Muslera-Tudor el ele Cim-Bom 3 puana

Galatasaray ilk 45 dakika gerçekten güzel futbol oynadı. Hatta 2011-2012 yılndaki futbolu anımsatmadı değil. Haftada iki-üç gün dinlenen takım, Tudor’un gelmesiyle birlikte koşmaya, pres yapmaya, yardımlaşmaya başladığı gibi, eski hırsına da kavuşmuş. Ancak bu kadar kısa sürede daha fazlasını beklemek hayal olur.

Galatasaray bu sezonun en erken golünü yedi maçın başında. Daha birinci dakika dolmamıştı top ağlarla buluş- tuğunda. Ama Galatasaray toparlandı, süretle Gençlerbirliği’nin üstüne gitti. Ve birbiri ardına goller kaçtı. Galatasaray’ın hırsı ve herkesin sahada sorumluluğunu bilerek oynaması seyirciyi de coşturdu. Tribünlerden ciddi anlamda destek gelmeye başladı. Podolski’nin çok sert vurduğu top ikinci gol olarak Gençlerbirliği ağları ile buluştuğunda daha fazla gol geleceğinden herkes hemen hemen emindi.

Ancak maçın 2. yarı- sında Chedjou kendisine hiç yakışmayan bir penaltı yaptı, Muslera topu kurtardı. Fırat Aydınus’un bu ana kadar verdiği iki penaltı kararı da son derece doğruydu. Gerek Galatasaray lehine, gerek aleyhine... Muslera’nın harika kurtarışından hemen sonra Tolga Ciğerci, “Ben Galatasaray’da oynayamam” demek istercesine son derece saçma bir penaltı yaptı. Böylece maç 2-2’ye taşındı. Daha sonraki dakikalarda Podolski, iki tane yüzde yüz gol kaçırdı ki bu iki pozisyon da attığı golden çok daha kolaydı. Bu kaçan gollerden sonra Gençlerbirliği geldi, ancak Galatasaray’ın gerçekten olağanüstü bir kalecisi var. Muslera çok yerinde hemlelerle gole izin vermedi.

Herkes ‘Maç 2-2 bitecek’ diye beklerken, Selçuk İnan harika bir serbest vuruşla Sarı-Kırmızılılar’ı galibiyete taşıdı. Ve Galatasaray tam bir çekirge örneği, iki hafta üst üste sıçradı. Son iki maçını bitime saniyeler kala 3-2’lik skorlarla kazanan Sarı-Kırmızılılar, çekirgenin üçüncü kez zıplamayacağını da bilmek zorunda. Tudor, Galatasaray’ın aradığı ilaç. Elindeki malzemeden çok şık, çok güzel bir elbise çıkmaz. Çıkabilen bu... Galatasaray önümüzdeki haftalarda daha da iyi olabilir. Ancak düzgün transferlerle ve Tudor yönetiminde gelecek sezona umutla bakabilir.