Münafýklar çetesi

Bir elbise bu... Usta bir terzinin elinden çýkmýþ ve sahiplerinin üzerine “cuk” oturan bir elbise... 

Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn “münafýklar çetesi” ifadesi geçtiðimiz haftanýn en çok tartýþýlan konusuydu. 

Bu ifadeden ya da ithamdan kimler alýnganlýk çýkarmalý? 

Ben bir tahminde ya da öngörüde bulunmak istemem. 

Esasýnda her þey gözümüzün önünde olup bitiyor, roller ve pozisyonlar bütün netliðiyle ortada; dolayýsýyla bu elbiseyi taþýyacak kiþiyi (grubu) tanýmakta güçlük çekmeyeceksiniz. 

Sosyal medya yorumlarýný dikkate alýrsanýz, Erdoðan’ýn “AK Parti’den yanaymýþ gibi” görünenleri iþaret ettiði sonucunu çýkarabilirsiniz. 

Ben yine bir yorumda bulunmak istemiyorum. 

Þu kadarýna söylemem kifayet eder ve meramýmý anlatýr diye düþünüyorum: 

Cumhurbaþkanlýðý hükümet modeline karþý duranlar ve bu deðiþikliðin "AK Parti’nin kuruluþ ilkeleriyle çeliþtiðini" söyleyenler kimlerse, onlardýr münafýklar çetesi... 

Henüz denememiþ, yararlarý ve zararlarý görülmemiþ yeni sisteme karþý, "ille de parlamenter sistem" diye tutturanlar kimlerse, onlardýr... 

Erdoðan’ýn Cumhurbaþkaný seçilmesiyle AK Parti’de alan kaybettiklerini ve buradan doðacak zararýn "güçsüz AK Parti" formülüyle aþýlabileceðini düþünen, dolayýsýyla "Cumhurbaþkaný adayýmýz Erdoðan’dýr ama parlamento seçiminde muhalif partilere oy vereceðiz" diyenler kimlerse, onlardýr... 

Zahiren AK Parti’yi destekleyen (AK Parti'ye yakýn mütalaa edilen), ama yayýnlarýnda sürekli Erdoðan’ý eleþtiren ve Erdoðan’ýn kronik düþmanlarýna tek laf etmeyen, üstelik o “düþmanlarýn” ahlak ve ilke üzerine siyaset bina ettiðini tekrarlayýp duranlar kimlerse, onlardýr... 

Erdoðan’ýn Cumhurbaþkanlýðýna (yine zahiren) onay veren, ama denge-balans sisteminin saðlýklý iþleyebilmesi için parlamentoda çoðunluðun muhalefet partilerinin elinde bulunmasý gerektiðini savunanlar kimlerse, onlardýr... 

Cumhur ittifakýnýn bir parçasýný oluþturan MHP’ye zehir zemberek laflar eden ve bu tür ittifaklarýn demokrasinin ruhuna aykýrý olduðunu yazan, buna mukabil karþýt ittifaký “müthiþ demokratik hamle” diye alkýþlayan, hele CHP’nin “hile, hülle ve sahtekârlýk siyaseti” karþýsýnda kendinden geçenler kimlerse, onlardýr... 

Uzatýlabilir ama bu kadarý da kâfi gelir diye düþünüyorum. 

Detaylý tarif istemeyin. 

Kim olduklarýný biliyorsunuz. 

Onlar da kendilerini biliyorlar. 

Eylemleriyle sürekli “suçüstü” olduklarý için, þu sýra Erdoðan güzellemeleri yapýyorlar ve “manifesto” övgüsünde yarýþýyorlar. 

      

Muharrem ne demek istiyor?  

CHP’nin Cumhurbaþkaný adayý Muharrem Ýnce, Cumhurbaþkanlýðý makamýnýn “sembolik” olduðunu unuttu, vaatlerini sýralamaya baþladý. 

Seçilirse, gençlere 19 Mayýs ve 29 Ekim’de 5’er yüz lira eðitim bursu verecekmiþ. 

Ben Kýlýçdaroðlu’nun yerinde olsam, “Uçma Muharrem. Kaynaðýn ne?” diye sorardým. 

Ve eklerdim: “Bize göre sembolik olan Cumhurbaþkanlýðý makamýna iþlerlik kazandýrmak ve icra yetkisini tanýmak sana mý kaldý?”

Kýlýçdaroðlu henüz olup bitenlerin farkýnda deðil ama Muharrem Ýnce bu çýkýþýyla üç þey söylemiþ oldu: 

BÝR- Yeni sistemi “anayasa dýþý” ve “gayrý meþru” ilan etsek de, seçildiðim takdirde “meþru Cumhurbaþkaný” olacaðým ve yetkilerimi sonuna kadar kullanacaðým. 

ÝKÝ- Ýcra yetkisi artýk parlamentodan çýkacak hükümette deðil, benim kuracaðým hükümette olacaktýr... Gençlere burs sözümle aha da bunu ilan etmiþ oldum. 

ÜÇ- Kemal Kýlýçdaroðlu da kim! Ýktidarýmý, “Gel bakalým buraya Muharrem Ýnce” diyen o kaba adamla paylaþacak deðilim. Ülkeyi ben yöneteceðim!