Toplumlar, vurucu dalgalarla beraber deðiþiyorlar. Kendilerini bu dalgalarla tanýmlayacak hale geliyorlar. On bir ili vuran deprem bölgesinde toplum, artýk deprem toplumu olur. Türkiye'de bunun yakinen yaþadýk. On bir ilimizde toplumsal hayata tamamen deprem damgasýný vurdu. Kovit zamanlarýnda da "epitemik toplum" olmuþtuk. Þimdi bütün dünyayý saran baþka bir bela var: Uyuþturucu. Bu açýdan da artýk bir Narkotik Toplum doðuyor.
Esrar, Avrupa ülkelerinde gündelik hayatýn bir parçasý. Uyuþturucu maddeler, baðýmlýlýk haplarý, eroin... Her gün bilim bunlardan yeni bir tane üretiyor! Kahrolsun Kimya terörizmi! Endüstrisi oluþmuþ. 2000 yýllarýn baþýnda yaptýðýmýz bir baðýmlýlýk çalýþmasýnda, "baðýmlýlýk endüstrisi" kavramýný kullanmýþtým. Çünkü uyuþturucu etrafýnda büyük bir sektör, pazar ve kâr oluþmuþ durumda. Baðýmlýlýk endüstrisi ile beraber "uyuþturucu çeteleri", "uyuþturucu lobileri" ve "uyuþturucu baronlarý" gibi çeþitli gruplar ortaya çýkmýþ. Bunlar devletler ve istihbarat yapýlarýyla çalýþýyor. Türkiye, son bir yýldýr bu yapýlara karþý büyük bir mücadele ortaya koyuyor. Ýþte çýkan son haberlerden birisi: "Uyuþturucu madde imalatçýlarýna ve sokak satýcýlarýna yönelik 45 ilde düzenlenen 'Narkogüç-43' operasyonlarýnda 1 ton 661 kilogram uyuþturucu madde ve 417 bin adet uyuþturucu hap ele geçirildiðini, 305 zehir taciri ve sokak satýcýsýnýn yakalandýðýný açýkladý".
Türkiye, büyük mücadele veriyor þuan. Bunu yürüten Ýçiþleri Bakaný toplumda büyük bir sempati topluyor. Bu haber hem baþarýlý mücadeleyi gösteriyor hem de uyuþturucunun yayýlým boyutlarýný. 45 ile operasyon yapýlýyor. Demek ki 45 ile de bulaþmýþ. 1 ton 661 kilo madde ve 417 bin uyuþturucu hap. 305 tacir ve sokak satýcýsý. Bu veriler bile baþlý baþýna narkotik toplumsal durumla yüz yüze olduðumuzu gösteriyor.
Narkotik toplum nedir? Toplumun gençlerine, okullarýna, ailelerine, zengin ve fakirlerine, dindar ve dinsizlerine uyuþturucunun yayýlarak yaygýnlýk kazanmasýdýr. Uyuþturucunun sýnýr tanýmaz biçimde toplum içinde yayýlým göstermesidir. Kötü, günah, haram, yasak, ölümcül gibi vasýflarla algýlanma egemenliðini kaybetmesidir.
Narkotik toplumsal durum Türkiye'ye özgü deðildir. Bütün dünyada yayýlýyor. Aþýrý hazza çaðrý var ve haz kýþkýrtýlýyor. Sürekli hazla kýþkýrtýlan insanlar, gün geçtikçe tatminsizlikleri de yükseliyor. Bundan dolayý da daha fazla haz peþinde koþmaya baþlýyorlar. Ekstazi hali de tek ve egemen bir duygu haline geliyor. Maddi ekstaziden bahsediyorum. Çünkü maddi üretim iliþkilerinin hegemonyasýnda yürüyen toplumlarda yaþýyoruz. Buna göre de coþku ve haz parada, kadýnda, sýnýrlarý çiðnemede, güç tutkusunda aranýyor. Bunlar tatmin edildikçe önemini kaybediyor ve daha fazlasý isteniyor. Bunun için de insanlar uyuþturucuya koþuyor.
Elbette, fakir sýnýflar ve orta sýnýflar da hazla kýþkýrtýlýyorlar. Onlar da bu hazlara ulaþamamanýn boþluðunu, uyuþturucu madde ve haplarla karþýlýyor. Ýyinin belirsizleþtiði, "ahlak ama kime göre" denildiði, en sahih ve güvenilir olan din deðerlerinin kayganlaþtýðý ortamlarda insanlar uyuþturucuyu "kötü" olarak algýlamaktan uzaklaþýyor. Onlara zevk vermesi öne çýkýyor. Haz ve zevk merkez oluyor.
Haz ve zevkin yüceltildiði toplum, haz toplumu haline gelince arkasýndan da narkotik toplum geliyor. Gençleri, aileleri, Müslümanlarý, þehirleri yýkmaya baþlýyor. Ruhlarý da bedenleri de yaðmalýyor. Toplumu içerden çökertiyor. Deprem gibi yýkýp geçiyor. Sosyal ölümler getiriyor. Neslin güvenliði kalmýyor. Geleceðimiz yok ediliyor.
Türkiye'de uyuþturucuya karþý yapýlan mücadeleler toplumda büyük bir teveccühle karþýlanýyor. Þükürler olsun ki hala toplumumuz narkotik toplum olmaya karþý direniyor. Egemen küresel hazcýlýða tamamen kapýlmýþ deðil. Artýk asayiþ tedbirleri kadar araþtýrma merkezleri ve akademik çalýþmalarla da yerimizi almamýz gerekir.