Ülkemizde muhalefet, iktidar ne yaparsa yapsýn bunun yanlýþ olduðunu söylemek olarak algýlanýr. Yani muhalefetin ülkenin sorunlarýnýn nasýl çözüleceðine ait bir projesi yoktur. Bu konuda iktidar ne yaparsa bunun yanlýþ olduðunu söylemek yeterli sayýlýr.
Mesela þu anda dünyada büyük bir deðiþim yaþanýyor ve bunun sonuçlarý her ülkenin konumunu deðiþtirebilir. Yani geçmiþte savaþlarla yapýlan deðiþimler þimdi ekonomik yolla ve küçük ülkeleri birbiriyle savaþtýrarak ya da iç isyanlarla gerçekleþtiriliyor.
Bu konuda iki görüþ vardýr: Bazýlarýna göre her ülkenin kendi tercihleri yönünde davranmasý ve bunlarýn tümünün etkisiyle bir sonuca varýlmasýdýr. Diðer bir görüþ dünyaya egemen olan büyük güçlerin ya anlaþarak ya da çatýþarak bir düzen kurmalarýdýr. Ben ikinci görüþü savunduðum için deðerli bir dostum tarafýndan eleþtirilirim. Ona göre dünya bir kaosu yaþar ve sonuçlar önceden belirlenemez. Mesela tüm dünyanýn soðuk savaþ yaþadýðý günlerde bunun bir düþmanlýk olmadýðýný, ABD ve SSCB’nin aralarýndaki bir anlaþmayla kendi nüfuz bölgelerini muhafaza ettiklerini düþündüm. Eðer bu soðuk savaþ olmasaydý ABD batý, SSCB doðu Avrupa’yý kontrol edemezdi ve her ülke kendi politikasýný belirlerdi. Bir ülkede muhalefet ve iktidar ayný taktiði uygulayabilir.
***
Þimdi geliþmelerin yeniden bu iki ülkenin ortak projesi etrafýnda þekillendiðini düþünüyorum. Muhalefetten söz ederken bunlarý söylememin sebebi muhalefetin dünyadaki geliþmelerle ilgilenmeden sadece iktidarý eleþtirerek görevini yaptýðýný sanmasýdýr. Yapýlmasý gereken büyük güçlerin projelerini anlamaktýr. Ama bunlara hiç itiraz etmeden boyun eðmek gerekmez. Özellikle Türkiye’nin tavrý bu projeyi çok etkiler. Ancak bunu gören güçler önceden ülkenin tavrýný kontrol etmek için hazýrlýk yapmýþlardýr. Bunun yolu ülke ekonomisini kontrol etmek, bu yolla medyayý etkileyerek, hatta inþa ederek kamuoyunu þekillendirmektir. Ancak bu gibi mücadelelerde birbirine rakip olan güçler de vardýr ve ülke içindeki karmaþayý tahrik ederler.
Bunlarý engellemek amacýyla derin devlet adýyla bir yapýyý önerdim ancak bunu kanunsuz iþleri yapan devlet kurumlarý olarak kamuoyuna yansýttýlar. Bana göre dýþ etkilere karþý iktidar, muhalefet, bürokrasi, sermaye sahipleri, aydýnlar birbirinin karþýsýna geçmez ama çözüm için kendi projelerini sunarlar. Bu amaçla problemin ne olduðu, arka planda hangi güçlerin hangi politikalarý uyguladýðý konusunda uzlaþmak gerekir.
Eðer bu güçlerden bazýlarý dýþarýnýn kontrolünde ise anlaþma saðlamak zordur. Çözüm hangi güç iç güçleri daha çok etkiliyorsa onlarýn istediði yönde olur. Dýþarýnýn kontrolünde olmak mutlaka bir iliþki olmasýný gerektirmez. Onlar kendi politikalarýna en uygun kiþiyi üst makamlara getirirler.
Sonuç olarak bir devlet olmak bir bayraðý olmak, sýnýrlarýnýn çizilmiþ olmasýyla saðlanamaz. Ülkeyi idare edecek siyasetçi, bürokrat, kamuoyunu etkileyecek medya ve hepsine þekil verecek sermaye o ülkenin geleceðini düþünmeli ve yaþadýklarý yere baðlý olmalýdýrlar. Muhalefet iktidara gelmek için deðil, ülkenin sorunlarýnýn doðru çözülmesini saðlamak için uðraþmalýdýr.