Mutluluğun üç boyutu: Haz, vecd hali ve anlam

Zaman zaman mutluluk üzerine yazacağım. Mutluluk tanımlama şeklinize göre kıymetli veya içi boş bir kavram haline geliyor. Ben danışanlarımla çalışırken Martin Seligman’ın mutluluk tanımlama modelini kullanıyorum. 

Pozitif psikoloji hareketinin kurucu isimlerinden olan Martin Seligman mutluluğun üç unsuru olduğunu düşünüyor. Bu üç unsuru üç halka olarak düşünürsek, en dıştaki “haz yaşantılarını” tanımlıyor. Orta halka; İngilizcede “flow”, Türkçe çevirisinde “akış” olarak kullanılan, benim “vecd hali” olarak tanımlamanın daha doğru olduğunu düşündüğüm durumu tanımlıyor. En iç halka ise “anlamlı hayatı”, “varoluşsal anlamı” gösteriyor. Seligman’a göre mutluluk, bu üç halin bileşenlerinin birlikteliğinden oluşur. 

Haz yaşantıları

İnsanlar ve hayvanlar haz alabilen varlıklar. Güzel bir yiyecek ve içecek, cinsellik, güzel bir manzara seyretmek, sevdiğiniz bir müziği dinlemek size haz verir. Haz aslında biyolojik bir mekanizmaya sahiptir. O anda yaptığınız şey, beyninizde yoğun bir dopamin salınımına sebep olur ve bu dopamin salınımı sizde haz duygusu oluşturur.

Haz yaşamak iyi bir şey olarak kabul edilmelidir. Yalnız, haz yaşantıları anlık ve kısa sürelidir. Açken yediğiniz şeyler sizde yoğun haz yaratır. Ama yemeye devam ederseniz bir noktadan sonra haz almazsınız, daha da ileri giderseniz tiksinti oluşmaya başlar. Bu sebeple üç unsurun içinde dengeli bir şekilde yer alan haz almak güzel ve meşru bir şey iken, diğer unsurlar olmaksızın “hazcılık” olumsuz bir durum olarak kabul edilmelidir.

Akış veya vecd hali

Modern dönemde mutluluğun bir parçası olarak akış yaşantısı veya vecd hali kavramı Mihaly Csikszentmilalyi tarafından tanımlanmıştır. Akış; kişinin ustalaştığı ve anlamlı bulduğu bir iş yaparken zamandan ve mekandan kopacak kadar kendinden geçme halini tanımlar.

Mihaly Csikszentmilalyi entelektüel bir uğraş anının, bir meslek icra etme sürecinin, ustalaştığımız bir tarzda spor yapmanın, gurme tarzında yemek yapmanın akış yaşantısı doğurabileceğini söyler. Akışı hazdan ayıran şey, o işin sıradan kişi tarafından yapılamayacak kadar üst düzey beceriler / ustalık gerektirmesi ve kişinin o işi yapacak ustalığa sahip olmasını gerektirmesidir. Hayatında akış yaşantısı oluşturan bir şey olması ve bu yaşantının sürekli tecrübe edilmesi mutluluk sağlar.

Anlam

Mutluluk tanımının en iç ve en köklü halkası ise anlamdır. Yaşamın anlamına inanmak veya anlamlı bir şeyin parçası olmak mutluluk için olmazsa olmaz şartlardan biridir. Hatta seküler varoluşçu ekolden psikoterapistler anlamın yaratılması gerektiğini düşünürler.

Dini inançlara sahip olup, hayatı bu inancın bakış açısıyla içselleştirerek anlamlandırmak mutluluk için en temel şartı yerine getirmeye yardımcı oluyor. Eğer inanan biri değilseniz, anlam vereceğiniz bir şey var etmeniz gerekiyor. İster inanın ister inanmayın aynı zamanda anlamlı bir şeyin parçası olmak da mutluluğa katkı sağlıyor.