Burak’ýn kafa golüyle maçýn ilk dakikalarýnda öne geçtik. Erken gol attýk, sonrasýnda Slovenya’nýn baskýsýný yemeye baþladýk. Maçýn belirli bölümünde kendi yarý sahamýza savunma adýna çýkamaz hale geldik. Slovenya’dan Beric’in gollük þutunu Volkan Babacan iyi kurtararak rakibe beraberlik þansý vermedi ve ilk yarý bu pozisyonla bitmiþ oldu.
Milli Takýmýmýz, Burak’ýn attýðý golden sonra çok önemli pozisyonlar buldu ama golü bulmakta beceriksiz kaldý. Örneðin Volkan Þen ikinci yarýda rakip kaleciyi geçtikten sonra vurduðu topu direðe çarptýrarak dýþarý atmýþ olmasý baþarýsýzlýk örneðiydi. Milli Takým seviyesine kadar gelmiþ bir futbolcunun böylesine basit gol kaçýrmasýný asla kabul edemeyiz.
Kalecimiz Volkan Babacan’ýn ise bir deðil birkaç tane çok önemli gol pozisyonlarýna izin vermeyen kurtarýþlarýný izledik. Golümüzü atan Burak kardeþimizi bundan dolayý tebrik ederim. Ama her topla buluþtuðu zamanda bile yerden kalkmayýþýný da hayretlerle izledim. Bir golcü futbolcunun direncinin fazla olmasý lazým. En ufak temasta yerde olmamasý gerek. Direncini gol yollarýnda daha iyi kullanýrsa o zaman beklentilerimize de cevap verecek oyuncularýmýzýn baþýnda gelir.
Kýsacasý böylesine hazýrlýk maçlarý gelecek adýna sadece baþarýya açýlan yolda sýkýntýlarýný giderebilmek için Milli Takýmýmýz’ýn daha aktif daha fazla gol pozisyonu üreten görüntüleri sergilemesini beklerdik. Hazýrlýk maçý der geçerim. Kazanmanýn güzel olduðunu da söylerim. Ama turnuvada oynanacak maçlarda milli tamýmýmýzý daha agresif, daha skora yaklaþan, pozisyon üretimi aðýrlýklý futbol beklentisi içerisinde olurum. Umarým bu Milli Takýmýmýz, Fransa’daki Avrupa Þampiyonasý’nda beklentilerimize iyi futlol oynayýp kazanan duruma gelmesiyle bizi gururlandýran olur.