sonra bu niþanýn takýlmasý ve adýnýn havalimanýna verilmesi çok önemli ve yerinde olacaktýr. Selahaddin Eyyubi Türk, Kürt ve Ýslam sentezinin ender ortak deðerlerindendir ve gerçek barýþýn çimentosu olacaktýr. Eðer bu düþüncemi siz de tasdik ediyorsanýz ricam bunu köþenizde dile getirin. Teþekkür ederim’ diyor.

Bana da çok sýcak gelen Hakan Bey’in önerisini yetkililerin dikkatine sunuyorum.

Bizden önermesi. Takdir sizin.