Yok, hayýr, içinde bir yerlerde saklý faþisti, bir kelimeyle ortaya çýkartan bir meslektaþla ilgili deðil baþlýk... Derdim, para ve siyasetin insan denilen varlýðý dýþladýðý an yaþanýlanlar...
Soma’daki maden ocaðýnýn patronu Alp Gürkan’ýn 2012’de yaptýðý açýklamalarý bir tek gerçeði iþaret etti: Ekonomide verimlilik kelimesinin týlsýmýna kendinizi kaptýrýr, bu arada, insaný boþlarsanýz karþýlaþtýðýnýz felaket karþýsýnda beyninizin bulanmasý kaçýnýlmazdýr.
Üretimi artýrdým, maliyeti düþürdüm, tamam ama bunu nasýl yaptýn, oraya yeni bir teknoloji, bugüne kadar hiç görmediðimiz robot üretim araçlarý mý soktun, hayýr, bakýyoruz bir yaþam odasýna bile yatýrým yapmamýþ...
Ne bu?.. Bunun adý, düþük ücretli kölelik sistemi...
Konstantrasyon sorunu...
Bakýyorum, Türkiye, konsantrasyon sorunu yaþayan ergen gibi... Dikkatini bir noktaya toplamakta, önündeki sorunu sistemli tartýþýp, bir daha karþýlaþmamak üzere ortadan kaldýrmakta aciz...
Soma trajedisinin 6.ncý gününde neyi tartýþýyoruz? TOMA’nýn suyu, müþavirin tekmesi (ki, kabul edilebilir bir davranýþ deðil), baþbakan “Ýsrail dölü” dedi mi, 10 yaþýndaki çocuða gözaltý (amirler, meslek içi eðitim nerede, bu olmaz) avukatlar neden kelepçelendi?..
Bu tartýþmanýn neresinde Soma ve 301 masum emekçinin þehit olmasý var? Yok!.. Çünkü Soma bitti, þim
di, trajedinin siyasetteki rantýný toplama dönemi baþladý. Ýnsan bu denklemin neresinde? Soma’daki ocakta neredeyse, orada...
Oysa katili bulmak zorundayýz...
Bindirilmiþ kýtalarý sokaða döküp, algý operasyonlarý için zemin hazýrlayanlarýn katili kolladýðý açýk gerçek... Yarattýklarý toz-duman arasýnda 301 canýn sorumlusu kaynayýp gidecek...
Ýþ güvenliði uzmaný Doç.Dr.Sayým Yorgun, 24 TV’deki Moderatör Gece’de 6331 sayýlý Ýþ Saðlýðý ve Güvenliði Kanunu’nu çok güzel anlattý. 2012 yýlýnda, þimdi, “katil” ilan edilmeye çalýþýlan siyasi irade tarafýndan çýkarýlmýþ, iþ güvenliðini küresel standartlarda saðlamayý hedefleyen bir kanun. Ýyi ki çýkarmýþlar, uygulamasýnda aksaklýklar da olsa, Soma’daki cinayetin gerçek sorumlusunu bulmamýzda ana belge niteliði taþýyacak.
Kanunun 4 ve 5’nci maddelerine göre, ocakta yaþam odasý bulunmamasý suç!..
Patron, teftiþ yapýp “uygundur” raporu veren müfettiþler, iþçisini o madene sokan yetkili sendika bu nedenle hesap vermek zorundalar.
Türkiye, konunun bu yönünün üzerine 2 gün “gider gibi oldu”, þimdi alakasý olmayan ne varsa onu tartýþýyor...
Geçiniz... Daha Soma’nýn cenazesini kaldýrmaya yeni baþlýyoruz, dikkatimi daðýtmaya hiç niyetim yok... Önce katil bulunacak...
Erdoðan dünyanýn hedefinde...
Rahatsýz edici olan, bizim kendi içimizdeki kavgamýz deðil, demokrasilerde bu kavga normaldir, ama, dünyanýn “Erdoðan’dan kurtulmak” için bu ölçüde kararlý kampanya sergilemesi, bu kampanyaya içerden de malzeme taþýyanlar olmasý dikkat çekici...
Hadi, Gezi Parký olaylarý “çevreci hassasiyet” taþýyanlarla devlet güçleri arasýndaki hesaplaþma olarak algýlandý o mahfellerde diyelim, ama, Soma sonrasýnda ortaya çýkan küresel medya tablosu nedir? Bu tablo, sýrtýný sandýða dayamýþ bir siyasiden “diktatör” yaratma derdinin de ithal olduðunu gösteriyor. Ne yapalým, “one minute” dedi, onun derdini çekiyoruz, merhum Ecevit-Erbakan ikilisi de 1974’de Kýbrýs’a çýkmýþlardý, az kampanya yemedik, buna da katlanýrýz, þerbetliyiz...
BP’nin Meksika Körfezi’ndeki petrol kulesi yanýp, insanlýk tarihinin en korkunç çevre felaketi yaþandýðýnda medyanýn muhatabý þirketin CEO’su Tony Hayward’dý. O felakette medyanýn Barack Obama ile David Cameron’u istifaya çaðýrdýðýný duymadým. Bizim medyanýn Alp Gürkan’ý tanýmasý 4 gün aldý!..
Niye? Çünkü maksat Soma deðil, orayý, hatta madencilik sektörünün günümüzde çizdiði berbat görüntüyü bir kenara býrakabilir, bu iþten siyasete “darbe” nasýl yaratýrýz, bunun telaþýndayýz!..
Eðer, yaþanýlan trajedide siyasetin de bir ihmali varsa, o da hesabýný verecek, kimsenin 301 canýn kul hakký ile ilahi adaletin önüne çýkmaya niyeti yok...
Gözüm önce savcýlarda, sonra da Meclis’te kurulacak Araþtýrma Komisyonu üzerinde olacak.
Ýþlerini doðru yapmazlarsa, bilin ki, ilk feryat bu sütundan yankýlanacak...
Çünkü, 301 canýn hesabýný þeffaf bir þekilde soramazsak, devamýnda her þey bize müstehaktýr...