Mormonlar... Selefiler...CIA...

Mormonluk, temelini, 1820’lerde,  Son Zaman Aziz Hareketi’ni kurmuþ din adamý Joseph Smith’in (1805-1844) New York’ta temelini attýðý bir Hýristiyan inanç sistemi. Mormon inancýnýn esasýný, Hýristiyanlýðýn “ilk çaðýna” dönüþ hedefi oluþturuyor. Bu yönüyle, günümüz Suudi Arabistan yönetiminin benimsediði  Vehhabi hareketinin kurucusu Muhammed ibn-Abdülvahap (1703-1792) ile hayli önemli bir benzerliði var Joseph Smith’in.

Mormonlar’ýn inanç sistemi, Yahudi ilahiyatýna çok yakýn olmasýyla da dikkat çekiyor. Mormonlar, Amerikan toplumunun içinde “çok önemli portreler” yetiþtirmiþ bir grup,. Zaten konuya bu noktadan girmemizin ana nedeni de bu.

CIA ve Mormon yapýlanmasý...

Son dönemde, Amerikan yönetiminin üst noktalarýna kadar týrmanmýþ en ünlü Mormon,Gerald Ford ve “baba”George H.W.Bush yönetimlerinde UlusalGüvenlik Baþdanýþmanlýðý yapmýþ Brent Scowcroft. Cumhuriyetçi Parti’nin ünlü ideoloðu Henry Kissinger’in öðrencisi olarak da tanýmlanan Brent Scowcroft’un “baba-oðul”Bush’lar dönemlerinde siyasi gücünü kullanarak Amerikan merkezi Haber alma Teþkilatý CIA’nýn içine çok sayýda Mormon’u yerleþtirdiði ve bu isimlerin “teþkilat” içinde “Mormon mafyasý” olarak adlandýrýldýklarý biliniyor.

CIA ve Selefiler...

Amerika’nýn, Vehhabi-Selefi cihad yanlýsý savaþçý gruplar ile iþbirliði Sovyetler Birliði’nin 1979 yýlýnda Afganistan’ý iþgal etmesiyle baþladý. CIA, Sovyet iþgaline karþý “mücahid” gruplarý örgütlemeyi ve Kýzýlordu’yu “gayrý nizami savaþ” ile köþeye sýkýþtýrmayý hedefliyordu. El-Kaide lideri  Usame bin-Ladin’in bu süreçte CIA ile yakýn çalýþtýðýný biliyoruz. CIA her zaman “cihadist” olarak da adlandýrýlan ve terörü Ýslam adýna verilen savaþýn önemli bir cephesi olarak gören bu gruplar ile baðlantýlý oldu. Özellikle, Afganistan’da baþlayan Müslüman-Mücahid hareketini önce Sovyetler’in, devamýnda da Rusya’nýn içine sokma planýnýn Çeçenistan’da patlamasý bu baðlantýnýn sonucudur. 11 Eylül terör saldýrýlarý sonrasýnda Amerika’nýn yolu Selefi-Cihadist unsurlar ile ayrýlsa da, “CIA’nin bir kanadý” baðlantýlarý hiçbir zaman koparmadý.

Ýki rezil adamýnýn yapýmýný üstlendiði ve doðrudan Ýslam’ýn en kutsal deðerlerini hedef alan  bir kepaze filmin devamýnda yaþanýlan geliþmeler, gözlerin bir anda CIA içindeki Cumhuriyetçi Parti yanlýsý “Mormon mafyasý”na çevrilmesine neden oldu. CIA içindeki bu grubun Demokrat Baþkan Obama’ya dönük komplonun merkezinde yer aldýðý düþüncesi giderek aðýrlýk kazanýyor. Sorun, Bingazi’de Amerikan Büyükelçisi’nin öldürülmesine kadar varan “istihbarat zaafý” nýn yanýnda, Mýsýr, Tunus, Yemen’de, Ýslam’ýn “Sufi” anlayýþýna yakýn yeni yönetimlere karþý yaþanýlan Selefi ayaklanmalarýný kimin önceden planladýðýyla ilgili.  

Sufi-Selefi mücadelesi...

Suriye-Irak hattýnda Sünni-Þii çatýþmasýný yaþayan Müslüman coðrafyasý, kendini bir anda “ýlýmlý-demokratik eðilimleri” öne çýkartan Sufi anlayýþla, ona meydan okuyan Selefi’lerin bilek güreþi karþýsýnda buldu.

Kuþkusuz, Müslümanlar,  Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin Anadolu’dan yükselen ýþýðýna her zamankinden daha çok ihtiyaç duyacak önümüzdeki günlerde. Kendisinden olmayan herkesi düþman görüp, elindeki silahla ortadan kaldýrmaya çalýþan zorba bir anlayýþa O’nun, “Ne olursan ol gel” sözleri Ýslam’ýn gerçek yüzüdür. Belli ki, 21’nci yüzyýlýn kaderini belirleyecek asýl mücadele, Sufi gelenekten gelen Müslüman demokratlar ile Ýslam’ý, bir tür faþizmin zemini haline getirmeye çalýþan radikaller arasýnda yaþanacak. Bu radikallerin Þii veya Sünni olmasý hiç fark etmez...

Obama’dan kim rahatsýz...

Tabii ki, Ýsrail. Obama’nýn Ýran’a dönük politikasý, bu ülkenin, Cumhuriyetçi Parti kanadýndan Amerika’nýn iç siyasetine doðrudan müdahalesi sonucunu doðurdu. Obama’ya yaptýðý “Eylül’de görüþelim” talebine “Hayýr” yanýtýný alan Ýsrail Baþbakaný Benjamin Netanyahu, bir dönem, Boston Danýþmanlýk Grubu bünyesinde yan yana çalýþtýðý Cumhuriyetçi aday Mitt Romney’in kazanmasý için Amerika içindeki bütün gücünü seferber etmiþ durumda.  Obama’nýn Ýran politikasýndan “gizli” rahatsýzlýk duyan ikinci ülke ise Selefi gruplarýn anavataný olarak kabul edilen Suudi Arabistan!..

Yanýtý aranan soru þu: Amerikan Büyükelçisi’nin o dakikada Bingazi’de olacaðýný roketi ateþleyenlere kim söyledi?..

Ýpin ucunu yakaladýk, bu konuya devam edeceðiz...

DÝP NOT: Amerikan Baþkaný olmayana çalýþan Cumhuriyetçi aday Mitt Romney’in de bir Mormon olduðunu ekleyelim de, eksik kalmasýn.