Pakistan’ýn, 9 Haziran 2017’de Hindistan ile birlikte Þangay Ýþbirliði Örgütü tam üyesi olmasýndan hemen sonra, Avrasya için bu son derece stratejik adýmý atmýþ olan Baþbakan Navaz Þerif’in bir “yargý darbesiyle” görevden uzaklaþtýrýlýp, ömür boyu siyaset yasaðý ile karþýlaþmasý bir “tesadüf” veya sürmekte olan bir “yolsuzluk” davasýnýn doðal sonucu olarak görülebilir mi, hayýr!..
Sözünü ettiðimiz þahýs, bundan önce de iki kez, Pakistan ordusunun darbesiyle görevden uzaklaþtýrýlmýþ, dönüp-dolaþýp iþbaþýna gelerek, ülkesi tarihinde ilk kez darbecilerden de hesap soran bir karakter...
2013 yýlýnda, kendisini deviren General Pervez Müþerref’i, anayasayý çiðneme suçundan mahkemeye sevk eden bir siyasetçi. Pervez Müþerref, yine ne garip tesadüf(!) ki, hayatýný, Ortadoðu’da bütün pisliklerin arkasýndan çýkan Birleþik Arap Emirlikleri’nde sürgün olarak sürdürüyor. Filistin’den sürgün edilmiþ CIA-Mossad iþbirlikçisi, 15 Temmuz darbesinin “para aktarýcýsý” Muhammed Dahlan ile ayný statüde yaþýyor!..
Þerif, Müþerref’i mahkemeye sevk ettiði andan itibaren ordusuyla baðý koptu. Kendisinden hesap sorulmasýndan hoþlanmayan ordunun, seçilmiþ baþbakana karþý muhalefet gösterilerinin yanýnda yer aldýðý, Anayasa Mahkemesi’ne de “bitirin þunun iþini” baskýsý yaptýðý biliniyordu, yargýçlar kendilerine verilen görevi yaptýlar!..
CIA-ABD Hazine Bakanlýðý hattýndahazýrlanmýþ, FETÖ piyonu kullanýlarak tezgahlanmýþ 17-25 Aralýk “sivil görünümlü darbe teþebbüsü” baþarýya ulaþsaydý, Türkiye de benzer bir senaryo ile karþýlaþmýþtý, burada baþaramadýlar, Pakistan’da tutturdular...
Kuþkusuz, Þerif’in tek “suçu”(!) Þangay’a tam üye olmak deðildi, 15 Temmuz sonrasýnda Türkiye’deki demokratik direniþin yanýnda yer almýþ ilk dünya liderlerinden biriydi, son Katar Krizi’nde ise, Suudi Kral’ýn, “ya bizdensin ya da düþman” baskýsýna karþý baþarýyla direnmiþ, konumunu Türkiye’ye yakýn bir noktada belirlemiþti...
Bu kadar “suç”(!) emperyalizm açýsýndan çok fazla, Brezilya’nýn “çizmeyi aþan” eski cumhurbaþkaný Dilma Roussef gibi “götürülmesinde” yarar görüldü, gördüðüm kadarýyla iki ülkede “iþlem tamamdýr...”
PAKÝSTAN’I PARÇALAMA SÜRECÝNÝN BAÞLANGICI...
Pakistan, nükleer silaha sahip tek Müslüman ülke olarak, neo-con/siyonist lobinin hedefindeki bir ülkedir.Amaçlarý, etnik-dini “suni gerginlikleri” yükseltilmiþ Pakistan’ý parçalayýp, parçalanma sürecinde müdahale ederek nükleer silahlarýna el koymaktýr. Baþlatýlan operasyonun hedefi budur.
Brezilya’da yaþanýlan “meclis darbesi” sonrasý bu ülke nasýl karanlýk bir bataða sürüklenmiþ, ekonomisi çökmüþ, sosyal gerginlikleri toplumsal çatýþma noktasýna týrmanmýþ, özellikle eski sol baþkan Lula zamanýnda güçlenen küresel kimliði yerle bir olmuþsa, artýk Pakistan’ý bekleyen senaryo da budur... Tabii, Ankara’da karýþmadýk iþ býrakmamýþ Büyükelçi Bass’ýn tam bu noktada Afganistan’a tayin edilmesi de önemli bir iþarettir.
TÜRKÝYE, ÇÝN’LE BÝRLÝKTE MÜDAHÝL OLMALI...
Pakistan, Hindistan Baþbakaný’Mori’nin “tarihi” olarak nitelenen 4 Temmuz 2017’deki Ýsrail ziyaretinde, “güçlü ve kalýcý Hindistan-Ýsrail stratejik iþbirliðinin” ötesinde “Hindu-Yahudi kardeþlik anlayýþýndan” söz ettiði bir dönemde emperyalist “kaos senaryosu” ile karþýlaþmýþ durumda...
Yalnýz býrakamayýz... Tüm gücümüzle, Pakistan’ýn siyasi/ekonomik istikrarýnýn yanýnda yer almamýz, bunun için kardeþ devletin kadrolarýyla birlikte bir “master plan” yapmak zorundayýz, bu konuda en büyük müttefikimizin Çin olacaðý açýk gerçektir, Ankara-Pekin hattýnda Asya iliþkilerine dönük kurulacak bir “kýrmýzý hat” hayati önem kazanmaktadýr.
VENEZUELLA ÝÇÝN ALARM!..
Erdoðan, 15 Temmuz emperyalist saldýrýsýndan hemen sonra çok önemli mesajlar içeren bir görüþme yaptý, CIA Baþkaný Pompeo’nun nihayet, “devirmeye çalýþýyoruz” itirafýnýn hedefindeki Venezuella lideri Maduro ile Ýstanbul’da 10 Ekim 2016’da görüþtü. Pompeo’nun itirafý, emperyalizmin o ülkede Mýsýr darbe senaryosunu tekrarlamaya çalýþtýðýný göstermesi açýsýndan önemli...
Maduro’nun son açýklamalarýndan birinde, ülkesindeki CIA destekli saðcý güçlere, “darbeye kalkýþýrsanýz, sonunuz, Erdoðan’ýn yaptýklarýnýn yanýnda bebek iþi kalýr” demesi de 15 Temmuz anti-emperyalist demokrasi direniþimizin artýk, küresel bir anlam kazandýðýnýn açýk ifadesidir...
Türkiye Venezuella’yý yakýn takipte tutmalý...
Bizim “arka bahçemizi” karýþtýrmaya çalýþanlar, kendilerinin “arka bahçesinde” de iþlerin yolunda gitmeyeceðini bilmeleri gerekiyor...
