2016 Avrupa Şampiyonası finallerinde başarısız olup gruptan çıkamayan Milli Takımımız’da bu başarısızlığın faturası Teknik Direktör Fatih Terim tarafından, kendisine değil de başta Arda Turan olmak üzere bazı önemli isimlere kesilince ister istemez Fatih Terim üzerine yapılan eleştiriler de Hırvatistan ile oynanan maçın da önüne geçti.
Dünya Kupası’na gidebilmek için oynayacağımız çok önemli maçlar öncesinde böylesine keskin bir biçimde gençleştirmeye gitmek ve çok deneyimli bazı isimleri kadro dışı bırakmak Fatih Terim adına da çok önemli bir kumardı. Milli Takımımız’da sahaya çıkan savunma dörtlüsünün üçü kendi takımlarında forma şansı bulamayan oyunculardan oluşurken Kaan ve Okay’ın ilk onbirde yer alması ise ilginç tercihlerinden bazılarıydı.
Oyunun ilk yarısında kalabalık savunma yaparak kapanan ve Emre Mor’un kişisel gayretleri ile gol bulma anlayışı içinde oynamaya gayret eden ancak “işte gol olacak” diyebileceğimiz pozisyon yaratamayan, buna rağmen soyunma odasına mutlu giden Milli Takım izledik.
İlk yarıda Hırvatlar’ın üç topunun takımımızın kale direklerinden dönmesi ve son anlarda Hakan Çalhanoğlu’nun serbest vuruşunun Hırvat oyuncunun kafasından rakip ağlara gitmesi bizim adımıza büyük şans içeren pozisyonlardı. Oyun genelinde takımımızın en iyisi savunmada hatasız oynayan Mehmet Topal’dı.
Gençleşen Milli Takımımız’da mücadele etmeye gayret eden orta alan oyuncularımızın en büyük eksikliği ise yaratıcılıktan yoksun olması. Şu anda kendi takımındaki form durumu ile Arda Turan, Milli Takımı derleyip toparlayacak tek oyuncudur.
Polonya’nın son dönemde Avrupa’da önemli maçlar yönetmeye başlayan ve Fransa 2016’da oynanan maçlarda da düdük çalan hakemi Szymon Marciniak’ın aleyhimize verdiği penaltı kararında İsmail Köybaşı’nın, top ile ceza alanı dışına doğru gidecek olan rakibine yaptığı acemice bir müdahale ve bunu fırsat bilen Modric’in kendisini kolayca yere bırakması vardı.
Polonyalı hakem Marciniak sarı kart göstermesi gereken bir Hırvat oyuncuyu es geçerken hata yaptı.
