Geçtiğimiz hafta yazılarımızda şu satırlara yer vermiştik: 'Yerli ve milli' sloganının pandemiyle birlikte önce sağlık, sonra ise hemen hemen tüm sektörlere sirayet etmesi sonrası 'tekno şeytanlık' olayıyla birlikte 'siber güvenlik' alanında da bir tür 'uyanışa' sebep olması kaçınılmazdı.
Türkiye gibi 'tedbir' anlamında 'Siber Güvenlik Teşkilatı' kurulmasından 'yerli ve milli' teknolojilerin geliştirilmesine kadar geniş bir yelpazede siber uzay ve yapay zeka ulusal politikası oluşturma hamleleri de yapıcı hamleler olarak karşımıza çıkıyor."
Bu hamlelerden birini daha ele alalım: Milli Teknoloji Hamlesi ve Dijital Türkiye hedefleri doğrultusunda hazırlanmış olan 'Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi (UZYS) 2024-2025 Eylem Planı'.
Yapay zeka konusunda önde gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi öncülüğünde tüm bakanlıklar ile ilgili kurum ve kuruluşları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının geniş katılımıyla güncellendiği duyurulmuş Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz tarafından.
Eylül ayında mevcut paradigmayı değiştirici 'Tekno Şeytanlık' saldırısı dahil olmak üzere yaşanan gelişmeler ve ulusal ihtiyaçlar ışığında kapsamlı toplantılar sonucunda hazırlanan bu çalışma gerçekten 'zamanlama mükemmel' sözünü doğrular nitelikte.
71 eylemden oluşan UYZS Eylem Planı 71 eylemden oluşurken uygulanmaya başlama tarihi ise 24 Temmuz 2027 yani 'Tekno Şeytanlık' saldırısından 2 ay önce. Yani Türkiye bu konuda da 'ön almış'. Atalarımızın dediği gibi 'erken kalkan yol almış'.
Gelin biraz da içeriğini inceleyelim UYZS Eylem Planı'nın.
Ana başlıklar şunlar:
-Türkçe büyük dil modelinin geliştirilmesi,
-Küresel firmalarla bilgi ve tecrübe paylaşımına yönelik iş birliklerinin ilerletilmesi,
-Yapay zekâ girişim ekosisteminin geliştirilmesi,
-Yapay zekâ alanında yetkin işgücünün artırılması,
-Yerli yapay zekâ uygulamalarının çoğaltılması,
-Türkiye'yi 'küresel oyuncu' haline getirecek işlemci altyapısının geliştirilmesi.
Tabii teknoloji durmadan değişiyor; e tabii 'eylemler' de değişecek şekilde 'dinamik güncellemeler' yapılması öngörülüyor paydaşlarla işbirliği içinde olarak. Ve bu çağda 'hız' her şey; eylemlerin hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi de hedefleniyor.
Hedefler gerçekten çok 'iddialı' ve tam da 'olması gerektiği gibi'.
