Napoli maça öyle bir hýrs, tempo ve baskýyla baþladý ki; Beþiktaþ iki pas yapacak fýrsatý bulamýyordu. Rakip ceza sahasýna girmeyi býrakýn, rakibin yarý sahasýna girecek fýrsatý bile olmuyordu. Top Beþiktaþ’a geçtiðinde, en az 3 Napolili pres koyuyordu. Ardý ardýna iki pas yapamayacak hale geldik.
Fakat þu avantajýmýz vardý... Ýtalyan ekibi; yüksek tempoda oynuyordu ama, kontrolsüz oynuyordu. Sanki maçýn bitimine iki dakika kalmýþ da, bunlar son hamleyle gol arýyorlar gibi telaþ içindeydiler.
Bu baskýlý ama savruk futbollarý, savunmada gedik vermelerine yolaçtý.. Topu ayaðýmýzda tutsak, ileriye adam kaçýrsak; gol atmamýz için çok uygun þartlar oluþurdu. Nitekim bunu iki kez denedik, ikisinden de gol çýktý...
Ýlk gol öncesinde; Quaresma’nýn Napoli savunmasýný kalbura çeviren çalýmlarý, sokuluþu, ortasý harikaydý... Ama Beck’in de, Quaresma bunlarý yaparken boþa kaçarak peþine adam takmasý, takým arkadaþýnýn önünü açmasý, golün oluþumuna büyük katký verdi. Adriano da bu emekleri boþa çýkarmadan gölünü attý. Hazýrlanýþý, sunuþu, her þeyiyle muhteþem bir goldü. Rastlantýyla, þansla deðil; ustalýkla attýk.
* * *
Napoli, ikinci yarýya; baþtaki deli-dolu ve kontrolsüz baskýsýný dindirerek ve revize ederek çýktý. Akýllanmýþ gibiydi... Düþen tempo; Beþiktaþ’a boþ alanlar, rahat top kullanma fýrsatlarý, ataða hazýrlýk, savunmaya da dinlenme anlarý hediye etti. Penaltý kaçýrmalarý da zaten ekmeðimize yað sürmüþtü.
Caner’in uygunsuz yerde rakibine sarýlmasý, bir çuval inciri berbat etti ama; Beþiktaþ akýllý ve soðukkanlý oyununun ödülünü sonunda aldý. Tebrikler.